Denizli’nin Sarayköy ilçesinde termal su kaynaklarından elde edilen çamur, İsrail başta olmak üzere birçok Avrupa ülkesine de ihraç ediliyor. Birçok ortopedik rahatsızlığa iyi gelen termal çamur, aynı zamanda sivilce, akne gibi lekeleri de ciltten temizliyor.
Sarayköy ilçesi Tekke Mahallesi’ndeki sıcak termal su kaynaklarının bulunduğu yerden çıkarılan termal çamur adeta dünyaya şifa dağıtıyor. Çamur diğer illere de gönderilirken, İsrail ve birçok Avrupa ülkesine de ihraç ediliyor. Peloid olarak adlandırılan termal çamuru krem gibi çeşitli ürünlere dönüştüren firma sahibi Mustafa Şen, İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine yaptığı açıklamada, sülfat, kükürt ve doğal maddeler açısından çok zengin olduğu için ilçenin çamurunun başka ülkelerdeki çamurlara göre fazlasıyla üstün olduğunu söyledi. Şen, termal su içerisinde kükürt miktarının yüksek oluşundan bu çamurlarla hayvanların yıkanarak eskiden uyuzlarını temizlediklerini belirtti. Şen, “Bu deneme en azından 100 bin hayvan üzerinde test edilmiştir. İnsanlardan önce hayvanlarda denenmiş bir şey, bu çamurun içindeki kükürt sülfatın yüksek derece oluşu romatizmalı rahatsızlıklarda, tendinit gibi ortopedik rahatsızlıklarda mükemmel bir tedavi peloididir. Aynı zamanda maske şeklinde sivilcede, aknede, mantar gibi birçok hastalıkta kullanabilirler” dedi.
“Tekke bölgesindeki çamur dünyada tek, ben iddialıyım”
Termal olan bir yere gitmeye gerek kalmadan termal çamuru vatandaşlara gönderdiklerini söyleyen Şen, “Çamuru ağrıyan bölgesine paket veya tampon şeklinde hem sıcak uygulayabilir hem soğuk uygulayabilir. Yani bunu kim yapıyor dünyada, İsrail yapıyor. Denizli’nin Sarayköy ilçesi Tekke bölgesindeki çamur dünyada tek, ben iddialıyım. İsrail ile oradaki çamurdan üstün olduğu için içerisindeki iyonların, minerallerin daha zengin ve daha yüksek olduğunu iddia ediyorum. Çünkü ben 90-100 derecede bu çamurları alıyorum. Yani 1 kilogram toprağı çamur haline getirin homojen olarak ve bu topraktan yapın 1 kilogram, ancak normal toprak ile 2 kilogram ancak eşit olur” dedi.
“Homojen şeklinde yapıyoruz krem haline getiriyoruz”
Zor şartlar altında çalıştıklarını ve çamurları küçük krem tüpleri haline getirdiklerini anlatan Şen, “Çamuru kaynaklarımızdan, küçük göletler var, zor şartlarda alıyoruz. Burada biz 100 kilogram çamur alıyoruz ama bunun 60 kilogramını anca kullanabiliyoruz, 40 kilogramını atıyoruz. Biz bunları tekrar alıp, dinlendirme kaplarımız var, krom kaplarda dinlendiriyoruz. Burada içerisindeki sert maddeleri aldıktan sonra bazen pudra halinde isteyen var, pudra haline dönüştürüyoruz. Değirmende öğütüyoruz, pudra şekline getirip o şekilde sunuyoruz. Homojen şeklinde yapıyoruz, krem haline getiriyoruz. Tüp haline koyuyoruz, maske şeklinde 30 miligram şeklinde piyasaya sürüyoruz” dedi.
“İsrail bu çamuru tanısın, öğrensin Türkiye’de nasıl çamur varmış”
Çamuru genellikle tanısınlar ve arasındaki farklılıkları bulsunlar diye İsrail’e gönderdiklerini söyleyen Şen, açıklamalarını şöyle sürdürdü:
“Yurt içine, yurt dışına bilhassa Avrupa, Almanya, Hollanda gibi birçok ülkeye ve özellikle ben bunu İsrail’e gönderiyorum ki İsrail bu çamuru tanısın, öğrensin Türkiye’de nasıl çamur varmış. İsrail’de Lut Gölü’nün çamuru ile Denizli’deki çamurun arasındaki farkı bulsun diye gönderiyorum.”