Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, “Bin 166 ihracatçımıza 2012’den 2020’ye kadar 635 milyon lira destek verdik” dedi.
Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Hizmet İhracatçıları Birliği üyeleri ile görüştü. Görüşme, korona virüs tedbirleri çerçevesinde video konferans yöntemiyle gerçekleştirildi. Burada bir konuşma yapan Bakan Pekcan, pandemi sürecinde istişarede bulunma fırsatı elde ettiklerini aktararak, “Hem pandemi sürecindeki sorunları hem gelişme dönemini hem de normalleşme dönemini istişarelerle en başarılı şekilde yönettiğimizi düşünüyorum. Bu toplantımızın da verimli sonuçlar doğurmasını temenni ediyorum. Hizmetler sektörünün hemen her kolu ülkemiz için yüz ağartan başarı hikayeleri ile dolu. Bugün hizmetler sektöründe net ihracatçı konumundayız ve sağlam bir uluslararası konuma sahibiz” diye konuştu.
Hizmet sektörünün de korona virüs salgınından en çok etkilenen sektörler arasında olduğunu ifade eden Bakan Pekcan, “Zaten dünya çapında da böyle, turizm ve lojistik faaliyetlerinin en fazla etkilenen sektörlerden olduğunu biliyoruz. Ancak bunun tersinin yaşandığı hizmetler sektörümüz de var. Bunların başında da e-ticaret sektörü geliyor. Bu dönemde e-ticarete talep son derece artmış durumda. İnşallah biz de bakanlık olarak bu ay sonu itibarıyla ilk defa Elektronik Ticaret Bilgi sistemi üzerinden Elektronik ticaret istatistiklerini yayınlayacağız” şeklinde konuştu.
E-ticaret konusunda bilinçlenmenin sektörün geleceği açısından çok olumlu olduğunu kaydeden Bakan Pekcan, şunları kaydetti:
“En temel hedefimiz pandeminin getirdiği şartların bir an önce ortadan kalkması ve tüm hizmet kollarımızın olağan piyasa koşullarına, normal koşullara kavuşarak sağlam ve sürdürülebilir bir şekilde yollarına devam etmeleridir. Pek çok Avrupa ülkesinde olduğu gibi normalleşme sürecine girmiş bulunuyoruz. Hastalığın tam olarak kontrol altına alınabilmesi ve tedavisi ile ilgili belirsizliklerin ortadan kalkmasıyla, buna bağlı olarak şu anda insanların tüketim alışkanlıkları, seyahat alışkanlıkları, alışveriş alışkanlıkları değişti. Bu sürecin normalleşmesini bekliyoruz. Hükümetimizin ve toplumumuzun ortak gayreti, sizlerin değerli katılımları ile bugünleri en kısa sürede atlatarak, sağlık alanında olduğu gibi ekonomi, ticaret, hizmetler alanında da bütün dünyadan ayrışmayı bekliyoruz.”
“Hizmet giderlerimiz 28 milyar dolar olarak gerçekleşmiş olup, hizmet ticaret dengemiz yüzde 18.6 artış göstererek 31 milyar dolardan 36.9 milyar dolar seviyesine yükseldi”
Dünya Ticaret Örgütü verilerine göre küresel hizmet ihracatının bir önceki yıl 6 trilyon dolar olarak gerçekleştiğini ve Türkiye olarak bu pazardan çok daha fazla pay alabileceklerini gördüklerini bildiren Bakan Pekcan, “Hizmet ihracatçıları birliğimizin de içinde bulunduğu paydaşlarla birlikte yürüttüğümüz ‘Uluslararası Hizmet İstatistikleri’ çalışması da bu yıl tamamlandı ve güncellenen veriler Mart ayında TÜİK tarafından da açıklanmaya başlandı. 2019 yılında hizmet ihracatımız 2018 yılına göre yüzde 10 artarak 64.8 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. Hizmet giderlerimiz 28 milyar dolar olarak gerçekleşmiş olup, hizmet ticaret dengemiz yüzde 18.6 artış göstererek 31 milyar dolardan 36.9 milyar dolar seviyesine yükseldi. Bunu hizmet ticaretinde oldukça başarılı ve doğru yolda olduğumuzun işareti olarak görmekteyiz. Bu anlamda katkılarından dolayı sizlere teşekkür ediyorum. Ancak hedefleri büyük, dinamik bir ülke olarak yakaladığımız bu başarının sürdürülebilirliğini temin etmek ve markalaşma kabiliyetlerimizi güçlendirmek için rehavete kapılmadan bütün gücümüzle el birliğiyle çalışmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
Hizmet sektörüne yönelik olarak pek çok destek mekanizmasının etkin bir şekilde uygulandığını hatırlatan Bakan Pekcan, “Hizmet ihracatımızın kilit sektörlerinden olan sağlık turizmi, bilişim, film, dizi, eğitim sektörlerinin yanı sıra yönetim danışmanlığı, gayrimenkul, lojistik, gastronomi, perakende ve konaklama sektörlerimizin uluslararası pazarlara açılmasına ve bu pazarlarda rekabet gücü kazanarak kalıcı olmalarına yönelik harcamalara destek vermeyi sürdürüyoruz. Hizmet sektöründe faaliyet gösteren kuruluşlarımız ve ihracatçılarımız, ihracata hazırlık ve kurumsal kapasite kazandırılması, pazarlama, pazarda tutundurma, markalı ihracat gerçekleştirerek hizmet ihracatında yüksek katma değer yaratılmasına yönelik olarak Marka ve Turquality destek programlarımızdan yararlanmaktadır” ifadelerini kaydetti.
“İhtisas Serbest Bölgelerimizin hedeflediği ilk sektörü bilişim sektörü olarak belirledik”
Firmaların pazar çeşitlendirilmesine gitmelerini teşvik etmek için “Döviz Kazandırıcı Hizmet Sektörleri Markalaşma Destekleri” hakkındaki kararı da 20 Mayıs tarihinde yürürlüğe koyduklarını anımsatan Bakan Pekcan, şu ifadeleri kullandı:
“Bu karar ile hem daha fazla firmamızın desteklerden yararlanmasını hem de her pazarda ayrı ayrı olmak üzere firmalarımızın 5 yıl süre ile desteklenmesini öngörüyoruz. Kurumsal alt yapının güçlendirilmesine yönelik desteklerden ise hedef pazarlardan bağımsız olarak destek programına girdikleri tarihten sonraki ilk 5 yıl süresince faydalanabilmelerini mümkün hale getirdik. Uzun bir süredir Bakanlığımızın üzerinde hassasiyetle durduğu ve çok önem verdiğimiz bir projemiz olan İhtisas Serbest Bölgeleri Projesi yürürlüğe girdi. İhtisas Serbest Bölgelerine sağlanacak destekler hakkındaki karar ile tüm bu bölgeleri kuracak ana yatırımcı şirketlere sabit yatırım tutarının yüzde 50’sini geçmemek kaydıyla en çok 10 yıl boyunca faiz veya kar payı desteği verilmesine imkan sağlayacak. Ülkemizin Ar-Ge ve teknoloji içeriği yüksek, yüksek katma değerli mal ve hizmet ihracatını artırmaya yönelik olarak uzun süredir üzerinde çalıştığımız İhtisas Serbest Bölgesi modelinde firmalara kira, nitelikli istihdam gibi desteklerinin yanı sıra, kurumlar vergisi istisnası, KDV ve gümrük vergisi istisnası gibi çok sayıda vergi istinasından yararlanma fırsatı sunacağız. İhtisas Serbest Bölgelerinde sağlanacak teşvik ve desteklerin ülkemizin genç ve nitelikli iş gücü, uygun alt yapı ve lojistik avantajları ile uluslararası yatırımcıları çekmede önemli bir etki yaratmasını hedefliyoruz. Bürokrasinin azaltıldığı, tek durak hizmet sunumu imkanları ile donatılacak İhtisas Serbest Bölgelerimizin hedeflediği ilk sektörü bilişim sektörü olarak belirledik ve bu amaçla İstanbul İhtisas Serbest Bölgesi’ni kurmuş bulunmaktayız.”
“Bin 166 ihracatçımıza 2012’den 2020’ye kadar 635 milyon lira destek verdik”
Dünyanın artık dijitalleşmeye doğru gittiğini, teknoloji odaklı yatırım projeleri ile İhtisas Serbest Bölgeleri’nin önem kazandığını vurgulayan Bakan Pekcan, “Burada, Kore, Çin ve Singapur modeli önemli örnekler olarak karşımıza çıkıyor. Ülkemizde bilişim sektörünün özellikle yazılım ve oyun geliştirme boyutuyla önemli bir ivme kazandığı şu günlerde sektörde oluşan dinamizmin İhtisas Serbest Bölgeleri modeli ile daha da ivmelendirilmesini amaçlıyoruz. Covid sürecinde lojistik koşulların önemi bir kez daha karşımıza önemli bir faktör olarak çıktı. Salgın nedeniyle devlet yardımı başvurularında oluşabilecek mağduriyetlerin giderilmesi için de destek programlarımızın uygulanması ve başvuru belgelerinin kabulü ile ilgili olarak gerekli düzenlemeleri yaptık ve firmalarımızın herhangi bir hak kaybı yaşamalarının önüne geçtik. Salgın nedeniyle müşavirlerimiz yerinde tespit yapamıyorsa da firmalarımızın bu desteklerden mahrum kalmasının önüne geçtik. Hizmet ihracatçılarımıza uyguladığımız destek programlarımız kapsamında 2012 yılından bu yana bin 166 ihracatçımıza 2012’den 2020’ye kadar 635 milyon lira destek vermiş bulunmaktayız. Bunun da 254 milyon lirası 2019 yılında gerçekleşti” ifadelerini aktardı.
“2020 yılı bütçesinde hizmet ihracatçılarının kullanımı için 500 milyon lira kaynak koyduk”
Hizmet ihracatçılarına 2012 yılından bu yana 635 milyon lira destek vermiş iken, sadece 2020 bütçesinde hizmet ihracatçılarının kullanımı için 500 milyon lira kaynak koyduklarının altını çizen Bakan Pekcan, şu ifadeleri kullandı:
“İçinde bulunduğumuz pandemi etkisi ile bunun ancak 91 milyon 500 bin liralık kısmının kullanıldığını görüyoruz. Bu anlamda biz Bakanlık olarak rekor sayılacak bir bütçe koyduk. İnşallah yıl sonuna kadar sizlerin de mevcut motivasyonu ile bu bütçeyi size kullandırmak üzere biz hazırız. Hali hazırda Turquality programı kapsamında 39 hizmet sektörü markası bu kapsama alındı. Hizmet ihracatçılarımızın yurt dışı faaliyetleri ne kadar artarsa bizim bu alanda sağlayacağımız destekler de bu oranda artacaktır. 2017 yılının nisan ayından itibaren hususi damgalı pasaport hakkı verilmesine ilişkin uygulamayı sürdürmekteyiz. Geçtiğimiz günlerde son üç yılın her birinde ihracat yapma zorunluluğunu ortadan kaldırdık. 1 milyon dolarlık limiti 500 bin dolara indirdik ve depozito süresini de 2 yıldan 4 yıla çıkardık. Hususi damgalı pasaport uygulamasının başladığı tarihten bugüne 362 hizmet ihracatçı firmamıza 598 pasaport tanımlandı. Bugün, ülkemiz Hizmet sektörlerinin kalitesi dünya çapında kanıtlanmış ve kabul görmüştür.”
“2019 yılı itibarıyla yaklaşık 750 bin uluslararası sağlık turistine hizmet vermiş bulunuyoruz”
Hizmet sektörleri arasında en çok potansiyeli olan sektörlerden birisinin de sağlık hizmetleri olarak karşılarına çıktığını anlatan Bakan Pekcan, “Sayın Cumhurbaşkanımızın da altını çizdiği üzere, bu pandemi süreci ile beraber sağlık hizmetleri sektörümüz de ön plana çıkacak gözüküyor. Dizilerimiz, bilgisayar oyunlarımız, müteahhitlik ve teknik müşavirlik hizmetlerimizi birçok ülkeye ihraç ediyoruz. Ülkemiz şu anda en çok yabancı hasta çeken ülkeler arasında bulunmaktadır. 2019 yılı itibarıyla yaklaşık 750 bin uluslararası sağlık turistine hizmet vermiş bulunuyoruz. Ülkemizin gönüllü kültür, ekonomi ve ticaret elçileri olan uluslararası öğrencilerimizin sayısı ise 172 bine ulaştı. Bakanlığımız destek programlarının başladığı 2011 yılından bu yana sağlık turizmi gelirimiz iki kat artarken, ülkemizi ziyaret eden uluslararası hasta sayısı da 3 katına çıktı, biz bunda birkaç kat daha artış bekliyoruz. Aynı şekilde, o dönemde 30 bin dolayında olan uluslararası öğrenci sayımız 6 kat artmış bulunmaktadır. Pandemi sürecinde ülkemizin güçlü sağlık sistemiyle ve açtığı yeni hastanelerle yazdığı başarı hikayesi, salgın sonrası meyvelerini verecektir. Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından da belirtildiği üzere, Türkiye’nin ‘sağlık üssü’ olma hedeflerine ulaşmak için oldukça uygun bir ortam hazır bulunmaktadır” ifadelerini kullandı.
Özellikle Afrika’nın değişik ülkelerinde ve Latin Amerika’da Türk dizilerinin pek çok kıtada gösterildiğini ve Türkiye’den görülemeyecek kadar toplumsal etkisi olduğunu belirten Bakan Pekcan, “Türk dizileri beğeniliyor diyoruz ama beğenilmekten öte ülkelerde bir toplumsal etkisi var. Türk dizileri elimdeki kayıtlara göre yaklaşık 146 ülkede 700 milyon kişi tarafından izlenilmektedir. Belki bu rakam şu anda artmıştır. Dizi sektöründe ABD’nin hemen arkasında birçok ülkeyi geride bırakarak ikinci sıraya oturmuş durumdayız. Bilişim sektörümüzün en önemli bileşenlerinden ‘Dijital Oyun Sektörü’ndeki ihracatçılarımızın bugünlerde tabi hepimizi gururlandıran bir başarı hikayesi var. Peak Games Bakanlığımız desteklerinden de faydalanan ve sektörün önemli oyuncularından biri haline gelmişti. Zynga tarafından satın alınmasını hizmet ticaretinin potansiyeli açısından da çok önemli bir örnek olarak görüyoruz. Hizmet sektörlerinin tüm kollarında benzer başarıları saymak mümkün, gelecekte de başarı hikayelerimizin sayıları sizlerin sayesinde artmaya devam edecek” dedi.
Hizmet İhracatçıları Birliğinin bin 456 üyesiyle kısa sürede Türkiye’nin hizmet ihracatını temsil eden kurumsal yapı haline geldiğini aktaran Bakan Pekcan, “Sektörel sorunların ve çözüm önerilerinin tespiti, dış pazarlara yönelik çalışmalar yürütülmesi, hizmet ihracatının kayıt altına alınması gibi önemli fonksiyonları üstlenen birliğimizin pozisyonu, önümüzdeki dönemde güçlenerek gelişecektir. Hizmet İhracatçı Birliğimiz olarak üstlenmiş olduğunuz bu ciddi görev ve sorumlulukta, sizlere üstün başarılar ve kolaylıklar diliyorum. Bakanlık olarak desteklerimizin yanınızda olduğunu bir kez daha yenilemek istiyorum” ifadelerini kaydetti.
Korona virüs dolayısıyla dünya ekonomisi ve ticaretinde; üretim, tüketim, tedarik zinciri ve pazarlama alışkanlıkları bakımından eksen kaymalarına tanıklık ettiklerini vurgulayan Bakan Pekcan, “Bunun, hizmet sektörünün farklı kolları üzerinde de yansımaları olmaktadır. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, ülkemizin sağlık başta olmak üzere pek çok alanda dünyaya örnek gösterilecek şekilde elde etmiş olduğu başarı hikayeleri ve doğru kriz yönetimi, önümüzdeki dönemde hizmet ihracatımızın gelişimine ve yeni fırsatlar yakalamamıza katkı sağlayacaktır. Biz Bakanlık olarak, hizmet ihracatçılarımızın pandemi sonrası ortaya çıkacak bu yeni fırsatlardan azami düzeyde faydalanması için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz” aktarımında bulundu.
Bakanlık olarak ’Müşavir Ağı Sistemi’ni devreye soktuklarını anımsatan Bakan Pekcan, “Dünyadaki bütün müşavirlerimizle aynı anda bu müşavir ağı network’ü üzerinden görüşebiliyoruz ve siz iş insanlarımıza hizmet veriyoruz. Bütün iş insanlarımızın herhangi bir ülkedeki müşavirimize yapmış olduğu talep bizim merkezdeki sistemimize ve müşavirimize aynı anda düşüyor. Hem sizin müşavirimizden talebiniz hem müşavirimizin size olan cevabını sistem üzerinden takip edebiliyoruz. Hem performans değerlendirmesi yapmış oluyoruz hem de müşavirlerimiz günlük raporlarla gelişmeleri bakanlığımızla paylaşıyorlar. Her türlü irtibat noktamızda müşavirlerimizin sizin birer temsilciniz olduğunu unutmayın” hatırlatmasında bulundu.
Bakan Pekcan, konuşmasının ardından Hizmet İhracatçıları Birliği üyeleri ile sohbet etti.