ASO Başkanı Ardıç: “Deprem etkisi ve küresel sıkılaşma eğilimlerine rağmen pozitif bir büyüme performansı ortaya koymamız oldukça önemli”

Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Seyit Ardıç, 2023 yılı ikinci çeyreğinde yüzde 3,8’lik büyüme rakamını değerlendirerek, “Deprem etkisi ve küresel sıkılaşma eğilimlerine rağmen pozitif bir büyüme performansı ortaya koymamız oldukça önemli” dedi.

ASO Başkanı Ardıç: “Deprem etkisi ve küresel sıkılaşma eğilimlerine rağmen pozitif bir büyüme performansı ortaya koymamız oldukça önemli”

Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Seyit Ardıç, 2023 yılı ikinci çeyreğinde yüzde 3,8’lik büyüme rakamını değerlendirerek, “Deprem etkisi ve küresel sıkılaşma eğilimlerine rağmen pozitif bir büyüme performansı ortaya koymamız oldukça önemli” dedi.

ASO Başkanı Ardıç, yaptığı açıklamada ikinci çeyrekteki yüzde 3,8’lik büyümenin sınai üretimden değil, özellikle canlı iç talepten kaynaklandığına dikkat çekerek, “Sanayi gerilerken, özel tüketim yüzde 15,6 arttı. Oysa ülkemizin istikrarlı ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşması için sınai üretime büyük önem verilmesi gerekiyor. Bunun sonuçlarını dış ticaret verilerinden de görebiliyoruz” ifadelerini kullandı.

Ardıç, ihracat geçen yılın aynı çeyreğine göre yüzde 9 azalırken, ithalatın yüzde 20,3 arttığını belirtti. Net ihracat katkısının büyümeyi aşağıya çektiğini ifade eden Ardıç, “Bu verilerin açıkça gösterdiği üzere ülkemizde tüketimden daha yüksek bir üretim seviyesini sağlamamız gerekiyor. Üretim yapısı değişerek, katma değeri yüksek imalat sanayilerinin desteklenmesi ve güçlendirilmesi büyük önem taşıyor” dedi.

Mevsimsel düzeltilmiş aylık verilerin sanayi sektöründe yüzde 2,6 gerilemeye işaret ettiğini ve üçüncü çeyrekle birlikte önemli bir ivme kaybı beklendiğini ifade eden Ardıç, şöyle devam etti:

“Gayri safi sabit sermaye oluşumuna en düşük katkının makine ve teçhizattan geldiğini, inşaatın önde olduğunu görüyoruz. Bu, verimlilik artışının önünde bir engel. Maliyet kaynaklı gelişmeler üreticinin üretim yapma yeteneğini ciddi anlamda azaltmaya devam ediyor. Bu gelişmeler sonraki çeyreklerde büyüme dinamiklerini olumsuz yönde etkileyebilecektir.”

Sanayi üretimindeki gerilemenin reel sektörün finansmana ulaşabilme zorlukları ve maliyete bağlı rekabet kaybının bir yansıması olduğunu vurgulayan Ardıç, “Bu süreçte düşük faizli kredi ve vergisel teşviklerin devreye girmesi, biz sanayicilerin üretime devam edebilmesi ve büyümenin sürdürülebilmesi açısından şarttır. Günübirlik geçici politikalar yerine kapsamlı ve bütüncül politikaların devreye alınması daha sağlıklı olacaktır. Sanayi sektörüne verilecek destek, orta ve uzun vadede verimlilik artışına bağlı olarak potansiyel GSYH büyüme hızını arttıracak, ekonomide genel verimlilik ve istihdam artışını destekleyecektir” ifadelerini kullandı.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER