Ebubekir Efendi’nin Erzurum’dan Afrika’ya uzanan yolculuğu Atatürk Üniversitesinde anlatıldı

SULTAN ABDÜLAZİZ TARAFINDAN 1862'DE GÜNEY AFRİKA'DAKİ CAPE MALAY MÜSLÜMANLARINA DİNİ HİZMET VERMESİ İÇİN GÖNDERİLEN VE BU GÖREVİNİ 17 YIL BOYUNCA BAŞARIYLA SÜRDÜREN ERZURUMLU EBUBEKİR EFENDİ, VEFATININ 144. YILI DOLAYISIYLA ATATÜRK ÜNİVERSİTESİNDE DÜZENLENEN “TÜRKİYE-GÜNEY AFRİKA İLİŞKİLERİNDE EBUBEKİR EFENDİ KÖPRÜSÜ” PROGRAMIYLA ANILDI.

Ebubekir Efendi’nin Erzurum’dan Afrika’ya uzanan yolculuğu Atatürk Üniversitesinde anlatıldı

Sultan Abdülaziz tarafından 1862’de Güney Afrika’daki Cape Malay Müslümanlarına dini hizmet vermesi için gönderilen ve bu görevini 17 yıl boyunca başarıyla sürdüren Erzurumlu Ebubekir Efendi, vefatının 144. yılı dolayısıyla Atatürk Üniversitesinde düzenlenen “Türkiye-Güney Afrika İlişkilerinde Ebubekir Efendi Köprüsü” programıyla anıldı.

Atatürk Üniversitesi ev sahipliğinde, Prof. Dr. Kemal Bıyıkoğlu Salonunda düzenlenen programa; Rektör Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu’nun yanı sıra; Erzurum Valisi Mustafa Çiftçi, Erzurum Büyükşehir Belediyesi (EBB) Genel Sekreteri Zafer Aynalı, Erzurum İl Müftüsü Dr. Rüstem Can, EBB Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanı Ergün Engin ile Rektör Yardımcıları, dekanlar, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı.

Ebrahim Patel, Ebubekir Efendi’nin Hayatını ve Çalışmalarını Paylaştı

Etkinliğin moderatörlüğünü ve çevirmenliğini üstlenen Cape Town Üniversitesi Afrika Çalışmaları Araştırma Görevlisi Dr. Halim Gençoğlu’nun açılış konuşmasının ardından, Güney Afrika Cumhuriyeti Eski Ekonomi, Ticaret ve Sanayi Bakanı ve aynı zamanda Ulusal Meclis Üyesi Ebrahim Patel, Ebubekir Efendi’nin hayatını ve yaptığı önemli çalışmaları katılımcılarla paylaştı.

Patel, dedesi Ebubekir Efendi’nin, 1863 yılında Osmanlı Cihan Devleti tarafından Güney Afrika’da Müslüman topluluğa dini rehberlik sağlamak amacıyla gönderildiğini belirtti. Ebubekir Efendi’nin, Cape Town’da kurduğu okullarla gençlerin eğitim almasına katkıda bulunduğunu, özellikle kadınların eğitimle tanışmasını sağladığını vurgulayan Patel ayrıca, sosyal adalet ve insan eşitliği gibi evrensel değerlere yaptığı katkıların, bu mirasın bugün de Güney Afrika’daki sosyal hareketlere ve siyasete yansıdığını ifade etti.

Güney Afrika’dan Türkiye’ye Uzanan Ekonomik ve Kültürel Bağlar

Patel, Türkiye ile Güney Afrika arasındaki ekonomik ilişkilerin güçlenmesi gerektiğinin altını çizerek, iki ülke arasındaki ticaret hacminin yaklaşık 2 milyar Amerikan dolarına ulaştığını belirtti. Güney Afrika’nın kıtanın en büyük ekonomisi olmasının, Türk şirketlerinin burada daha fazla yatırım yapmasını sağlayacağına inandığını söyleyen Eski Bakan Patel, Türkiye’nin ekonomik gücünü, deneyim ve teknolojisini Güney Afrika ile paylaşmasının önemli olduğunu vurgulayarak, önümüzdeki dönemde Türkiye ile daha fazla iş birliği yapmak istediklerini ifade etti.

Ayrıca, Filistin’deki soykırım iddialarıyla ilgili olarak, Güney Afrika’nın Uluslararası Adalet Divanı’na İsrail aleyhine açtığı davaya da değinen Patel, 21. yüzyılda dünya için ahlaki bir sınavın Filistin davası olduğunu belirterek, dünya kamuoyunu İsrail’in Filistin’e yönelik uyguladığı politikalar hakkında ses çıkarmaya çağırdı.

Rektör Hacımüftüoğlu’ndan Afrika Araştırmaları Merkezi Müjdesi

Söyleşi vesilesiyle Erzurum’un köklerinin Güney Afrika’ya kadar uzandığına şahit olduklarını ve hem tarihi hem de kültürel bağa sahip olunan bu iki coğrafya arasındaki ilişkilerin vurgulanmasına ev sahipliği yapılıyor oluşundan duyduğu memnuniyet dile getiren Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu, Erzurum’da hafızların ilimlerini daha da güçlendirmeleri adına açılacak olan medreseye Ebubekir Efendi adının verilecek olmasını takdirle karşıladıklarını söyledi.

Bu anlamda, Afrika ile olan bağları güçlendirmek, ortak çalışma alanları oluşturabilmek ve Afrika’nın önde gelen üniversiteleri ile daha kolay şekilde iş birliği yapabilmek adına kendilerinin de Afrika Araştırmaları Merkezinin kurulması için adımların en kısa zamanda atılacağını belirtti. Birçok Afrika ülkesinin, sömürgenin boyunduruğundan kurtulması, özgürce yaşama hakkını elde etmesi ve kurulan gönül köprüsünün güçlenmesi adına çalışmaların devam ettiğini belirten Rektör Çomaklı: "Ebubekir Efendi’nin anıları ve eserleri bizim çok kıymetli, Ebubekir Efendi ve eserlerini tanıdıkça ne kadar alim ve bilge bir insan olduğunu her geçen zaman daha iyi anlıyor ve takdir ediyoruz. Biz de böylesine önemli şahsiyetlerin hem kendilerinin hem de geride bıraktıkları eserlerin tanıtılması için gerekenleri yapmaya devam edeceğiz. Bu düşüncelerle programın düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkür ediyorum" dedi.

Ebubekir Efendi’nin İsmi Daru’l Huffaz’ı Medresesinde Yaşatılacak

Böylesine önemli bir alimin Erzurumlu oluşunun ve gittiği coğrafyada da Erzurumlu olarak anılışının gurur verici olduğunu belirten Erzurum Valisi Mustafa Çiftçi ise Ebubekir Efendi’nin, hem Türkiye’nin hem de Güney Afrika’nın dini, kültürel ve eğitimsel tarihinde silinmez bir iz bırakmış bir şahsiyet olduğunu vurguladı. Atatürk Üniversitesinde düzenlenen bu etkinliğin, onun mirasının yeniden hatırlanmasına ve iki ülke arasındaki bağların güçlendirilmesine katkı sağladığını vurgulayan Vali Çiftçi: “Eğitim, insan hakları ve kültürel iş birliği gibi evrensel değerleri savunan Ebubekir Efendi’nin anısı, sadece Türkiye’de değil, dünya çapında takdir edilmekte ve günümüzde hala etkisini göstermektedir. Biz de büyük zâtın Erzurum’da adını yaşatmak için harekete geçtik ve hafızların hafızlıklarını sağlaması ve hafızlıklarını yarıda bırakmış kişilerin hafızlıklarını tamamlaması amacıyla hizmete girecek olan Daru’l Huffaz’ı medresesine ismini verdik” ifadelerini kullandı.

Ebubekir Efendi’nin Hayatı?

Ebubekir Efendi, Tanzimat devrinde Osmanlı hükümeti tarafından, Cape Malay Müslümanları arasındaki dini ve içtimai ihtilafları çözmek amacıyla 1862’de Güney Afrika’ya gönderildi. 1863’te Cape Town’a vararak burada yaklaşık 17 yıl boyunca dini ve eğitim hizmetleri veren Efendi, bölgedeki kız okulları dahil olmak üzere Türk-İslam okulları kurdu. Afrikaans dilini öğrenerek bu dilde Arap harfleriyle yazdığı "Beyanud’din" ilmihali, onun bölgedeki önemli kültürel katkılarından biriydi. Ebubekir Efendi, sadece bir alim değil, aynı zamanda sosyal adaletin savunucusu olarak, eğitimle toplumsal değişimi tetikleyen önemli bir şahsiyetti. 1880 yılında Cape Town’da vefat etti ve geriye geniş bir kültürel miras bıraktı.

Programın Ardından Heyet, Medresenin Açılışına Katıldı

Atatürk Üniversitesinde düzenlenen Türkiye-Güney Afrika İlişkilerinde Ebubekir Efendi Köprüsü adlı programın ardından heyet, hafızlığını tamamlamış ancak hayatın meşguliyeti içine atıldığı için, hıfzını ihmal etmiş hafızların randevu usulü ile hıfzını sağlamlaştırmalarına hizmet etmek, hafızlığını bir sebeple tamamlayamamış hafız adaylara hafızlıklarını tamamlama imkânı sunacak Ebubekir Efendi “Daru’l-Huffaz’ı medresesinin açılışına katıldı.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER