Haber Manşet Gazetesi

Lösemi hastası 16 yaşındaki Zeynep’in en büyük hayali Prag’da resim çizmek

HABERDE İNSAN

Diyarbakır’da yaşayan 16 yaşındaki lösemi hastası Zeynep Özmen, hayata tutunmak için resim çizmeye başladı. Ameliyattayken bile “Beni öldürmeyin, yapacaklarım var” diyen Zeynep’in en büyük hayali ise Prag’da keman çalıp resim çizmek.

Diyarbakır’da yaşayan 16 yaşındaki lösemi hastası Zeynep Özmen, hayata tutunmak için resim çizmeye başladı. Ameliyattayken bile “Beni öldürmeyin, yapacaklarım var” diyen Zeynep’in en büyük hayali ise Prag’da keman çalıp resim çizmek.

Diyarbakır’ın Kayapınar ilçesinde yaşayan 16 yaşındaki lise 3’üncü sınıf öğrencisi Zeynep Özmen, 10 Haziran 2020’de çocukluk çağ lösemi hastalığına yakalandı. Uzun zaman hastanede kalan genç kız, sürekli resim çizerek hayata tutunmaya çalıştı. Kendine Ahmet Güneştekin’i örnek alan Özmen, hem esinlendiği hem de kendi tasarladığı resimleri yaparak gelişimini sürdürdü. Büyük hayalleri olan, ameliyat anında bile narkozluyken, "Beni öldürmeyin, yapacaklarım var" diyen Özmen, en büyük hayalinin Prag’da resim çizmek olduğunu söyledi. Maddi durumu olmadığı için şimdilik bu hayalini gerçekleştiremeyen lösemi hastası Zeynep, hayalini gerçeğe dönüştürmek için yetkililere seslenerek yardım istedi. Özmen, çalışmalarını yakından takip ettiği Ahmet Güneştekin ile tanışma isteğinin gerçekleşmesi için de kendisine çağrıda bulundu.

“Söyleyemediklerimi resimlere döktüm”

Özmen, içe kapanıklığı nedeniyle söyleyemediklerini resimlere çizerek anlattığını söyledi. Özmen, “10 Haziran 2020’de teşhis konuldu, ama ben şubat ayından beri hastanelerdeydim. Normal kan tahlillerimi vermiştim, okul çıkışı Aile Sağlık Merkezine kan tahlil sonuçlarımı almaya gittim. Hiç beklemediğim bir şeyle karşılaştım, doktor bana durmadan hemen annemi veya babamı alıp hastaneye gitmem gerektiğini söyledi, kan değerleri çok kötüymüş. Ben ağlayarak çıktım, çok kötü bir durum, bu hastalığa yakalananların öncelikle kabullenmesi gerekiyor, bunu kabul etmesek başlamadan bitiyor. Daha önce löseminin ayrıntılı bir şekilde ne olduğunu bilmiyordum, hastalığa yakalandıktan sonra her şeyi öğrendim, araştırmalar yaptım. Çocukluk çağ lösemisi korkulacak bir hastalık değil, yüzde 80 oranlara baktığımızda iyileşiyor. Hastanedeyken kaybettiğimiz arkadaşlarımız oldu, onları gördükçe umutlarımız azalıyordu, beraber savaştığın bir insanı kaybetmek çok zor bir durum. Hastanedeyken başıma çok kötü şeyler geldi, sürekli resim çizerdim bazen kalem tutamayacak hale bile gelirdim. İlkokulda resim çizmeye başladım, sınıf öğretmenim çizdiğim bir resmi okul panosuna asmıştı, insanların geçerken ona ilgiyle bakması hoşuma gitmişti. O günden sonra hep resim yaptım, yapmaya da devam edeceğim. Hastanede resim yapmasaydım ayakta duramazdım, hayalim çok büyük bir ressam olmak, bazen söyleyemediklerimi, bazen içimdeki acıları her şeyi kağıda döküyorum. Esinlenip baktığım birçok şey var ama tasarladıklarım da var. Balkonda gökyüzüne baktığımda gördüğüm kuş bile bana ilham veriyor. Bu süreçte hiç arkadaşım kalmadı, hep ailemle beraberdim, onlar destek oldu bana” dedi.

“Ölmeden önce Prag’ı görmek istiyorum”

En büyük hayalinin ölmeden önce Prag’a gidip orayı görmek olduğunu aktaran Özmen, “Çocukluğumdan beri neden gitmek istediğimi bilmiyorum ama orayı görmek istiyorum, sanırım orada beni bekleyen bir şey var. Bir ara tesadüfen internette çıktı karşıma, sonra araştırdım, o güzellikleri gördükçe oraya gitmek istedim, müze gibi bir şehir, oraya gidip nehir üzerinde keman çalıp resim yapmak istiyorum. Prag nehri üzerinde genelde sanatçılar ya resim yapıyor ya da sanatçılar şarkı söylüyor ben de gidip yapmak istiyorum. Ahmet Güneştekin’i örnek olarak alıyorum, onun gibi çok büyük bir sanatçı olmak istiyorum ve onunla tanışmak istiyorum. Hayallerimizi gerçekleştirmek için bazen imkanlar el vermiyor, tek isteğim hayallerimi gerçekleştirmeden ölmemek. Bana yardım edin hayallerimi gerçekleştireyim” diye konuştu.

“En büyük korkum kızımın hayalinin gerçekleşmemesi”

Anne Maşallah Özmen de kızının ameliyat anında ’beni öldürmeyin’ diye sayıkladığını ve hayallerini yerine getirmeden ölmek istemediğini söylediğini aktardı. Anne Özmen, “Hep Prag’a gitmek istiyorum diyor, bel tedavisinde bile ameliyattayken ‘Beni sakın öldürmeyin Prag’a gitmek istiyorum’ diyordu, keşke biri elinden tutup da Prag’a götürse tek isteğimiz bu. Kızım çok yetenekli, elinden tutulursa iyi bir yerlere gelecek ve faydası olacak. O bana anlatmadıklarını resimlere anlatıyor, içine kapanık biri sürekli odaya girip resim yapıyordu, ona kızardım neden hep odaya girip kapanıyorsun diye, acayip resimler yapıyordu. Onun elinden tutulup hayallerinin gerçekleştirilmesini istiyorum, yetkililere çağrım Prag’a gitmesini istiyorum, hastalandığında ona bir şey olursa hep içinde hasret kalacak” şeklinde konuştu.
Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.