Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, İdlib’de yaşananlara ilişkin, "Yaptığımız mutabakata biz saygılıyız, Rusya’nın da bu mutabakata uymasını bekliyoruz. Biz hiçbir şekilde ateşkes sağlanmasına yönelik görevlerini kahramanca ve fedakarane bir şekilde ifa eden 12 gözlem noktasını boşaltmayacağız, buradan çıkmayacağız. Burada kalmaya devam edeceğiz" dedi.
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, beraberinde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ümit Dündar, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz ve Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Adnan Özbal ile birlikte sınır birliklerinde inceleme ve denetlemelerde bulunmak üzere Hatay’a gitti. Hatay’da birlikleri denetleyen Akar ve komutanlar, sınırın sıfır noktasında bulunan birliklerin komutanlarıyla bir araya gelerek toplantılar gerçekleştirdi. Suriye’nin kuzeyindeki gelişmeler ve İdlib’de yaşananların da ele alındığı kritik toplantı sonrasında konuşan Bakan Akar, Türk Silahlı Kuvvetlerinin asil milletin rahatı, huzuru, güvenliği ve Türkiye Cumhuriyeti’nin egemenlik, bağımsızlığı ile karada, denizde ve havadaki tüm hak ve menfaatlerin korunması için çalıştığını belirterek, kendisine verilen tüm görevleri azim ve kararlılıkla yerine getiren Mehmetçiğin bundan sonra da görevlerini yerine getirmeye devam edeceğini bildirdi. Akar, TSK’nın gerek yurt içi, gerekse sınır ötesindeki tüm faaliyetlerinin yasalara, uluslararası hukuka, BM sözleşmesine, ikili anlaşma ve mutabakatlara uygun gerçekleştiğini kaydetti. Irak’ın ve Suriye’nin kuzeyindeki tek hedeflerinin teröristler olduğunu söyleyen Bakan Akar, bölgede bulunan etnik ve dini gruplara yönelik ayrım yapmalarının söz konusu olmadığını bildirdi.
Hudutları korurken aynı zamanda Türkiye’nin sınırlarının güneyinde bir terör koridoruna izin vermemek için çalıştıklarını vurgulayan Bakan Akar, "Cumhurbaşkanımızın talimatlarıyla gerçekleştirdiğimiz Barış Pınarı Harekatı’yla söz konusu terör koridoru tamamen parçalanmıştır. Terör koridoruna müsaade etmeyeceğiz dedik ve etmedik. Diğer taraftan bir barış koridoru oluşması için de elimizden gelen gayreti gösteriyoruz" ifadelerini kullandı.
Barış Pınarı Harekatı sürecinde ABD ve Ruslarla yapılan mutabakatlara işaret eden Bakan Akar, "Biz verdiğimiz sözlerin arkasındayız ve bunları titizlikle yerine getirdik. ABD ve Rusların da verdikleri sözlerin arkasında durmasını, mutabakat muhtırasındaki sözleri yerine getirmelerini bekliyoruz" değerlendirmesinde bulundu.
Türk Silahlı Kuvvetlerinin Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Pınarı Harekatı ile kendisine verilen görevleri başarıyla yerine getirdiğini belirten Bakan Akar, “TSK, yaptığı başarılı, örnek operasyonlarla yaklaşık 8 bin 200 kilometrekare toprağı teröristlerden arındırdı. Buralar yaşanabilir hale geldi. Şu ana kadar bu bölgelere 600 bin civarında Suriyeli kardeşimiz dönüş yaptı” dedi.
Son dönemde İdlib’de yaşanan olaylara değinen Bakan Akar, "Türkiye buradaki insanlık dramını önlemek için gece gündüz demeden elinden gelen gayreti göstermektedir" ifadelerini kullandı.
Bölgedeki acı ve felaketi dindirmek için çalıştıklarını söyleyen Bakan Akar, "Buradaki insanların güvenliğini sağlamak, en azından temel ihtiyaçlarını karşılayabilmek için faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Fakat verilen tüm sözlere, yapılan mutabakatlara rağmen rejim masum insanlara saldırmaya devam ediyor. Burada aralarında çocukların, yaşlıların, kadınların bulunduğu birçok masum insanın katledilmesine sebebiyet veriyorlar. Bu katliama bir son verilmesi için yapılması gereken ne lazımsa bunları yapmaya çalışıyoruz. Rejimin yaptıkları ne mutabakat konularına ne vicdana sığar. Bunların bir an önce durdurulmasını bekliyoruz. Bu noktada da Rusya’dan yaptığımız mutabakatlar ve görüşmelerde vardığımız sonuçlar çerçevesinde rejime nüfuzlarını kullanmak suretiyle karadan ve havadan yapılan saldırıların durdurulması için gerekli telkinlerde bulunmalarını bekliyoruz" diye konuştu.
Son dönemde İdlib’de yapılan saldırılar sonrasında 280 bin, toplamda ise 1 milyon insanın evlerini terk etmek zorunda kaldığını aktaran Bakan Akar, "Bu baskı devam ettiği takdirde önemli bir göç dalgasına daha sebep olur. 4 milyon civarında Suriyeli kardeşimizi ağırlamakta olan Türkiye için bu ilave yük ağır gelecektir. Dolayısıyla bu göçün önlenmesi için de elimizden gelen gayreti gösteriyoruz" ifadelerini kullandı.
"Biz hiçbir şekilde 12 gözlem noktasını boşaltmayacağız, buradan çıkmayacağız"
Rusya Federasyonu ile varılan Soçi mutabakatı çerçevesinde bölgede TSK’ya ait 12 gözlem noktasının oluşturulduğunu hatırlatan Bakan Akar, şunları kaydetti:
"Yaptığımız mutabakata biz saygılıyız, Rusya’nın da bu mutabakata uymasını bekliyoruz. Biz hiçbir şekilde ateşkes sağlanmasına yönelik görevlerini kahramanca ve fedakarane bir şekilde ifa eden 12 gözlem noktasını boşaltmayacağız, buradan çıkmayacağız. Burada kalmaya devam edeceğiz. Herkesin bu mutabakat muhtıralarında verilen sözlerin gerçekleşmesi için gayret göstermesi gerekiyor. Masum insanlara yeteri kadar zarar verildi. Gayretimiz, çabamız, hedefimiz bundan sonra rejim tarafından daha fazla zarar verilmesine engel olmak içindir. Gözlem noktalarımız bu konuda talimatlıdır. Herhangi bir şekilde kendilerine saldırı, taciz olduğu takdirde tereddütsüz karşılık vereceklerdir. Oradaki arkadaşlarımız bulundukları yeri sonuna kadar savunacaktır. TSK olarak gözümüz onların üzerindedir. 24 saat onları takip ediyoruz. İlgili arkadaşlarımız tarafından ihtiyaçları karşılanmaktadır. Bu şekilde oradaki varlığımızı sürdürmeye devam edeceğiz.”
"(Libya ile imzalanan mutabakat muhtırası) Bu mutabakat muhtırası ile ilgili üçüncü tarafların yapması gereken tek şey var, o da alınan bu karara saygı duymaktır"
Türkiye’nin denizdeki hak, alaka ve menfaatlerine yönelik faaliyetlerini kararlılıkla sürdürdüklerini vurgulayan Bakan Akar, Libya ile imzalanan mutabakat muhtırasına ilişkin değerlendirmelerde bulunarak şöyle konuştu:
"Uluslararası tanınırlığı olan Libya’daki ulusal mutabakat hükümeti ile Türkiye Cumhuriyeti arasında atılan bir imza bu, dolayısıyla iki tarafın da egemenlik, bağımsızlık hakkı var. Bu mutabakat muhtırası ile ilgili üçüncü tarafların yapması gereken tek şey var, o da alınan bu karara saygı duymaktır. Burada herhangi bir oldubitti, uluslararası hukuka aykırılık söz konusu değil. Bu takriben 10 yılı aşkın bir süredir devam eden, akademisyenlerin, üniversitelerin, Dışişleri Bakanlığının, Milli Savunma Bakanlığının, Genelkurmayın, Kara, Hava, Deniz Kuvvetleri Komutanlıklarının, diğer ilgili kurumların çok yoğun bir çalışması sonucu geldiğimiz bir noktadır. Bu iki tarafın hak ve menfaatlerinin korunması ve kollanması için alınmış bir karardır.”
"Türk Silahlı Kuvvetleri yurt içinde ve sınır ötesinde nerede görev verilirse, etkin, caydırıcı ve saygın yapısıyla her türlü görevi yapmaya hazırdır"
Libya’nın Türkiye’den istediği askeri yardım talebine değinen Bakan Akar, “Türk Silahlı Kuvvetleri, ülkemizin ve asil milletimizin hak, alaka ve menfaatlerini korumak ve kollamak için yurt içinde ve sınır ötesinde nerede görev verilirse, etkin, caydırıcı ve saygın yapısıyla her türlü görevi yapmaya hazırdır. Bu konuda bize bir görev verilirse bunu da yapmaya hazırız” dedi.
Somali’nin başkenti Mogadişu’da 2’si Türk vatandaşı olmak üzere 80 kişinin hayatını kaybettiği terör saldırısına da değinen Bakan Akar, "Somali’de masum kardeşlerimize karşı yapılan terör saldırısını şiddetle ve nefretle kınıyorum. Daima Somalili kardeşlerimizin yanında olduğumuzu belirtir; saldırıda hayatını kaybeden iki vatandaşımıza ve Somalili kardeşlerimize Allah’tan rahmet, yaralılara da acil şifalar dileriz" diye konuştu.
Bakan Akar, konuşmasının sonunda gerek yurt içi, gerekse sınır ötesinde vatanı ve milleti için görevinin başında olan tüm Mehmetçiğin yeni yılını kutladı. Milli Savunma Bakanı Akar ve kuvvet komutanları daha sonra Cilvegözü Sınır Kapısı’na geçti. Buradaki çalışmalara ilişkin bilgiler alan Bakan Akar ve TSK komuta kademesi, Milli Savunma Bakanlığı Seyyar İleri Cerrahi Hastanesindeki çalışmaları inceledi.