Korona virüs (Covid-19) sonrası kas ağrısı, halsizlik, öksürük, genel vücut ağrısı şikayetleri yaşayan hastalara ozon terapisi uygulanıyor.
Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Farabi Hastanesi Ozon terapi merkezinde son dönemde Covid-19 geçiren hastaların, hastalık sonrasında yaşadıkları şikayetler nedeniyle artış yaşanıyor. Kas ağrısı, halsizlik, öksürük, genel vücut ağrısı şikayetleri ile merkeze başvuran vatandaşlar Covid-19 hasarını ozon terapisi ile atlatıyor.
Trabzon’da Covid-19 geçirdikten sonra güç kaybı, bağırsak ve mide rahatsızlıkları, şiddetli öksürük ile ağrı şikayetleri bulunan Enes Okutan (36), ozon terapi merkezinde tedavi altına alındı. 10 seans tedavi gören Okutan, tekrar sağlığına kavuştu.
Yürümekte, konuşmakta hatta yemek yemekte bile zorluk çektiğini belirten Okutan, “Ozon tedavisi hakkında pek bilgim yoktu. Çevremden aldığım bilgiyle KTÜ Farabi Hastanesi’nde böyle bir tedavinin varlığını öğrendim. Hastanenin internet sayfasında yer alan açıklamayı detaylı okuyunca Dr. Şükriye Taşçı Karagöl’e muayeneye geldim. Yapılan tetkikler sonucunda 10 seanslık tedavi yapıldı. Yürümekte, konuşmakta hatta yemek yemekte bile güçlük çeker durumda başlayan tedavimin sonunda çok daha iyi, sıhhatli duruma geldim. Tedavim boyunca gerek doktorların gerek hemşire hanımların gerekse tüm hastane personelinin pozitif yaklaşımı, süreci olağanüstü bir biçimde kolaylaştırdı. Covid-19 sonrası geçirdiğim bu süreçte, sağlık çalışanlarının emeklerinin karşılığının bir teşekkürle ödenemeyeceğini, hastalığı yaşayan biri olarak ifade etmeliyim. Allah, ülkemizi ve bütün dünyayı bu ve bunun gibi salgın hastalıklardan korusun. Hastalıkla mücadele eden bütün sağlık çalışanlarına kolaylık versin” dedi.
Dr. Öğr. üyesi Şükriye Taşçı Karagöl ise, ozon tedavisinin Türkiye’de hala alternatif bir tedavi metodu olarak kabul edilse de dünyada ve özellikle İtalya’da kürsüsü olan ve bilimsel anlamda etkinliği kanıtlanmış bir tedavi metodu olduğunu belirterek, “Biz, Ozon Tedavi Ünitesi’ni, bilimsel platformda kanıta dayalı tıbbı ve ozon tedavisi yöntemini beraber kullanarak insanları tedavi etme amacını güderek kurduk. Gazi Üniversitesi, Dokuz Eylül Üniversitesi, Yeditepe Üniversitesi gibi Türkiye’nin belli başlı üniversitelerinde Uygulama ve Araştırma Merkezleri bulunmaktadır. Bunların içinde KTÜ Farabi Hastanesi’nin olması, bölgemiz için sevindiricidir” şeklinde konuştu.
Ozon tedavisi yönteminin hekimler tarafından, hastanın klinik durumu ve hastalığı tespit edilerek kişiye özel dozlarda yapılması gerektiğini kaydeden Karagöl, bazı yanlış uygulamaların ve önyargıların insanları bu tedavi konusunda çekimser hale getirdiğini belirtti. Ayrıca iyi değerlendirilmiş hastalarda, herhangi bir sorun ortaya çıkmadığını, ozon tedavisi uygulanırken hastanın uygulanmakta olan tedavisinin kesilmemesini, kesilecekse de buna Primer Doktoru tarafından karar verilmesi gerektiğini dile getirdi.
Karagöl, “Merkezimizde; majör, minör, lokal, torbalama, insüflasyon gibi farklı ozon tedavisi metotları uygulanmaktadır. Majör ozon tedavi, kan yoluyla hastaya uygun dozlarda ozon verilmesi metodudur. Bu tedavide, bedenin kendi mekanizmalarının devreye sokulup kendi kendini tedavi etmesi sağlanmaya çalışılmaktadır. Alerji, astım ve bağışıklama için minör tedavi metodu kullanmaktayız. Kanser ve yaşlı hastalara da bağışıklığı desteklemek için de bu tedavi verilebilmektedir. Diğer tedavi metotları, hastanın kliniğine ve hastalığına göre uluslararası kabul gören dozlarda yapılmaktadır. Merkezimizde ozon tedavisi; bağışıklığı güçlendirmek, alerjik rinit, diyabet, diyabetik ayak ve komplikasyonları, fibromiyalji, bazı romatolojik hastalıklar, iyileşmeyen ülsere lezyonlar, Covid-19 enfeksiyonu sonrasında, farklı birçok hastalıklarda, tedavilere ek olarak kullanılmaktadır. Hastalarımızın metabolik parametrelerinin ve hastalıklarının araştırıldığı ozon terapi ünitesinde, bütüncül tedavi yaklaşımı uygulanmaktadır” ifadelerini kullandı.