Antalya’da 7 şüphelinin tutuksuz yargılandığı cinsel istismar davasında, 16 yaşındaki mağdurun ifadesi dinlendi.
Antalya’da yaşayan ve bir işyerinde hizmetli olarak çalışan M.G’nin 16 yaşındaki kızı Y.G, iddiaya göre bir yıl önce aynı mahalledeki 7 kişinin belirli aralıklarla cinsel istismarına uğradı. İddiaya göre küçük kız, şüphelilerin baskı ve tehditleri karşısında uğradığı cinsel istismarı kimseye anlatamadı. Yaklaşık 3 ay önce kızının eve dönmemesi üzerine şüphelenen anne, polise giderek kayıp başvurusunda bulundu. Polislerle birlikte aramalara katılan anne kızını, bir parkta bitkin ve yorgun şekilde buldu. Küçük kızın her şeyi anlatması üzerine anne savcılığa suç duyurusunda bulundu.
Savcılık soruşturmasında olayı aynı bölgeden 7 kişinin gerçekleştirdiği belirlendi. Şüpheliler hakkında farklı mahkemelerde dava açıldı. Antalya 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde sanıklardan İ.K. hakim karşısına çıktı. Duruşmaya tutuksuz sanık İ.K., mağdurun annesi müşteki M.G. ve taraf avukatları katıldı. Mağdur Y.G’nin ifadesi ise Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile dinlendi.
İ.K. ile geçtiğimiz sene bir başka arkadaşı aracılığıyla tanıştığını söyleyen Y.G., İ.K’nin kendisine, ‘abim abim’ diyerek hitap ettiğini ve bu şekilde yaklaştığını savunarak, “İlk tecavüzünü bir arkadaşının evinde gerçekleştirdi. Çıplak fotoğraflarımı çekti. Bu tecavüzler yaklaşık 10 kez sürdü. Bu kişiyi annem de tanırdı. Hatta ona ‘kızım sana emanet’ derdi. Ben de böylece güvendim” dedi.
Suçlamaları kabul etmeyen sanık İ.K., ise, Y.G’nin sürekli evden kaçtığını ileri sürerek, “Annesi de benden yardım isterdi. Onu parklarda aradım. Ben insanlık görevimi yaptım. Böyle bir suçlanmayı hak etmedim. Telefonum incelensin. Beraatimi istiyorum” diye konuştu.
Mahkeme heyeti de sanığın tutuksuzluğuna devam kararı vererek, duruşmayı erteledi.
"Başıma duvara vura vura ağladım"
Öte yandan, mağdurun annesi M.G., kızına ve kendisine bu kara günleri yaşatanların hepsinin ceza almasını istedi. M.G, “Kızımın yaşadıklarını kısa süre önce öğrendim. O zamandan beri başıma duvara vura vura ağladım. Çocuğumun başına böyle kötü bir olay geldiğini öğrendim. Konuyu yargıya taşıdım. Bu şahıslardan bazıları nasıl olduysa serbest kalmış. Benim çocuğumu şüpheliler gördükleri yerde gülüyorlar, geçiyorlar” dedi.
"Delillerin ardından karar verilmesi daha doğru"
Ailenin avukatı Zeynep Cizme, annenin ve kızının çok mağdur olduğunu söyledi. Türkiye’de birçok kadın cinayeti davasını da yakından takip ettiğini aktaran Cizme, “Annemiz bir hukuk mücadelesine çıkmış. Eksikliklerin giderilmesiyle ilgili taleplerimiz olacak. Artık bir cinsel istismarın ölümle sonuçlanması gerekmiyor, biz kızımızı kurtardık. Mahkeme sürecinde de tam destek vereceğiz. Bundan sonraki hayatını başı dik olarak sürdürmesi için elimizden gelen desteği vereceğiz” dedi.