Haber Manşet Gazetesi

Kibyra Antik Kenti’nin gözbebeği Medusa mozaikli odeonda 2 bin yıl sonra tekrar müzik sesleri yükseldi

KÜLTÜR SANAT

2009 YILINDA BAŞLAYAN KAZI ÇALIŞMALARIYLA ORTAYA ÇIKARILAN VE YÜZDE 95 ORANDA ORİJİNAL OLMASI SEBEBİYLE DÜNYADA BİR TEK KİBYRA ANTİK KENTİ’NDE BULUNAN, “OPUS SECTİLE” TEKNİĞİYLE RENKLİ MERMERLERDEN İNŞA EDİLEN MEDUSA MOZAİKLİ ODEON’DA KONSERVATUAR ÖĞRENCİLERİNİN VERDİĞİ KONSER İLE YAKLAŞIK 2 BİN YIL SONRA TEKRAR MÜZİK SESLERİ YÜKSELDİ. YAKLAŞIK 3 BİN KİŞİNİN TAKİP ETTİĞİ KONSER KATILIMCILARI ADETA TARİHİN BÜYÜSÜYLE YÜZLEŞTİRDİ.

2009 yılında başlayan kazı çalışmalarıyla ortaya çıkarılan ve yüzde 95 oranda orijinal olması sebebiyle dünyada bir tek Kibyra Antik Kenti’nde bulunan, “opus sectile” tekniğiyle renkli mermerlerden inşa edilen Medusa mozaikli odeonda konservatuar öğrencilerinin verdiği konser ile yaklaşık 2 bin yıl sonra tekrar müzik sesleri yükseldi.

Burdur’un Gölhisar ilçesinde bulunan ve "Gladyatörler Şehri" olarak bilinen, 2 bin 300 yıl önce kurulan Kibyra Antik Kenti, 2006 yılında başlatılan kazı çalışmalarıyla gün yüzüne çıkarılmıştı. Şehrin gözbebeği olarak bilinen ve “opus sectile” tekniğiyle renkli mermerlerden inşa edilen ve dünyada tek olma özelliğine sahip Medusa mozaikli odeon ise 2009 yılında başlayan çalışmalar ile ortaya çıkarıldı. Antik çağda meclis toplantılarının ve müzik şölenlerinin gerçekleştirildiği odeonda yaklaşık 2 bin yıl sonra 3 bin kişinin katılımıyla konser düzenlendi. Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Türk Müziği Devlet Konservatuarı öğrencilerinin düzenlediği konser büyük ilgi topladı.

Odeonda gerçekleştirilen konser öncesi konuşan MAKÜ Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Dalgar, "Bugün tarihi bir mekanda, bu atmosferde düşündüğüm şey, binlerce yıl önce yapılan ve hala dimdik ayakta duran bu eserin, geçmişteki insanların emeğinin ve özverisinin günümüzde hala ne kadar değerli olduğunu göstermesidir. Onlar, yaptıkları eserlerin uzun yıllar sonra bile insanlığa hizmet edeceğini düşünmüş olmalılar. Peki ya biz? Gelecek nesillere hangi eserleri bırakacağız? Bizden sonraki nesillere, yüzyıllara, hatta bin yıllara hangi mirasları bırakacağımızı düşünmeliyiz. Bu eserlerden kimler nasıl faydalanacak? Bizleri hatırlayacaklar mı? Yüzyıllar boyunca anılacak eserler bırakabilecek miyiz?" dedi.

Yapılan özverili çalışmalarla ortaya çıkarılan tarihi alanlara sahip çıkılması gerektiğini de söyleyen Rektör Dalgar, "Konservatuvarımızın bu tarihi mekanda gerçekleştireceği gösteri için teşekkür ederim. Ayrıca, buranın keşfedilmesine ve korunmasına katkı sağlayan arkeoloji bölümümüzün değerli hocalarına, özellikle Prof. Dr. Şükrü Özüdoğru hocama ve ekibine minnettarım. Onların özverili çalışmalarıyla bu tarihi mirası gün yüzüne çıkardılar ve halen koruyorlar. Bu bağlamda, Sagalassos, Kibrya ve Kremna gibi önemli tarihi alanlara sahip çıkmaya devam edeceğimizi ifade etmek isterim" ifadelerine yer verdi.

Konuşmaların ardından MAKÜ Türk Müziği Devlet Konservatuvarı orkestrası tarafından Doç. Dr. Zeynel Turan’ın seslendirmesiyle Türk halk müziği konseri verildi. Ardından MAKÜ Konservatuvar öğrencilerinden oluşan Grup KARO isimli grup tarafından Türk pop müzik konseri gerçekleştirildi.

Konserlerde katılımcılar doyasıya eğlenirken tarihin görkemli mekanı odeonun keyfini çıkardı.

Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.