ATO Yönetim Kurulu Başkanı Atila Menevşe, “Temennimiz, vatandaşlarımıza vizesiz seyahat imkânı sağlamasının ötesinde, Avrupa Birliği’ne üyelik süreci için büyük önem teşkil eden bu sürecin bir an önce tamamlanmasıdır” dedi.
Adana Ticaret Odası’nda (ATO) son yıllarda Avrupa’nın ve özellikle Türkiye’nin gündeminde yer alan ‘göç politikaları, mülteci ve sığınmacı sorunları ve AB vize serbestisi’ konularını kapsayan ‘Avrupa Birliği - Türkiye İlişkilerinde Vize Serbestisi Diyaloğu Konferansı’ düzenlendi.
ATO ev sahipliğinde gerçekleşen konferansa ATO Yönetim Kurulu Başkanı ve İKV Yönetim Kurulu Muhasip Üyesi Atila Menevşe, ATO Meclis Başkanı İsmail Acı, konuşmacı olarak İKV Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Haluk Kabaalioğlu, İKV Genel Sekreteri Doç. Dr. Çiğdem Nas, TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden Prof. Dr. Sanem Baykal ve Çukurova Üniversitesi (Ç.Ü.) Hukuk Fakültesi Uluslararası Hukuk Anabilim Dalı, Jean Monnet Proje Koordinatörü Doç. Dr. Aslı Bilgin ve Ankara’dan online olarak Dışişleri Bakanlığı AB Başkanlığı AB İşleri Uzmanı Caner Yıldız ile moderatör olarak Çukurova Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden İş Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Deniz Alkış Cemiloğlu katıldı.
ATO Yönetim Kurulu Başkanı Atila Menevşe, konferansın açılış konuşmasında, Türkiye ile Avrupa Birliği arasında, 16 Aralık 2013 tarihinde başlatılan Vize Serbestisi Diyaloğu’nun, kısa süreli ziyaretlerde Türk vatandaşlarına uygulanan Schengen Vizesi’nin kaldırılmasını amaçlayan bir çalışma olduğunu aktardı.
Hem iş dünyası temsilcilerinin hem de toplumun diğer kesimlerindeki tüm vatandaşların Avrupa ülkelerine seyahatleri sırasında vize prosedürlerinin uzunluğu ve zorluğundan muzdarip olduklarını belirten Başkan Menevşe, “Temennimiz, vatandaşlarımıza vizesiz seyahat imkânı sağlamasının ötesinde, Avrupa Birliği’ne üyelik süreci için büyük önem teşkil eden bu sürecin bir an önce tamamlanmasıdır” dedi.
Adana Ticaret Odası olarak, ÇÜ Hukuk Fakültesi tarafından yürütülen Jean Monnet projesi kapsamında düzenlenen ‘Avrupa Birliği - Türkiye İlişkilerinde Vize Serbestisi Diyaloğu Konferansı’na ev sahipliği yapmaktan memnuniyet duyduklarını ifade eden Menevşe, konuşmacılara ve katılımcılara teşekkür ederek sözlerini tamamladı.
Göçe dair veriler
Konferansta konuşma yapan İKV Genel Sekreteri Doç. Dr. Çiğdem Nas, Türkiye’nin göç politikaları, ülkemizdeki ve dünyadaki mülteciler ve sığınmacıların resmi verileri hakkında değerlendirmelerde bulundu. Mülteci ve sığınmacı statüsündeki insanların korunmaya ve entegrasyona ihtiyaç duyduklarını belirten Dr. Çiğdem Nas, “Bu ihtiyaçlar, göç alan ülkelerde özellikle ekonomik olarak ciddi sıkıntılara neden oluyor. Bu sebepten AB özellikle kaynak ülkeler olarak görülen göç veren ülkeleri kalkındırmak, yaşam şartlarını düzeltmek, iş ve geçim imkânı sağlamak için bir dizi politika izliyor. Türkiye şu an dünyada en çok mülteci sığınmacı ağırlayan ülkelerden biri. Bu nedenle, AB’nin tüm göç politikaları Türkiye’yi doğrudan etkiliyor“ şeklinde konuştu.
Nas konuşmasında, ‘Yeni Göç ve İltica Paktı, AB Geri Kabul Anlaşmaları, AB Göç Rotaları, Yasadışı Girişler, Vize Serbestisi Yol Haritası, Suriyeli Mülteci Krizi’ konularına da değindi.
Türkiye -Avrupa Birliği ’vize’ ilişkileri
TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden Prof. Dr. Sanem Baykal ise konuşmasına, vize konusunun AB ve Türkiye ilişkileri arasında olması gerektiği gibi değerlendirilmesinin önemine vurgu yaparak başladı. AB ve Türkiye arasındaki ilişkileri yönlendiren konunun vize ve göç sorunları olduğuna değinen Prof. Dr. Sanem Baykal konuşmasında şunları ifade etti:
“Türkiye ve AB arasında tıkanan ilişkileri canlandırmak ve AB Adalet Divanı’nın Türk vatandaşlarının katma protokolden kaynaklanan hakları olabileceğini teslim etmesiyle birlikte 2009 yılında ‘Vizesiz seyahat Türk vatandaşları için mümkün olabilir mi?’ sorusuna yanıt vermek için başlatılan süreç bu günlere kadar geldi. Türk bürokrasisi sadece hizmet veren Türk vatandaşlarını değil tüm vatandaşları kapsayan ve belirsiz sınırlar içerisinde bırakılan değil tüm Avrupa ülkelerini kapsayan vizesiz seyahat için ciddi çalışmalar gerçekleştirdi.”
AB’nin istekleri, Türkiye’nin beklentileri
Dışişleri Bakanlığı AB Başkanlığı AB İşleri Uzmanı Caner Yıldız ise video konferans yöntemiyle katıldığı konferansta, Türkiye’nin Vize Serbestisi Yol Haritasında yer alan ve beş tematik grupta toplanan kriterler, 2013’ten bu yana Türkiye’nin kaydettiği ilerlemeler ve henüz karşılanamayan kriterler hakkında bilgi vererek; 2016 yılında 72 kriterden 65’inin yerine getirilmesi sonrası yaşanan durgunluk dönemi, Türkiye’nin beklentileri ve vize serbestisinin gerçekleşmesinin sağlayacağı faydaları içeren bir sunum gerçekleştirdi.
Caner Yıldız sunumunda, kişisel verilerin korunması mevzuatının AB standartlarıyla uyumlaştırılması, Europol ile operasyonel işbirliği anlaşmasının akdedilmesi ve uygulanması, Avrupa Konseyi GRECO tavsiyelerinin uygulanması, tüm AB üye ülkeleri ile cezai konularda etkin adil işbirliğinin sağlanması, Türkiye - AB Geri Kabul Anlaşmasının tüm hükümleriyle uygulanması gibi kriterlerin Türkiye tarafından henüz karşılanamadığını kaydetti.
Türkiye’nin vize serbestisi olmayan tek aday ülke olduğunun altını çizen Yıldız, bu süreçte Türkiye’nin AB’den siyasi engellemeler olmaması yönünde beklentisi olduğunu belirtti. Türkiye’nin AB’den yapıcı yaklaşımlar da beklediğini vurgulayan Dışişleri Bakanlığı AB Başkanlığı AB İşleri Uzmanı Caner Yıldız, sürecin tamamlanmasının Türkiye’nin AB’ye katılım süreci için de oldukça önemli bir adım olacağını dile getirdi.
Konferansın son bölümünde ise konuşmacılar, katılımcılardan gelen soruları yanıtladı.