Bayburt’ta ’Vatan ve Kahraman Buluşmaları’ etkinlikleri kapsamında vatan uğruna mücadele etmiş ve uğurda gazi olmuş şanlı tarihin ebedi kahramanları olan gaziler, Bayburt Aile Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğünce öğrencilerle bir araya getirilmeye devam ettiriliyor. Ağlar Baba Kız Öğrenci Yurdunda düzenlenen etkinlikte iç güvenlik gazisi, aynı zamanda Şehit ve Gazi Aileleri Dayanışma Derneği(ŞAGDER) Başkanı Selami Köksal ile şehit Mete Okur’un abisi Fehmi Okur, öğrencilerle bir araya geldiler. 1995 senesinde sınır ötesi operasyonda görevini icra ettiği sırada mayına basarak, bir bacağını tamamen kaybeden Başkan Köksal’ın askerde yaşadıkları öğrencileri duygulandırdı. 1994 yılında çığ felaketinde 12 silah arkadaşıyla birlikte şehit düşen Mete Okur’un abisi Fehim Okur ise, programa konuşmacı olarak katılarak, şehit kardeşinin askerlik anılarından bahsetti. Başkan Köksal’ın ve şehit abisinin anlattıkları milli ve manevi duygulara hitap ederken, Türk askerinin kahramanlıklarını anlatan Gazi Köksal, öğrencilere önemli nasihatler ve tavsiyelerde bulundu.
Terörün lanetlendiği, güvenlik güçlerine duaların edildiği programda, Türk askerinin kahramanca mücadelesini Gazi Köksal’ın anlatımıyla hayranlıkla dinleyen öğrenciler, merak ettiklerini de sormayı ihmal etmediler. Öğrencilerin sorularını içtenlikle cevaplayan Gazi Köksal ve şehit abisi Okur, kendilerini dinleyen öğrencilere ve programı düzenleyenlere teşekkür etti. Vatan sevgisinin doğuştan geldiğini, her Türk’ün asker olarak doğduğunu sözlerine ekleyen Gazi Köksal, Türk askerinin gözünü kırpmadan vatan uğruna canını vereceğini söyledi. Ebediyete irtihal etmiş tüm şehitleri rahmetle, minnetle andıklarını, gazilere de uzun ömürler dilediğini belirten Okur, "Âlemde şer, Oğuz’da er tükenmez" diyerek konuşmasını tamamladı.
"Allah ordumuzu, milletimizi her türlü beladan korusun esirgesin. Rabbim askerimize, polisimize güç kuvvet versin" ifadelerini kullanan Gazi Köksal, katılım sağlayan tüm öğrencilere teşekkür ederek konuşmasına son verdi.
Program, öğrencilerin Gazi Köksal ve şehit abisi Okur’la birlikte hatıra fotoğrafı çekilmesinin ardından son buldu.