Haber Manşet Gazetesi

Fırat-Dicle Havzası Kuraklık Yönetim Planı hazırlandı

ÇEVRE

Fırat-dicle Havzası Kuraklık Yönetim Planının Hazırlanması Projesi’nin Dicle Alt Havzası Kuraklık Yönetim Planı Kapanış Toplantısı Su Yönetimi Genel Müdürü Bilal Dikmen’in Katılımıyla Mardin’de Gerçekleştirildi.

Fırat-Dicle Havzası Kuraklık Yönetim Planının Hazırlanması Projesi’nin Dicle Alt Havzası Kuraklık Yönetim Planı kapanış toplantısı, Tarım ve Orman Bakanlığı Su Yönetimi Genel Müdürü Bilal Dikmen’in katılımıyla Mardin’de gerçekleştirildi.

Tarım ve Orman Bakanlığı Su Yönetimi Genel Müdürü Bilal Dikmen, üniversiteler, kamu kurum ve kuruluşlarının bir otelde gerçekleştirdiği toplantıda Fırat-Dicle Havzası Kuraklık Yönetim Planının Hazırlanması Projesi kapsamında hazırlanan Dicle Alt Havzası Kuraklık Yönetim Planı konusunda yapılmış olan çalışmalar anlatıldı. Toplantıda konuşan Tarım ve Orman Bakanlığı Su Yönetimi Genel Müdürü Bilal Dikmen, Türkiye’nin küresel iklim değişikliğin hissedildiği Akdeniz kuşağında bulunduğunu belirterek, iklim değişikliğinin olumsuz yönde etkilendiği yüksek risk grubunda kabul edildiğini söyledi. Fırat ve Dicle havzasının iklim değişikliğinden en fazla etkilenecek havzaların başında olduğuna dikkat çeken Dikmen, “Su sınırsız bir kaynak değil son derece sınırlı bir kaynaktır. Bu sınırlı kaynak insanların istek ve ihtiyaçlarındaki artış, iklim değişikliği ve tüketim politikaları baskısı altındadır. Dünyadaki su miktarı aynı olmasına rağmen geçmiş 50 yılda su kullanıma 3 kat artmıştır. Doğu ve Güneydoğu Bölgesi’nde sıcak hava dalgası beklenen gün sayısı 200 güne ulaşacağı tahmin ediliyor. Yıllık ortalama sıcaklık ise 2 ile 6 derece artacağı tahmin ediliyor” dedi.

"2030 yılında su ihtiyacı yüzde 40 artacak"

Geçerli faaliyetlere bağlı olarak su kaynaklarının ülkemizde kalite ve ünite açısından devamlı artan bir baskı söz konusu olduğunu ifade eden Dikmen, “2030 yılı itibarı ile gıda ve enerji ihtiyaçları yaklaşık yüzde 50 oranında artacak. Su ihtiyacının ise yüzde 40 oranında artacağı öngörülüyor. Maalesef sanayileşme süreci ile birlikte insanın doğal kaynakları üzerinde olan olumsuz etkileri bir geometrik sistem şeklinde artmaktadır. Özellikle iklim değişikliğin etkileri fark edilecek noktaya geldi. Neticesinde kuraklıklar yaşanmaktadır. Kar yağışında azalma, yağmurların azalması, şiddetinde ise artma var. Şiddetli yağışlar neticesinde taşkınlıklar yanında yer altı suları azalmaktadır. Dolayısı ile su kaynaklarımız kalite ve miktar konusunda olumsuz etkilenmektedir. Yeryüzünde canlı hayatın devam etmesi için su kaynaklarımızı sürdürülebilir bir yaklaşım içinde olmalıyız “ diye konuştu.

Türkiye’nin su miktarının kalitesinin havza bazında korunması, iyileştirilmesi ve suyun sürdürülebilir sağlanması için 2011 yılında Su Yönetimi Genel Müdürlüğünün kurulduğunu hatırlatan Dikmen, şöyle devam etti:

“Ülkemiz küresel iklim değişikliğin hissedildiği Akdeniz kuşağında yer almaktadır. O nedenle iklim değişikliğinin olumsuz etkilendiği yüksek risk gurubunda kabul edilmektedir. Fırat ve Dicle havzasında iklim değişikliğinden en fazla etkilenecek havzanın başındadır. İklim değişikliği kapsamında yapılan çalışmalar kapsamında 100 yılın sonlarında soğuk hava dalgası, soğuk günler, soğuk gece ve soğuk hava gecelerinde azalma, sıcak hava dalgasında ciddi artış olacak. Ayrıca şiddetli ve uzun kuraklıklar, kısa süreli şiddetli sağanak yağışlar ve anı taşkınlıklar olacak. Özellikle Doğu ve Güneydoğu bölgesinde sıcak hava dalgası beklenen gün sayısı 200 güne ulaşacağı tahmin ediliyor. Yıllık ortalama sıcaklık ise 2 ile 6 derece artacağı tahmin ediliyor. Su yönetimi genel müdürlüğü olarak su havzaları bazında önemli çalışmalar yapıyoruz. 18 havza için taşkın yönetim planları yapıyoruz.”

Dicle alt havzası, Diyarbakır, Batman, Siirt, Bitlis, Şırnak, Hakkari, Muş, Van, Bingöl, Elazığ, Mardin illerinin tamamını kapsıyor.

Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.