Gaziantep Özel ANKA Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Fehmi Kaçmaz, aşırı sıcakların sadece kalp sorunu yaşayan hastalar için değil, sağlıklı insanlar için de kalp hastalıkları açısından risk oluşturabileceğini dile getirdi. Ciddi sağlık sorunları yaşanmaması için çok gerekli olmadıkça sıcak havalarda dışarı çıkılmaması gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Kaçmaz, su tüketimine de özen gösterilmesi gerektiğini de vurguladı.
Aşırı sıcakların kalp damar sağlığını olumsuz yönde etkilediğini dile getiren ANKA Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Fehmi Kaçmaz, ciddi sağlık sorunları yaşanmaması için güneş ışınlarının dik geldiği öğle saatlerinde dışarı çıkılmaması gerektiği konusunda uyaran Prof. Dr. Fehmi Kaçmaz, "Sıcak hava ve nem, vücutta sıvı ve tuz kaybı, kalpte ritim bozukluklarının yanı sıra tansiyonda dengesizlik kan akışkanlığında azalma, kanın koyulaşması ve kolesterolün yükselmesine sebep olabiliyor. Yaz aylarında, sıcağın etkisi ile vücudun ısı dengesini sağlamak için kalp daha fazla çalışıyor. Bu nedenle aşırı sıcaklar, kalp hastalarının şikayetlerini artırabildiği gibi, sağlıklı insanların da kalp sorunu yaşamalarına neden olabiliyor. Kalbin iş yükünü artıran sıcak havalarda, kalp hastalığı nedeniyle ölümlerde de artış görülüyor" dedi.
Aşırı sıcak havalarda kalp sağlığının korunması ve kalp krizi riskinin azaltılması için dikkat edilmesi gerekenleri belirten Prof. Dr. Kaçmaz, “Özellikle güneşin etkili olduğu 11.00-16.00 saatleri arasında mümkün olduğunca dışarıya çıkılmaması gerek, eğer çıkılacaksa mutlaka güneşin etkisinden korunmaya dikkat edilmeli. Şapka takmanın yanı sıra özellikle nem emebilen, açık renkli ve vücudun hava almasını sağlayacak kıyafetler tercih edilmeli. Vücut nem ve sıcakla aşırı su ve tuz kaybettiği için mutlaka su tüketiminin bol olmasına dikkat edilmeli. Fazla yağ ve et tüketiminden uzak durulmalı. Ağır yemekler yerine hafif, sebze ve meyve ağırlıklı beslenmeye özen gösterilmeli. Özellikle kalp krizini tetikleyen sigara ve kafein tüketilmemeli. Sıcak ortamlardan klimalı ortama özellikle de terli isek hızlıca geçmek hem kalp hastalarında kalp krizi riskini artırabilir hem de üşütme ve gribal enfeksiyonlara davetiye çıkarabilir. Bu nedenle klimalı ortama girilecekse, klima ısısının en düşük 20 C olmasına dikkat edilmeli.” İfadelerini kullandı.
Doğru müdahale hayat kurtarır
Göğüs ağrısı, nefes darlığı, çarpıntı, fenalaşma, bayılma gibi şikayetlerin kalp krizinin en önemli belirtileri arasında yer aldığını dile getiren Prof.Dr. Kaçmaz,” Kriz esnasında zaman çok önemlidir. Belirtiler baş gösterdiğinde hasta sıcak ortamdan uzaklaştırılıp serin bir yere alınmalı ve bir an önce en yakın hastaneye götürülmelidir. Hasta çok kötü durumdaysa hemen 112 acil servis aranmalıdır. Ambulans beklenirken, kalp krizi geçiren kişi uygun bir yere yatırılmalı ve hava alması kolaylaştırılmalıdır. Sıkı kıyafetleri gevşetilerek vücut dolaşımı rahatlatılmalıdır. Ayakları kalp seviyesinin üzerine kaldırarak kalbe daha çok kan akışının olması sağlanmalıdır. Hasta kusuyorsa, soluk borusuna kaçmaması için başı yana yatırılmalı" diye konuştu.