Hipertansiyon her yaşta görülebilir

SANKO ÜNİVERSİTESİ HASTANESİ KARDİYOLOJİ UZMANI DR. ÖĞR. ÜYESİ ALPER SERÇELİK, ÇAĞIN EN ÖNEMLİ HASTALIKLARINDAN BİRİ OLAN HİPERTANSİYONUN HER YAŞTA GÖRÜLEBİLDİĞİNİ SÖYLEDİ.

Hipertansiyon her yaşta görülebilir

SANKO Üniversitesi Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Alper Serçelik, çağın en önemli hastalıklarından biri olan hipertansiyonun her yaşta görülebildiğini söyledi.

17 Mayıs Dünya Hipertansiyon Günü’nde hastalığa dikkat çekmek için açıklamada bulunan Dr. Serçelik, beyin kanaması, damar tıkanıklığı, felç, körlük gibi sağlık problemlerine neden olabilen hipertansiyonun sürekli kontrol altında tutulması gerektiğini belirtti. Tansiyon, kalpten pompalanan kanın, atar damarların duvarlarına yaptığı basınç olduğunu kaydeden Dr. Serçelik, “Basıncın normalden fazla olması hipertansiyon olarak adlandırılır. Tansiyon ölçümünde büyük tansiyon kalbin kasılması, küçük tansiyon ise kalbin gevşemesi sırasında ölçülen kan basıncından bahsedilir. Hipertansiyon büyük ve/veya küçük tansiyonun normalden yüksek olmasıdır” dedi.

"Hipertansiyon sistolik kan basıncının 140 mmHg ve üzeri, diyastolik kan basıncının ise 90 mmHg ve üzeri olması durumudur” diyen Dr. Serçelik, “Dünya Sağlık Örgütü ise tanımlamayı sistolik kan basıncının 140 -160 mmHg ve diyastolik kan basıncı 90 -105 mmHg ise ‘Hafif hipertansiyon’, sistolik kan basıncı 160 - 180 mmHg ve diyastolik kan basıncı 105 -120 mmHg ise ‘Orta dereceli hipertansiyon’, sistolik kan basıncı 180 mmHg üzeri veya diyastolik kan basıncı 120 mmHg üzerinde ise ‘Şiddetli hipertansiyon’ olarak yapmıştır” ifadelerini kullandı.

Dr. Serçelik, çok yaygın görülen hipertansiyonun kalıcı sakatlık ve ölümlere yol açtığını vurgulayarak, erişkinlerin yüzde 20 - 25‘inde görüldüğünün altını çizdi.

Hipertansiyonun nedenleri nelerdir

Hipertansiyon hastalarının yüzde 90 - 95’inde neden saptanamadığını anlatan Dr. Serçelik, “Bu grup hipertansiyona, ‘Primer’ veya ‘Esansiyel hipertansiyon’ denir. Hipertansiyon hastalarının yüzde 5 - 10’unda ise saptanan farklı bir hastalığa bağlı olan ‘Sekonder hipertansiyon’ görülür. çeşitli böbrek hastalıkları, beyinle ilgili bazı hastalıklar, hormonal hastalıklar, çeşitli tümörler, bazı doğumsal hastalıklar, psikolojik rahatsızlıklar ve bir takım ilaç kullanımlarının da neden olabilir” dedi.

Hipertansiyonun belirtileri nelerdir

Dr. Alper Serçelik, hastaların önemli bölümünde herhangi bir belirti görülmediğini, tanının sadece kan basıncı ölçümü ile mümkün olabildiğini ifade ederek, hipertansiyonun başlıca belirtilerini baş ağrısı, çarpıntı, nefes darlığı, halsizlik, yorgunluk ve burun kanaması olduğunu, kan basıncının çok yükseldiği durumlarda çift görme, dilde peltekleşme, yüzde veya vücutta uyuşma, karıncalanma olduğunu söyledi.

Covid-19 ve Hipertansiyon

Dr. Öğr. Üyesi Serçelik, Covıd-19 ve hipertansiyon ile ilgili olarak, ‘Covıd-19 enfeksiyonunun hipertansiyon varlığında ölüm riskinin arttığını bildiren yayınlar olmakla beraber bu konu tartışmalıdır’ diyerek, şu ifadelerin kullandı: “Mevcut veriler tatmin edici değildir. Ayrıca hipertansiyon tedavisinde ACE inhibitörü ve ARB olarak adlandırılan tansiyon ilaçlarının kullanımının COVID 19 virüsünün yaptığı enfeksiyonu kötüleştireceğine dair kanıta dayalı yeterli veri yoktur.

COVID 19’un birincil tutulumu solunum sistemi olmakla beraber, bazı hastalarda kardiyovasküler hasar da olabilmektedir. Bu nedenle birçok kardiyovasküler alanda faydaları kanıtlanmış bu ilaçların tedaviden çıkarılmasını Amerika, Avrupa ve ülkemizde kalp hastalıkları ve tansiyon tedavisine yön veren kurumlar uygun bulmamaktadır.”

Dr. Serçelik, hipertansiyonun nedeni saptanamayan hastalarda yapılması gerekenleri anlatarak, tavsiyelerde bulundu. Dr. Serçelik, “Tuz alımının kısıtlanması, fazla kilo varsa kilo verilmesi, düzenli fizik aktivitede bulunulması, sigara içiliyorsa bırakılması, fazla alkol alınıyorsa, kesilmesi veya azaltılması, potasyum içeren gıdaların (taze sebze ve meyveler) daha fazla tüketilmesi, doymuş yağ ve kolesterol (hayvansal yağlı gıdalar) alımının azaltılması. İlaç tedavisinde hipertansiyona eşlik eden hastalıklar ve ilaçların yan etkileri göz önünde bulundurularak, o hastaya en uygun ilaç seçimi yapılması gerek. Tek ilaçla kontrol edilemeyen hipertansiyonlarda birden fazla ilacın bir arada kullanılabilir” sözlerini kaydetti.

Genetik faktörler de rol oynuyor

Hipertansiyonda kalıtımın rolüne de değinen Dr. Öğr. Üyesi Serçelik, bilhassa 55 yaşından önce, birinci derecede yakınlarında hipertansiyon görülenlerde, bu hastalığın gelişme riskinin daha fazla olduğunu, kalıtımsal geçiş yolu tam olarak bilinmemekle birlikte, birden çok genetik faktörün rol oynadığının kabul edildiğini kaydetti.

Hastanın yakınmaları olduğunda kan basıncının ölçülmesinin önemine değinen Dr. Öğr. Üyesi Serçelik, “Kan basıncı günün herhangi bir saatinde ölçülebilir. Günlük olarak, değişik saatlerde ölçüm yapılması daha uygundur. Yemeklerden en az yarım saat, fiziki aktiviteden 5 - 10 dakika sonra ölçüm yapılmalıdır” diye konuştu.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER