Eskişehir İl Sağlık Müdürü Prof. Dr. Uğur Bilge, Ramazan ayında beslenmesiyle ilgili önemli bilgilere vererek, uyarılarda bulundu.

Prof. Dr. Bilge, Ramazan ayının, oruç tutanlar için beslenme ve yaşam şeklinin değiştiği bir ay olduğunu ifade ederek, yeterli ve dengeli beslenmenin sürdürülebilmesi için günün oruç tutulmayan bölümünde en az 2 öğünü tamamlamak ve sahur öğününü atlamamak gerektiğini belirti. Sahura kalkılmaması ya da sahurda sadece su içilmesinin zararlı olduğunu belirten Bilge, “Bu beslenme tarzı yaklaşık 15 saat olan açlığı, ortalama 20 saate çıkarmaktadır. Bu da açlık kan şekerinin daha erken saatlerde düşmesine ve buna bağlı olarak günün daha verimsiz geçmesine neden olmaktadır. Bu durumun aksine eğer sahur öğünü, ağır yemeklerden oluşursa gece metabolizma hızı düştüğü için yemeklerin yağa dönüşme hızı ve kilo alma riski artmaktadır. Bu nedenle sahura mutlaka kalkılmalıdır. Sahurda süt, yoğurt, peynir, yumurta, tam tahıllı ekmekler gibi besinlerden oluşan hafif bir kahvaltı yapılabilir ya da çorba, zeytinyağlı yemekler, yoğurt ve salatadan oluşan bir öğün tercih edilebilir. Gün içerisinde aşırı acıkma problemi olanların midenin boşalma süresini uzatarak acıkmayı geciktiren kuru fasulye, nohut, mercimek, bulgur pilavı gibi yemekleri tüketmesi, aşırı yağlı, tuzlu ve ağır yemekler ile hamur işlerinden uzak durulması uygun olacaktır” dedi.

“Orucu açtıktan sonra çok fazla şekerli içeceklerden kaçının”

Bilge sahurda bol sıvı alınmasının çok önemli olduğuna dikkat çekerek, "Yeterince su içtiğinizden emin olmak için sıvı açısından zengin yiyecekler seçin ve enerji için nişastalı yiyecekleri tercih edin, mümkünse yüksek lifli veya tam tahıllı çeşitleri seçin, çünkü bunlar kendinizi daha tok hissetmenize, sindirime ve kabızlığın önlenmesine yardımcı olur. İftarda beslenme önerileri, içecekler su, süt, taze sıkılmış meyve suları gibi fazladan kalori veya ilave şeker olmayan sıvı eksikliğini gideren içecekler tüketilmelidir. Süt ve meyve bazlı içecekler bazı doğal şekerleri ve besinleri sağlar ancak çok fazla şeker ve kalori sağlayabileceğinden, orucu açtıktan sonra çok fazla şeker eklenmiş içecek içmekten kaçının” diye konuştu.

“Hurma, lif kaynağı olduğu için orucu bozmanın uygun bir yoludur”

Hurmanın Ramazanda tüketilmesinin önemine de değinen Prof. Dr. Bilge, “Hurma, Peygamberimiz Hz. Muhammed’in (S.A.V.) zamanından beri geleneksel olarak orucu bozmak için tüketilir. Hurma, enerji için doğal şekerler, potasyum, bakır ve manganez gibi mineraller sağladığı ve bir lif kaynağı olduğu için orucu bozmanın uygun bir yoludur. Lif ve besin sağlayan kayısı, incir, kuru üzüm veya kuru erik gibi diğer kuru meyveler de denenebilir. Meyve, enerji, sıvı ve bazı vitamin ve mineraller için doğal şekerler sağlar” ifadelerini kullandı.