Dijital Alanda Telif Hakları Sempozyumu bir üniversitede alanında uzman kişilerin katılımıyla gerçekleşti.
Sosyal medya üzerinden telif haklarının konuşulduğu Dijital Alanda Telif Hakları Sempozyumu öğrencilerin katılımı ile bir üniversitede gerçekleşti. Dijital ortamın son dönemlerde yükselen ivmesi ile ihlallerinde önemi arttı. Bir çok konunun ele alındığı sempozyum Telif Hakları Genel Müdür Yardımcısı Fatoş Altunç, Avukat Fethi Merdivan, Emekli Hakim Uğur Çolak, gibi önemli isimlerin katılımı ile gerçekleşti.
“Umuma iletilen bir içeriğin yeniden iletilmesi mümkün görülmemektedir”
Eserlerin sosyal medya üzerinden umuma iletimi hakkında konuşan Telif Hakları Genel Müdür Yardımcısı Fatoş Altunç, “Yurt dışında bir ülkede yayına sunulmuş maç yayınlarının şifre olmasa da Türkiye’de link verilmesi değerlendirebilir. Hak sahibi bunu yaparken muhtemelen dilden kaynaklı olarak sadece o ülkede erişime sunulacağı düşüncesiyle hareket etmiştir. Bu noktada aslında ikiye ayrılıyor. Gerçekten ilk iletim legal bir iletim olabilir. Yasal olarak eser sahibinin iznine dayalı bir şekilde hiçbir sınır koymaksızın herkese açık sosyal medya hesabınızın bir iletim yapıyorsunuz. Hiçbir sınır yok herkes görebiliyor. Sizin iletiminize başka bir siteden link veriliyor. Bu takdirde Avrupa Birliği Adalet Divanına göre bu umumi bir iletim eylemi değildir. Çünkü zaten eser sahibinin eylemi ile umumi iletilmiştir. Hiçbir sınırlama olmaksızın umumi iletilen bir içeriğin yeniden umumi iletilmesi mümkün görülmemektedir. Bir eylemde gelir etme amacı yoksa bu kesinlikle telif hakkına girmez yaklaşımı kesinlikle doğru bir yaklaşım değildir. Sadece gelir elde etme amacı taşıyan sosyal medya platformunun bu direktifinin tabi olması gerekir” şeklinde konuştu.
“Sahip olmadığımız bir eseri paylaştığımız da umumi iletim hakkı ihlali olarak görülüyor”
Sosyal medyada telif temizliği ve telif sözleşmelerine dair açıklamalarda bulunan Avukat Fethi Merdivan, “Sosyal medya ortamında kendi eserinizi paylaştınız. Kendiniz yönünden bir sıkıntı yok. Sözleşmede yapmadınız ama ortamda kullanılıyor. Bunun sonraki paylaşımlar içinde bir izni olduğunu varsayımda bulunabilir mi? Sosyal medya ortamının niteliğine göre böyle bir sonuca varılabilmesi iyi niyet kurallarının gereği olarak düşünülebilir. Sahip olmadığımız bir eseri paylaştığımız da hiç şüphesiz tipik bir umumi iletim hakkı ihlali olarak görülüyor. Sosyal medya da paylaşılmış bir eser ya da bağlantılı hak konusunu biz aldık tekrar paylaştık. Bizim kavramımız buna pek olumlu cevap vermiyor” ifadelerinin kullandı.
“İnsan kendi fotoğrafını sosyal medyada kullanmasından dolayı dahi telif hakkı ihlali iddiasıyla karşılaşabiliyor”
Sosyal medya ihlal konusuna değinen emekli Hakim Uğur Çolak, “İhlal konusunu ikiye ayıracak olursak birincisi kullanıcıya ait olan içerik. Yani tamamen bize ait olan içeriği sosyal medyadan paylaştığımız zaman 10 binlere ulaşabiliyorsunuz. Birde başkasına ait olan içerik var. Sosyal medyada bu çok yaygın. Ekran görüntüsü alıp ya da başkasının içeriğini takipçilerine ve ortamda bulunanlara aktarılabilir. Aslında başta sosyal medyaya üye olurken herkes bir sürü bilgisini sosyal medya ortamına devrediyor. Bununla birlikte tüm dünyaya bilgilerini aktarmış oluyorsun. Bir örnek verecek olursak, geçtiğimiz günlerde bir model sosyal medya mecrasında kendi çektiği fotoğrafını paylaştığı için başkası tarafından açılan davalar oldu. Bunlardan birisi kendi fotoğrafçısı ve bir diğeri de başka bir fotoğrafçıydı. Yani insan kendi fotoğrafını sosyal medyada kullanmasından dolayı dahi telif hakkı ihlali iddiasıyla karşılaşabiliyor” diye konuştu.
Güncelleme Tarihi: 06 Aralık 2019, 20:06