Kırmızı ışık ihlali yaparak yayayı ezdi, kusursuz çıktı

Kastamonu-Taşköprü karayolunda yaya geçidinden karşıya geçmek isterken kırmızı ışık ihlali yaparak yayanın ölümüne sebebiyet verdiği iddia edilen sürücü, Adli Tıp Kurumu tarafından kusursuz bulundu. Kararın ardından Kastamonu Cumhuriyet Başsavcılığı da kovuşturmaya yer olmadığına kararı ile dosyayı kapattı.

Kırmızı ışık ihlali yaparak yayayı ezdi, kusursuz çıktı

Kastamonu-Taşköprü karayolunda yaya geçidinden karşıya geçmek isterken kırmızı ışık ihlali yaparak yayanın ölümüne sebebiyet verdiği iddia edilen sürücü, Adli Tıp Kurumu tarafından kusursuz bulundu. Kararın ardından Kastamonu Cumhuriyet Başsavcılığı da kovuşturmaya yer olmadığına kararı ile dosyayı kapattı.

Kaza, 17 Ağustos 2020 yılında Kastamonu-Taşköprü karayolu üzerinde Tosya Kavşağında yaşandı. Taşınmak maksatlı kiraladıkları evin temizliği için Taşköprü’den Kastamonu’ya gelen Seher Özkan, temizlik yaptıkları sırada bazı ihtiyaçlardan dolayı dışarı çıktı. 61 yaşındaki Seher Özkan, markete gittiği sırada Tosya Kavşağında karşıya geçmek istedi. Yaya geçidinden karşıya geçmeye çalıştığı sırada 40 yaşındaki B.T. isimli sürücünün kullandığı 34 plakalı otomobil, karşıya geçmek isteyen Seher Özkan’a çarptı. Kazada Seher Özkan, olay yerinde hayatını kaybetti. Kazanın ardından tutulan bilirkişi raporunda hem yaya Seher Özkan’a hem de otomobil sürücüsü B.T’ye kusur bulundu. Bunun üzerine Kastamonu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından ‘taksirle ölüme sebebiyet verme’ suçundan soruşturma başlatıldı.

Görgü tanığı, otomobil sürücüsünün kırmızı ışık ihlali yaptığını söyledi

Açılan soruşturmada kazanın görgü tanıklarından K.K, Cumhuriyet Savcılığında verdiği ifadesinde, “Olay günü sağ şeritten aracımla seyir halindeydim. Kavşağa geldiğimde trafik ışıkları yeşilden sarıya döndü, ben sarı ışığı gördüğümde frene basıp aracımı sağ şeritte durdurdum ve kırmızı ışık yandı. Ben durduktan sonra 55-60 yaşlarında bir kadın aracımın önünden karşıya geçmeye başladı, sol tarafımdan bir anda bir araba geçti, karşıya geçmeye çalışan kadına çarptı. Kadın önce aracın kaputuna düştü, araba durduktan sonra kadın aracın önüne doğru yuvarlandı. Benim olayla ilgili bilgim ve gördüğüm bundan ibarettir” dedi.

Bilirkişi raporuna rağmen otomobil sürücüsüne kusursuz bulundu

MOBESE kameralarına yansıyan kazanın ardından tutulan bilirkişi raporunda hem sürücüye hem de yaya kusur bulunurken dosya, Kastamonu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Ankara Adli Tıp Kurumuna gönderildi. Ankara Adli Tıp Kurumu ise, hazırladığı raporunda, “CD’deki mevcut kamera görüntüsünden trafik ışıklarının çalışma periyotları incelendiğinde, 34 plakalı otomobilin olay mahalli ışık kontrollü kavşağa yeşil ışıkta giriş yaptığının anlaşıldığı, mahal şartları, kazanın oluş şekli, olay mahallindeki hız limiti de dikkate alındığında şüpheli sürücünün kusurunun olmadığı kanaatine varılmıştır” ifadelerine yer verildi. Tutulan rapor üzerine Kastamonu Cumhuriyet Başsavcılığı ise, kovuşturmaya yer olmadığına karar kılarak dosyayı kapattı.

“Vicdanımızın rahat etmesi için en azından mahkemenin görülmesini istiyoruz”

Kazada hayatını kaybeden Seher Özkan’ın kızı Semanur Özkan, “17 Ağustos 2020 tarihinde Taşköprü’den Kastamonu’ya taşınmak için gelmiştik. Annem ile birlikte evi temizlemek için hazırlandığımız sırada annem, birkaç eşya alayım diye dışarıya çıktı. O sırada yaya kaldırımından karşıya geçerken bir kaza sonucu annem vefat etti. Kazanın ardından dosya, Adli Tıp Kurumuna gitti. Adli Tıp Kurumunda da MOBESE kameralarının görüntüsü olmasına rağmen, görgü tanıklarının ifadesinin olmasına rağmen annemi suçlu buldular. Annemin kazasıyla ilgili Adli Tıp Kurumunun raporuna göre savcıda soruşturma açılmasına gerek duymadı. Bizler bir mahkeme görülsün istiyoruz. İçimizin, vicdanımızın rahat etmesi için en azından, gerçekten bu şekildeymiş diyebilmemiz için, mahkeme görülsün, adalet olsun istiyoruz. Bizler, mahkemenin vereceği karara razıyız. Ama en azından kaza bir araştırılsın, deliller toplansın, gerçekten böyle mi olmuş kaza, ortaya konulsun. Bir sonuç olsun istiyoruz” dedi.

“Tekrar bir soruşturmanın açılıp mahkemenin görülmesini istiyoruz”

Güvenlik kamerasında annesinin kaza anında yaya geçidinden geçtiğinin görüldüğünü söyleyen Özkan, “Görgü tanığı var, tanık anneme çarpan arabanın kırmızı ışıkta geçip anneme çarptığını söylüyor. Bunlara rağmen bir sonuç alamamak, en azından bir mahkemenin dahi görülmemesi bizlerin vicdanına ve mantığımıza yatmıyor. Bizler tekrar bir soruşturma açılmasını ve mahkeme görülmesini istiyoruz” diye konuştu.

“Biz, verilen bu kararlarla yıkıldık”

Annesinin kazasının ardından Cumhuriyet Savcısının soruşturmaya gerek kalmadığı yönünde kendilerine tebligatta bulunduğunu ifade eden Özkan, “Biz, bu kararla yıkıldık. Ortada bir ölüm var, bir can gitmiş ama soruşturmaya dahi gerek görülmemiş. Kazanın olduğu sırada orada bulunan bir sürücünün ifadesi var, arabanın kırmızı ışıkta geçtiğini, kırmızı ışıkta aracın geçerken anneme vurduğunu söylüyor. Ama tanığın ifadesi göz önünde bulundurulmuyor. Arabanın hız tespiti yapılmıyor sadece şoförün verdiği ifadeyi kabul ediyorlar. MOBESE kameraları, trafik ışıklarını görmediği halde o MOBESE görüntülerini dikkate alıyorlar, orada bulunan esnafların güvenlik kameralarına gerek duymuyorlar. Oradaki trafik ışıklarının kırmızı mı, sarı mı, yeşil mi hangisinin yandığının kanaatine varmadan dosyayı sonuçlandırıyorlar. Biz, adalet istiyoruz. Bu dosyanın kapanmamasını, annemin kazasının sonucunun kesinleşmesini istiyoruz. En azından bir soruşturma açılsın istiyoruz” şeklinde konuştu.

Ailenin avukatı, dosyayı Anayasa Mahkemesine taşıyacak

Kastamonu Cumhuriyet Başsavcılığının kovuşturmaya yer olmadığına dair karar vermesinin ardından ailenin avukatı, dosyayı Anayasa Mahkemesine taşıyarak hak arayışlarını sürdüreceklerini kaydetti.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER