MERSİN (İHA) – Ağız ve Diş Sağlığı Uzmanı Dentist Eyüp Ak, lazer destekli implant uygulaması öncesinde hastadan üç boyutlu bilgisayarlı tomografi alınarak implantın yerleştirileceği kemik dokusu hakkında detaylı bilgi elde edildiğini belirterek, “Bu yöntem ile implantın yerleştirileceği kemik dokusu hakkında detaylı bilgi edinildiği için ağrı hissini ortadan kaldırır ve iyileşme süreci çok daha hızlı olur” dedi.
VM Medical Park Mersin Hastanesi Ağız ve Diş Sağlığı Uzmanı Dt. Eyüp Ak, lazer destekli implant uygulamasına ilişkin açıklama yaparak, bilgiler verdi. Lazer kullanılarak yapılan implant yönteminin minimal invaziv olarak da bilindiğine işaret eden Dt. Ak, bu yöntemin kemik hacminin uygun olduğu her hastada uygulanabildiğini söyledi. Ak, işlem öncesinde hastadan üç boyutlu bilgisayarlı tomografi alınarak implantın yerleştirileceği kemik dokusunun kalınlığı ve genişliği hakkında detaylı bilgi elde edildiğini kaydetti. Ak, “Bu uygulamada diş etinin sadece implant uygulanacak bölgesi, erbium, diode, nd-yag veya co2 lazerlerinden herhangi biri kullanılarak açılır. Kemik dokusuna ulaşıldıktan sonra kemiğin en sert kısmı olan kompakt kısmında, erbium lazerle implant çapında bir frez açılarak implant buraya yerleştirilir. Bu uygulamayla operasyon sonrasında oluşabilecek ağrı ortadan kalkar ve doku iyileşmesi hızlanır” diye konuştu.
“İyileşme süresi kısa ve hızlı”
Lazer destekli implant yönteminde sadece implant uygulanacak bölgeye diş eti ve kemik işlemi yapıldığı için operasyon sonrası iyileşme sürecinin kısa ve hızlı olduğunun altını çizen Dt. Ak, “İşlem kemik dokusunu bozmadan, termal hasar vermeden yapılabilir ve operasyon sonrası kemik kaynaması maksimum düzeyde olur. Lazer destekli implant uygulaması öncesi hastadan bilgisayarlı üç boyutlu tomografi alınarak kemik dokusunun yoğunluğu ve durumu öğrenilir. Böylece risksiz ve yüksek kaliteli operasyon kısa sürede gerçekleştirilir. Artık dünya çapında uygulanmakta olan All On Four ve Colombus Bridge yöntemleri, lazer destekli uygulandıklarında açıkta yara yeri ve dikiş olmadığından daha çabuk iyileşmekte ve gıda birikimini önleyerek ameliyat sonrası diş kullanımını kolay hale getirmektedir. Özellikle tek diş eksikliğinde hastada lazer destekli implant uygulamasıyla elverişli kemik bulunduğunda, dişe implant ve peşi sıra CAD-CAM yöntemiyle porselen diş uygulanarak 2 saat gibi kısa bir zamanda daimi dişi de yapıştırılarak hastanın kullanımına sunulabilir” ifadelerini kullandı.
“Ne kadar az hasar, o kadar hızlı iyileşme demektir”
Her cerrahi operasyonun birtakım riskler içerdiğini kaydeden Ak, şunları söyledi:
“Cerrahi operasyonlar arasında en zor olan uygulamalardan biri de kemik dokusu üzerinde yapılan cerrahi operasyonlardır. Günümüzde diş hekimliğinde yaygın bir biçimde kullanılan implant cerrahileri de aslında bu zor cerrahi operasyonlardandır. Kemik dokusunun iyileşme hızı yumuşak dokuya göre çok daha yavaştır. Örneğin tipik bir cilt yarası veya dikişi bir hafta içinde iyileşme gösterirken, kemik dokusunda bu süre üç hafta ile altı hafta arasında değişmekte, kimi durumlarda ise çok daha uzun sürmektedir. İmplant uygulaması kemik dokusuna yapılan bir cerrahi müdahale olduğu için kemik dokusunun en kısa sürede iyileşmesini ve uygulanan implanta bağlanmasını sağlamak büyük önem taşıyor. Bu nedenle bilim adamları implant cerrahisinin hastada minimum hasar ile gerçekleştirilmesini sağlayacak teknolojiler geliştirmeye çalışıyorlar. Yapılan çalışmalar gösteriyor ki, yaraların daha hızlı iyileşmesi için çevre dokularda da hasar olmaması büyük önem taşıyor. Yani, implant konan kemik dokusunun implantı kabul etme hızı, dişeti ameliyatı ile oluşan hasara bağlı. Ne kadar az hasar, o kadar hızlı iyileşme demektir. İmplant uygulamasında hastanın iyileşme hızını artırmak ve hayat kalitesini yükseltmek için kesi yapılmadan implant yerleştirilmesi büyük bir aşamadır.”
“Sterilizasyon en üst seviyede olmalı”
İmplant yaptıracak hastalara sterilizasyonun en üst seviyede olması gerektiğini de vurgulayan Dt. Ak, “Hastaların implant yaptıracakları kliniğin ya da muayenehanenin mutlaka panoramik ya da ağız ve diş çevre dokularını görüntülemeye yardımcı dental tomografik görüntüleme sistemine sahip olup olmadıklarını araştırmaları gerekmektedir. Çünkü bazen bir implant operasyonu esnasında 2-3, hatta daha fazla sayıda röntgen görüntüsü almak gerekebilmektedir. İmplant operasyonu esnasında oluşabilecek kanamaların önlenebilmesi için donanımların gerekliliği de sorulmalıdır. Sterilizasyon sisteminin en üst seviyede olmasının gerekliliği araştırılmalıdır” dedi.