Samsun’un Bafra ilçesinde Kızılırmak Nehri üzerinde bulunan, Neşet Ertaş’ın "Köprüden geçti gelin" türküsüne konu olan Çetinkaya Köprüsü’nde gelin-damatlar uzun yıllardır dilek tutup suya taş atmadan düğün salonuna gitmiyor. Kısıtlamaların kaldırılmasıyla birlikte Çetinkaya Köprüsü’nden geçmek için sıraya giren gelin ve damatlar, köprüden geçerek dua edip taş atıyor.

Gelin ve damadın köprüden geçerek dua edip dilek tutarak suya taş atma geleneği Samsun’un Bafra ilçesinde yıllardır devam ediyor. Yörede "Gelin Köprüsü" olarak da adlandırılan Çetinkaya Köprüsü, geçmişte yaşanan acıklı hikayesi dolayısıyla türkülere bile konu olmuş. Neşet Ertaş, "Köprüden geçti gelin" türküsünü bu köprüden esinlenerek kaleme almış ve seslendirmiş. Neşet Ertaş’ın yazdığı ve söylediği “Köprüden geçti gelin” türküsünün hikayesi şöyledir:

Köprünün üzerinden gelin alayı geçerken atların uçan bir kartaldan ürkmesi ve köprünün yıkılarak gelin ve gelin alayının nehirde boğularak can vermesi üzerine ‘Köprüden Geçti Gelin’ türküsü yazılmıştır. Çetinkaya Köprüsü’nde, yaşanan acı olayın ardından gelin alayı geleneği günümüzde de halen devam etmektedir.

Düğünler başladı, gelenek devam etti

Korona virüs nedeniyle düğünler bir süredir yapılamıyordu. İçişleri Bakanlığının yayımladığı genelgeyle düğünlerin tekrar başlamasıyla Bafra’da evlenecek çiftler Çetinkaya Köprüsü’ne gelip köprüden geçerek dua edip dilek tuttular ve geleneklere göre suya taş attılar. Geleneği yaşatan genç çiftler Tuğba ve Taha Çifti de dilek tutuk Kızılırmak Nehri’ne taş atıp davul-zurnanın çaldığı "Köprüden geçti gelin" türküsü ile köprüden geçti.

Denizli’den Samsun’a gelin gelen Tuğba Çömez, "Bu hikayeyi duyduğumda çok duygulandım. Bunu da gerçekleştirdiğim için çok gururluyum" dedi.