Bahçeli: “Dileğimiz atanamayan tek bir öğretmenimizin kalmamasıdır” (1)

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Yüksek hedefleri gözüne kestirmiş, milletin refahını ve mutluluğunu ilke edinmiş bir devletin, önce öğretmenlerini mutlu etmesi kaçınılmaz bir gerekliliktir. Dileğimiz atanamayan tek bir öğretmenimizin kalmamasıdır” dedi.

Bahçeli: “Dileğimiz atanamayan tek bir öğretmenimizin kalmamasıdır” (1)

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Yüksek hedefleri gözüne kestirmiş, milletin refahını ve mutluluğunu ilke edinmiş bir devletin, önce öğretmenlerini mutlu etmesi kaçınılmaz bir gerekliliktir. Dileğimiz atanamayan tek bir öğretmenimizin kalmamasıdır” dedi.

MHP Genel Başkanı Bahçeli, partisinin TBMM’deki grup toplantısında yaptığı konuşmasına, şehit öğretmenleri anarak başladı. Öğretmen Necmettin Yılmaz’ın 23 yaşında bölücü terör örgütü tarafından şehit edildiğini anımsatan Bahçeli, “Necmettin Yılmaz 23 yaşındaydı. Şanlıurfa’nın Siverek ilçesinde öğretmenlik yapıyordu. 16 Haziran 2017’de tatil maksadıyla memleketi Gümüşhane’ye giderken Tunceli Pülümür karayolunda PKK’lı teröristler tarafından aracı kurşunlandı ve yakıldı. Necmettin Yılmaz evladımız, hayatının baharında şehit edildi. Sınıfı yetim kaldı, öğrencileri, mesai arkadaşları hüzne boğuldu. Şenay Aybüke Yalçın 22 yaşındaydı. Henüz 7 aylık öğretmendi. Batman Kozluk’ta 9 Haziran 2017’de karne dağıtımından sonra memleketine dönerken PKK’lı teröristler tarafından şehit edildi. Hainler bu kızımıza da acımadılar. Tayini çıktığında ‘öğretmen oldum ben’ diyerek sevinmişti, sonrasında al bayrağa sarılı naaşıyla baba ocağına döndü” diye konuştu.

“Yıllar içinde pek çok öğretmenimizi teröre kurban verdik”

Bahçeli, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Yıllar içinde pek çok öğretmenimizi teröre kurban verdik. Hiçbir suçları, hiçbir günahları yoktu. Hepsinin de tertemiz hayalleri, hedefleri, vicdanları vardı. Tek gayeleri sınıfları dolduran masum yavrularımıza tecrübelerini aktarmak, onların kafalarını bilgiyle aydınlatmaktı. Biliyor ve inanıyoruz ki öğretmenlik kutsal bir mesleğin adıdır. Öğretmenler bir milletin ufkunu aydınlatan meşalelerdir. Gelecek nesiller öğretmenlerimizin eseridir. Bu eser ne kadar milli ve manevi gerçeklerle inşa edilirse o kadar muteber olacaktır. Öğretmen demek irfan kapısının anahtarı demektir. Öğretmen demek saygının, sevginin, şefkatin ahlakı demektir. Çare öğretmenlerdir.”

Korona virüs salgını nedeniyle yüz yüze eğitimin mecburi hallerden dolayı ertelendiği bugünkü zaman diliminde uzaktan da olsa öğretmenlerin yine fedakarca mücadelelerine devam ettiklerini takdirle izlediklerini kaydeden Bahçeli, “Alışkanlıkların, hayat tarzlarının salgınla birlikte hızla değişip dönüştüğü bugünkü ortamda hiç kuşku yok ki eğitim ve öğretimin dinamikleri de bu süreçten ziyadesiyle etkilenmektedir. Kovid-19 salgınının ikinci dalgasının ortaya çıktığı bugünlerde uzaktan eğitim-öğretim yoluyla yeni bir dünyanın kapıları hızla açılmaktadır. Öğretmeni sınıfından koparan, öğrenciyi okulundan mahrum eden bu salgının risk ve tehditlerini bütün yönleriyle kavrayıp stratejik bir avantaja çevirmek için kolları sıvamak zorundayız. Bu olumsuzları aşmanın ve lehimize çevirmenin yollarını bulmalıyız ya da yeni bir yol açmalıyız” şeklinde konuştu.

“Dileğimiz atanamayan tek bir öğretmenimizin kalmamasıdır”

Bahçeli, salgının herkesi derinden etkilediği bir dönemde öğretmenlerin sorunlarını, ülkenin ve toplumun sorunlarından ayrı tutmalarının mümkün olmadığını dile getirerek, “Hangi gerekçeyle olursa olsun öğretmenlerimizden esirgemeyeceğimiz imkanların yarın karşımıza çıkacak toplumsal faturası çok daha ağır olacak, geleceğimiz huzursuz öğretmen, eğitimsiz öğrenci, bocalayan ülke döngüsünden maalesef kurtulamayacaktır. Ülkemizin önüne koyduğu hedefe ulaşabilmenin hızı ve kalitesi, öğretim kadrosunun kalitesi ve huzuruyla doğrudan ilişkilidir. Sorunları çözülmemiş öğretmen, sorunlu öğrenci ve sorunlu öğretim sistemi demektir. Geleceğimizden tasarruf edemeyeceğimize göre geleceğimizi hazırlayan öğretmenlerimizden kısacağımız bir imkanın bedeli ise mutlaka ağır olacaktır. Yüksek hedefleri gözüne kestirmiş, milletin refahını ve mutluluğunu ilke edinmiş bir devletin, önce öğretmenlerini mutlu etmesi kaçınılmaz bir gerekliliktir. Dileğimiz atanamayan tek bir öğretmenimizin kalmamasıdır. Dileğimiz öğretmenlerimizin öncelikli sosyal, ekonomik, mesleki sorunlarının süratle çözülmesidir. Kovid-19 salgınını yoğun bir şekilde yaşandığı bu günlerde Milli Eğitim Bakanımızın ve mesai arkadaşlarının muazzam çalışmaları, samimi gayretleri bizleri ziyadesiyle memnun etmektedir” ifadelerini kullandı.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER