Sağlık-Sen İzmir 1 No’lu Şube’den “toplu sözleşme” açıklaması

Sağlık-sen İzmir 1 No’lu Şube Başkanı Özgür Yıldırım Sağlık Çalişanlarinin Toplu Sözleşme Sürecinde Tırnak İçinde Değerlendirilmesi Gerektiğine Vurgu Yaparak, “fedakarca Çalişan Sağlık Çalişanlari İçin Hükümet, Sağlık Bakanlığı Ve Ekonomi Bakanlığı Elini Taşın Altına Koymalı, Sağlık Çalişanlarinin Yüzünü Bir Nebze Olsun Güldürmelidir” Dedi.

Sağlık-Sen İzmir 1 No’lu Şube’den “toplu sözleşme” açıklaması

Sağlık-Sen İzmir 1 No’lu Şube Başkanı Özgür Yıldırım sağlık çalışanlarının toplu sözleşme sürecinde tırnak içinde değerlendirilmesi gerektiğine vurgu yaparak, “Fedakarca çalışan sağlık çalışanları için Hükümet, Sağlık Bakanlığı ve Ekonomi Bakanlığı elini taşın altına koymalı, sağlık çalışanlarının yüzünü bir nebze olsun güldürmelidir” dedi.

Sağlık çalışanlarının üstün başarı ve fedakarlıkla çalıştığını dile getiren ve toplu sözleşme sürecinde Hükümet ile ilgili bakanlıkların ellerini taşın altına koymaları, sağlık çalışanlarının yüzünü güldürmeleri gerektiğini vurgulayan Sağlık-Sen İzmir 1 No’lu Şube Başkanı Özgür Yıldırım, “Sağlık alanında hasta memnuniyeti yüzde 38 civarında seyrederken Ak Parti ve Sağlık Bakanlığı çalışmalarıyla sıçrama yaparak yüzde 80 civarına ulaştı. Bu üstün başarı hikayesinde Hükümet ve bakanlığın yanı sıra en büyük çaba, fedakarlık ve çalışma sağlık personelinindir. Sağlık çalışanlarımız herkesin malumu olduğu üzere kesintisiz hizmet üretmekte, 24 saat çalışmaktadır. Hasta memnuniyetini sağlamak, sağlıklı bir toplum oluşturmak adına eşine, ailesine, çocuğuna, kendisine ayıracağı zamandan feragat ederek işinin başında durmakta, kendi sağlığını arka plana atarak mensubu olduğu toplumun sağlık ve huzurunu sağlamak için canına dişine takarak çalışmaktadır. Eşi de kendisi gibi sağlık çalışanı olan personellerimiz nöbetli çalışma sistemi mevcudiyetinden bazen eşini bile haftada ancak bir kez görebilmekte, aile bütünlüğü bozulmakta ve boşanma oranları artmaktadır. Tüm bu zorlu ve çetin çalışma şartlarına rağmen bugün hasta memnuniyeti yüzde 80’lere ulaşmakta, sağlık alanında Türkiye öncü ülkeler konumunda yer almaktadır. Hükümetimizin ve ilgili bakanlıklarımızın bu gelişmeleri yakından takip ettiğini ve sağlık çalışanlarıyla gurur duyduğunu biliyoruz, bu sebeple toplu sözleşme sürecinde sağlık çalışanlarımızı tırnak içinde değerlendirmelerini, onurlandırmalarını, hak ettikleri ücret ve hakları vermelerini, ellerini taşın altına koymalarını istiyoruz” şeklinde konuştu.

Sağlık personelinin aldığı maaşın verdiği emeği karşılamadığını söyleyen Başkan Yıldırım, “Biz sağlık personelleri olarak insan yaşamına dokunmaktayız, kutsal bir meslek icra etmekteyiz, görevimizi en iyi şekilde yapmak bizim mükellefiyetimiz. Bunu tüm sağlık kurumlarında gerçekleştiriyor, bu bilinçle hareket ediyoruz. Tüm bu yoğunluğa ve fedakarlığa rağmen sağlık personelinin aldığı maaş verdiği emeği karşılamamaktadır. Sağlık çalışanlarımız göstermiş olduğu özveri ve meslek aşkına karşılık maalesef göz ardı edilmekte, adeta görmezden gelinmektedir. Bu durum da sağlık çalışanlarımızı mutsuz etmekte, performansa yansımakta ve ruhsal çöküşe sebebiyet vermektedir. Düne kadar asker, polis, öğretmenlerle eş değer olan sağlık personeli net maaşları bugün gelinen noktada minimum bin TL ortalamanın altında kalmaktadır. Tüm bu sebeplerle toplu sözleşme süreci sağlık çalışanları için hayati önem taşımaktadır. Bizim hükümetten beklentimiz kamu çalışanlarını genel manada değerlendirirken sağlık çalışanlarımızı tırnak içinde değerlendirmesidir. Türkiye’yi sağlık alanında üst sıralara taşıyan sağlık ordusu görmezden gelinmemelidir” diye konuştu.

“Sağlık Bakanlığı, sağlık çalışanlarının sıkıntılarını çözmelidir”

Toplu sözleşme sürecinde olmazsa olmaz 44 maddelik taleplerinin olduğunu dile getiren Başkan Özgür Yıldırım, “Nöbet ücretlerindeki, döner sermaye sistemindeki adaletsizliğin bir an önce giderilmesi gerekmektedir. Enflasyonun vatandaş nezdinde en iyi ölçüldüğü yer pazarlardır ve marketlerdir, enflasyonun günlük yaşama etkilerini hepimiz pazara, markete gittiğimizde yaşayarak öğrenmekteyiz. Bu sebeple sağlık çalışanlarına seyyanen zam verilmesi kaçınılmayacak bir gerekliliktir. Çok büyük bir rakam olmamakla birlikte 200 TL’lik bir seyyanen zam adil bir paylaşım için olmazsa olmazdır. Bununla birlikte yüzde 8+7’den taviz verilemez. Verginin yüzde 15’de sabitlenmesi, SUT fiyatlarının artırılması, yıllık izinlerde döner sermayeden kesinti yapılmaması, sabit ödemelerin genel bütçeden yapılarak hastanelerin nefes alabileceği alanların oluşturulması bir nebze olsun sağlık çalışanlarımızın yüzünü güldürecektir. Sağlık-Sen olarak 44 maddelik talep listemiz bulunmaktadır. Bu taleplerimizi her türlü mecrada defalarca yinelemiş bulunmaktayız. Bu maddeler bizim kırmızı çizgilerimiz, beklentilerimiz ve umutlarımızdır. Bu doğrultuda Hükümetimizin, Sağlık Bakanlığımızın, Hazine ve Maliye Bakanlığımızın, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmet Bakanlığımızın elini taşın altına koyması gerektiğini hatırlatmak bizim vazifemizdir. Sağlık Bakanlığı, sağlık çalışanlarının sıkıntılarını çözmelidir. Her gelen Sağlık Bakanı enerjisinin ve zamanının önemli bir bölümünü bürokrat atamalarına ayırarak değerli zamanını kaybetmektedir. Sorunların neler olduğunu bilen biz sivil toplum kuruluşlarının önerilerinin dikkate alınması, çözülmesi gereken sorunların artık çözüme ulaşması beklentimiz ve isteğimizdir. Sağlık Bakanlığı’nın atamalarla ilgilendiği kadar çalışanın sorunlarına eğilmesinde fayda olacağı düşüncesindeyim” dedi.

Başkan Yıldırım açıklamasında şu ifadelere de yer verdi: “Sağlık, bir ekip işi ise ve bu işin lokomotifi doktorlarsa bu işin yükünü taşıyanlar da sağlık çalışanlarıdır. Sağlık çalışanlarını görmezden gelen bir Sağlık Bakanlığı artık istemiyoruz. Gerek sosyal haklarında gerekse ücret haklarında hükümetin elini taşın altına koyacağı, sağlık çalışanlarının yüzünü güldürecek bir toplu sözleşme süreci istiyoruz.”

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER