Haber Manşet Gazetesi

Oruç tutarken bağışıklığa dikkat

İZMİR

TÜM DÜNYAYI TEHDİT EDEN KORONA VİRÜSTEN KORUNMAK İÇİN BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİ GÜÇLÜ TUTMAK GEREKTİĞİNİ İFADE EDEN UZMANLAR, RAMAZAN’DA ORUÇ TUTARKEN UZUN SAATLER AÇ KALINMASININ BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİ OLUMSUZ ETKİLEMEMESİ İÇİN İFTAR VE SAHURDA YENİLENLERE DİKKAT EDİLMESİNİ ÖNERDİ.

Tüm dünyayı tehdit eden korona virüsten korunmak için bağışıklık sistemini güçlü tutmak gerektiğini ifade eden uzmanlar, Ramazan’da oruç tutarken uzun saatler aç kalınmasının bağışıklık sistemini olumsuz etkilememesi için iftar ve sahurda yenilenlere dikkat edilmesini önerdi.

Korona virüsten korunmak için alınması gereken önlemlerin başında el hijyeni, sosyal izolasyon ve bağışıklık sistemini güçlü tutmak geldiğini, bunun için stresten uzak durmak ve iyi uyku kadar alınan besinlerin kalitesi de önem taşıdığını ifade eden Medical Park İzmir Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı İrem Tuğçe Korkut, oruç tutacak olanların bağışıklık sistemlerinin zayıflamaması için önerilerde bulundu.

Diyetisyen İrem Tuğçe Korkut, oruç tutmanın sık aralıklarla ilaç kullanmanız gereken bir hastalığınız yoksa vücut için sağlıklı olduğunu ve doğru beslenmeyle birlikte bağışıklık sistemini kuvvetlendirdiğini söyledi. Korkut, “Uzun süreli açlık, vücuttaki kötü huylu metabolitlerin temizlenmesini sağlar. Karaciğeriniz için iyi bir arınmadır. Karaciğer glikoz depolarını tüketerek, yenilenir. Metabolizma yağ yakmaya başlar” dedi.

Korkut, vücudun uzun saatler aç kaldığını, bu yüzden oruç tutanların öğünlerini iftar, iftar sonrası ve sahur olmak üzere üç öğün olarak düzenlemesi gerektiğinin altını çizdi.

Oruç tutarken bağışıklığı güçlü tutmak için yenilenlere de dikkat edilmesi gerektiğini belirten Korkut, bu dönemde sebze ve protein ağırlıklı beslenilmesini önerdi. Korkut, “Sebzeler posa yönünden zengindir. Bol posa tüketimi, oruç tutarken bağırsakların hızlı çalışmasını sağlar. Ayrıca sebzeler vitamin ve mineral deposudur. Sebzeleri çok pişirmeden diri olarak tüketmeliyiz. Özellikle pırasa, ıspanak, semizotu, enginar, kabak, karnabahar, soğan gibi sebzeleri iftar sofrasından eksik etmemeliyiz” dedi. Ramazan ayı boyunca basit şeker ve karbonhidrat tüketiminin azaltılması gerektiğini sözlerine ekleyen Korkut, “Tahıl grubu unlar yerine, nohut unu, mercimek unu, karabuğday unu ya da kinoa gibi protein ve posa oranı yüksek alternatifler kullanabiliriz. Kaliteli ve yeterli protein alımına dikkat etmeliyiz. Hayvansal etlerin doğal olarak yetiştirilmiş ve güvenilir olmasına önemli” şeklinde konuştu.

“Su içmeyi unutmayın”

Meyve tüketimine dikkat edilmesi gerektiğini söyleyen Korkut, “Özellikle akşam geç saatlerde tüketilen meyveler kan şekerini yükseltecektir. Şeker oranı az, yeşil elma, böğürtlen, ahududu, greyfurt gibi meyveler tüketebiliriz. Baharat tüketimini artırabiliriz. Yemekleri pişirirken, zerdeçal, zencefil, kimyon, kırmızı pul biber, karabiber gibi baharatları eklemek bağışıklığımızı kuvvetlendirir. Yeterli su içtiğimizden emin olmalıyız. Sahurda ve iftarda 2-3 litre su içmeliyiz. İftardan 2 saat sonra orta tempoda spor aktivitesi yapabiliriz” dedi.

Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.