Gençler Mehmet Akif Ersoy’u torunundan dinledi

İstiklal Marşı’nın kabulü ve Mehmet Akif Ersoy’u Anma Günü programı kapsamında Mili Şair’in torunu Selma Argon Ersoy, gençlerle bir araya geldi. Dedesinin birçok yönünü gençlerle paylaşan Ersoy, “Büyük bir onurla onun soyadını taşıyorum. O hepimizin dedesi” dedi.

Gençler Mehmet Akif Ersoy’u torunundan dinledi

İstiklal Marşı’nın kabulü ve Mehmet Akif Ersoy’u Anma Günü programı kapsamında Mili Şair’in torunu Selma Argon Ersoy, gençlerle bir araya geldi. Dedesinin birçok yönünü gençlerle paylaşan Ersoy, “Büyük bir onurla onun soyadını taşıyorum. O hepimizin dedesi” dedi.

Mehmet Âkif Ersoy’u anmak ve İstiklâl Marşı’nın anlam ve önemine vurgu yapmak üzere Doğuş Üniversitesi Türk Dili ve İnkılap Tarihi Birimi tarafından üniversitenin Dudullu yerleşkesinde bir anma programı gerçekleştirildi. "Dedem Mehmet Âkif Ersoy" başlıklı programın onur konuğu olarak Mehmet Âkif Ersoy’un torunu Selma Argon Ersoy, gençlerle bir araya geldi. 2022 yılı için belirlenen "Yüreklerde Âkif, Dillerde Hürriyet" teması çerçevesinde düzenlenen programa Doğuş Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Turgut Özkan, Yıldız Teknik Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi İnsan ve Toplum Bilimleri Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Süleyman Doğan da katılım gösterdi.

Mehmet Akif Ersoy hepimizin dedesi

Gençlerle bir araya gelen Selma Argon Ersoy, “Her gittiğim yerde her yaştan gençlerle bir arada olmak benim için çok mutluluk verici bir şey. Gençler ilgiyle dinliyorlar. Bu çok güzel bir duygu. Mehmet Akif Ersoy çok farklı bir insan ve bunları gençlerle paylaşmak çok güzel. Onun torunu olmak başlı başına sorumluluk istiyor ve çok onur verici. Allah yolundan, peygamber yolundan ayrılmamış, doğru bildiği yoldan asla kimse için dönmemiş, kendisi için hiç bir şey istemeden ailesini arkada bırakacak kadar vatanına-milletine- bayrağına bağlı bir insan. Büyük bir onurla onun soyadını taşıyorum. O hepimizin dedesi” dedi.

“Dedem önce yaşayıp sonra şiir yazan biriydi”

Milli Şair ‘in Türk milletine armağan ettiği İstiklal Marşı ile ilgili de konuşan Ersoy, “İstiklal Marşı’nın değiştirilmek istendiği ona söylenince hasta yatağında ‘Allah bir daha bu millete İstiklal Marşı yazdırmasın. Onu şimdi ben dahi yazamam. Çünkü onu yazmak için o günleri yaşamak lazım. Bu milletin o günleri bir daha yaşamasını istemem’ diyor. Dedem önce yaşayıp, sonra şiir yazan biri. İlham bekleyerek değil, yaşadıklarını şiir yazmış. O nedenle Safahat bir belgeseldir derim her zaman” diye konuştu.

“Çanakkale Şehitlerine şiirini gönül gözüyle yazdı”

Kurtuluş savaşının da simge isimlerinden olan Mehmet Akif Ersoy’un, Çanakkale Şehitlerine şiirinin bir destan olduğunu belirten Ersoy, “ O şiir de bir daha yazılmasın. Dedem orada olmadığı halde gönül gözüyle görüp, yazan bir şair. Çünkü o çok hassas bir insan. Ruhu Çanakkale’de. O şiir de fevkalade bir şiir. Bana hep en çok hangi şiirini sevdiğim sorulur. Ayırt edemem ki. Şiirlerin hepsi başka bir hikâye. Her birinin ayrı bir değeri var” diyerek sözlerini sonlandırdı.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER