Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı (SSB) Prof. Dr. İsmail Demir, Türkiye’nin savunma sanayinde artık farklı bir boyuta ulaştığını belirterek, "Şuna inanarak söylüyorum, hamaset değil, bu ülkenin insanları, gençleri şuna inanmalı; eğer bir şey insan yapısı ise biz daha iyisini yaparız" dedi.
SSB Başkanı İsmail Demir, bir dizi temasta ve incelemelerde bulunmak üzere geldiği Mersin’de, Vali Ali İhsan Su’yu ziyaretinin ardından, ’Savunma Sanayi Üniversite Buluşmaları’ kapsamında Mersin Üniversitesi Mühendislik Fakültesi öğrencileriyle bir araya geldi. Açılış dersi öncesi TEKNOFEST’e katılarak ödül alan projelerin sergilendiği stantları gezen Demir, öğretim görevlileri ve öğrencilerden projeleri hakkında bilgi aldı. Demir, öğrencilerin projeleri arasında yer alan hidrojenle çalışan otomobili de yakından inceleyerek, aracın kaportasına imza attı.
Savunma Sanayi Başkanlığını tanıtıcı sinevizyon gösteriminin ardından Mühendislik Fakültesi öğrencilerine yönelik düzenlenen açılış dersinde konuşan Demir, Savunma Sanayi Başkanlığı’nın kuruluş amacı, görevi ve faaliyetleri hakkında bilgi verdi. Kurumun daha önceki yıllarda daha çok satın alma işlevi gördüğünü kaydeden Demir, son 10-15 yılda başka bir boyuta geçildiğini vurguladı.
"Savunma sanayinde Türkiye artık başka bir boyuta geldi"
Geçmişte yapılan çeşitli teşebbüslerden bahseden ve Vecihi Hürkuş, Nuri Demirağ, Nuri Kıllıgiller, ’Devrim otomobil’ gibi faaliyetlerden hatırlatmalarda bulunan Demir, "Bunlar ne oldu? Yani teknik kabiliyet, iştah, heyecan ve yapabilirlik bir yere kadar önünde bir irade, onu çeken, destekleyen bir irade olmayınca devam etmeyebiliyor. Demek ki, son zamanlardaki en büyük değişiklik nedir? İrade. Bu irade ile birlikte iş, projeleri oluşturmaya, üniversitelereler, şirketlerle, genç arkadaşlarımızla beraber iş yapmaya geliyor. Şu anda geldiğimiz noktaya baktığımızda, rahatlıkla şunu söyleyebiliyoruz; savunma sanayinde Türkiye artık başka bir boyuta geldi. Yerlilik oranlarından bahsediliyor. Bizim asıl amacımız stratejik ürünlerde Türkiye’nin dışa bağımlılığının kalmaması. Eğer Türkiye bölgesinde güçlü, milli çıkarlarını koruyabilen bir ülke olmak istiyorsa, başka yolu yok" diye konuştu.
"Kendi göbeğinizi kesmek, kendine yeter olmak çok çok önemlidir"
"Şuna kesinlikle inanmamız gerekiyor, başkasının yaptığı ile hiçbir yere gidemezsiniz" diyen Demir, "O şekilde gittiğiniz yer kısıtlıdır, kendi milli çıkarlarınızı savunmak durumunda değilsinizdir. Ancak o bir şeyleri size verenlerin müsaade ettiği kadarıyla çıkarlarınızı oraya kadar savunabilirsiniz, ondan sonra durmanız gerekir. O halde kendi göbeğinizi kesmek, kendine yeter olmak çok çok önemlidir. Bir şeyler yaptık diyoruz ama bunun hiçbir zaman yeterli olmadığını söylüyoruz. Çünkü daha bir dizi stratejik üründe dışarıya bağımlılığımızı gidermeye devam ediyoruz. Bu konuda sona gelmedik. Yeni teknolojiler, geleceği yakalamak adına yapacağımız yeni atılımlar, siz genç arkadaşlarımızın fikirlerini bekliyor. Sizlerin bu konuda oluşturacağı çabalar çok çok önemli" ifadelerini kullandı.
"Eğer bir şey insan yapısı ise biz daha iyisini yaparız"
Konuşmasında gençlere ’özgüven’ vurgusu yapan Demir, şöyle devam etti:
"Şuna inanarak söylüyorum, hamaset değil, bu ülkenin insanları, gençleri şuna inanmalı; eğer bir şey insan yapısı ise biz daha iyisini yaparız. Madem öyle ise ’falanca bulmuş, falanca yapmış’ diyebilirsiniz. Doğrudur. Bu irade ve bu azmi aşılamadık. Hep başkası yapsın, biz aldık kültürü ile o mantalite ile büyütüldük. Okullarımızda bile muhtelif teoriler, buluşlar hepsi yabancı insanlar adıyla bize aktarıldı. Ama onun arkasında İslam alemindeki bilim neredeydi, oradaki eserler neydi? Batılı bilim adamları referans kültüründe ne kadar ahlaksızca hareket ettiler. Çünkü hiçbirisi İslam aleminden aldıkları bilgileri referans vermediler. Bunları öğrenmek lazım. Bu bizim özgüvenimizi aşılamak açısından önemli ama daha da önemlisi bugün yaptığımız, yapacağımız şeyler, başaracağımız şeyler. TEKNOFEST faaliyetleri, TÜBİTAK yarışmaları, ’bir şeyler yapabilirim’ diyen arkadaşlarımızın neler yapabildiğini yavaş yavaş ortaya koydukları ortamlar oldu."
"O halde bu aslında Türkiye için bir huruç harekatıdır"
Konuşmasını, "Hayallerimiz büyük olacak ama hayalperest olmayacağız" diye sürdüren Demir, "Bütün ülke olarak hayallerimizin büyük olması bizim hakkımız, bu ülkenin hakkı ama bu hayalleri gerçekleştirmek için çok çok çalışmak, gereğini yapmak gerekir" dedi.
İstiklal Marşı’nın yazılışının 100. yılı olduğunu hatırlatan Demir, ’Akif’ filmi adı altında bir film yapıldığını ve filmin galasını seyrettiğini belirterek, "O tür filmleri seyretmenizi isterim. Film şöyle bir sahne ile başlıyor; ’Beyazıt kulesi’ ve üzerinde İngiliz bayrağı, etrafında nöbet tutan İngiliz askerleri. Bizler hayatımız boyunca böyle bir manzarayı görmedik ve aklımızın ucundan bile geçirmedik. Düşünün İngiliz bayrağı ve İngiliz askerleri sokaklarımızda dolaşıyor. Bu ülke bunları yaşadı. İstanbul bir yıl değil, 4 yıl işgal altında yaşadı. Şimdi şöyle bir şey konuşulunca biraz makaraya alınır oldu. ’Dış güçler’ denildiğinde, ’ya her şeyi dış güçlere bağlıyorsunuz.’ Bu ülkenin iyiliğini isteyen çok az ülke var veya yok. O halde güçlü olmak zorundayız. Tabii ki iyi komşuluk ilişkilerimiz olacak, tabii ki barışçıl olacağız, tabii ki kavga ve savaş ilk hedefimiz olmayacak. Ama inanın siz hazır olmazsanız, bu bir gün kapınıza gelebilir, eğer o gün hazır değilseniz işiniz çok zor. Bugünkü çaba işte o güne hazır olmaktır ve savunma teknolojilerine yapılacak her çaba, o güne hazır olmaktır ve bağımsız olarak hazır olmanın bir parçasıdır. Sadece bu alanda yapılan çalışmalar savunma anlamında kalmayacak, bugün tıpta, enerjide, bilişimde, ulaşımda, tarımda ve bir dizi alanda faydalı ürünler ve teknolojiler çıkacak. O halde bu aslında Türkiye için bir huruç harekatıdır. Bu ciddiyetle, bu mantıkla yapmak çok çok önemlidir. Bu konu tüm siyasi yaklaşımların ve ideolojilerin üstündedir. Türkiye için hayati bir mevzudur, hangi parti olursa olsun bundan vazgeçemez. Bu Türkiye’nin hayatiyet meselesidir, bu konuda herkes el ele, omuz omuzadır" diye konuştu.
"Türkiye’nin en iyi olma hakkıdır"
"Türkiye için her zaman bir istiklal ve istikbal mücadelesi vardır" diyen Demir, "Bu mücadele hiç durmayacaktır. Bu mücadelenin bayrağı nesillerden nesile aktarılacaktır ve bu bayrağın da taşıyıcısı siz gençler olacaksınız. Artık bu mücadelenin boyutu teknolojidir, bilimdir, bilimsel yetkinliktir ve dünyada, belki her alanda değil ama bazı alanlarda Türkiye’nin en iyi olma hakkıdır, bunu başarmak da idealimizdir. Bugün savunma sanayinde yerlilik yüzdelerinden çok şunu söylemek istiyorum; savunma sanayi üzerinde ve daha sonra başka alanlarda, Türkiye kaç alanda en iyi, kaç alanda dünyanın ilk üçünde, artık bunu konuşmamız, bunu tartışmamız, bu hedefleri önümüze koymamızın zamanıdır. Bunu de hep beraber 7’den 77’ye başlamak durumundayız, bu bir huruç harekatıdır. Bu harekatta el ele, omuz omuza tek bir Türkiye olarak yolumuza devam edeceğiz. Bu bir korku meselesi değil, bu bir azim meselesidir, bu bir kararlılık meselesidir. İnsancıl olacağız, barışçıl olacağız. Ama inanın bunlarla yürüdüğünüzde, bela hiçbir zaman için sizin kapınızdan eksik olmayacak. İnsani duyguları en önde tutacağız ama bunların önüne geçmek isteyen, çelme takmak isteyen, haklının güçlü değil, güçlünün haklı olduğu bu dünyanın değişmesi için elimizden gelen çabayı göstereceğiz" ifadelerini kullandı.
Demir, buradaki konuşmasının ardından Mersin Teknopark’ı ziyaret ederek buradaki firmaların çalışmaları hakkında bilgi aldı, GyroTürk adlı helikopteri inceledi.