Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank:

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, “İmzalanan protokolle geliştirilecek kurumsal kapasite ve daha etkin şikâyet mekanizmasıyla KDK, idarelerin hukuka ve hakkaniyete aykırı uygulamalarına karşı bireyi koruyacak ve kamu hizmetlerinin iyi yönetişim ilkeleri çerçevesinde yürütülmesine katkı sağlayacak” dedi.

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank:

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, “İmzalanan protokolle geliştirilecek kurumsal kapasite ve daha etkin şikâyet mekanizmasıyla KDK, idarelerin hukuka ve hakkaniyete aykırı uygulamalarına karşı bireyi koruyacak ve kamu hizmetlerinin iyi yönetişim ilkeleri çerçevesinde yürütülmesine katkı sağlayacak” dedi.

Kamu Denetçiliği Kurumu (KDK) ile TÜBİTAK’a bağlı Türkiye Sanayi Sevk ve İdare Enstitüsü (TÜSSİDE) arasında yürütülecek “Süreç İyileştirme Projesi”nin imza töreni Bakan Varank’ın katılımıyla TÜBİTAK Merkez Binasında gerçekleştirildi.

Programda konuşan Varank, KDK ile TÜSSİDE arasında yapılacak işbirliğinin mevcut süreçleri ve işleyişi daha da hızlandırmayı ve verimli hale getirmeyi amaçladığını kaydetti.

TÜSSİDE’nin strateji oluşturma,operasyon modelleri geliştirme ve kısıtlı kaynakları en etkin şekilde kullanma konularında güçlü bir tecrübe birikimine sahip olduğunu belirten Varank, “Bugüne kadar; 500’den fazla proje, bine yakın yönetici geliştirme programı ve 100 bin katılımcıya erişen eğitimler gerçekleştirdi. TÜSSİDE’yle Bakanlıklara, kamu kurumlarına, belediyelere ve KİT’lere; stratejik planlama, iş gücü analizi, entegre yönetim sistemleri, süreç yönetimi, iç kontrol ve risk yönetimi gibi konularda hizmetler sunduk. Bölge kalkınma idarelerimizle ve ilgili Bakanlıklarımızla tarım, girişimcilik ve yenilikçilik alanlarında sektör odaklı projeler yaptık. Kurumlarımızda yetkinliği ve yetenekleri geliştirmek adına, Ar-Ge içerikli eğitim ve gelişim projeleri yürüttük. Böylece çalışanların potansiyellerinin performansa dönüşmesini hızlandırdık. Milli Eğitim Bakanlığı ile Mesleki ve Teknik Eğitim Konusunda Liderlik ve Girişimcilik Eğitim Programını hayata geçirdik. SAHA İstanbul işbirliğiyle SAHA MBA Yöneticilik Gelişim Programını gerçekleştirdik” diye konuştu.

Varank, 2012’den bu yana bin 500’e yakın gencin katılımıyla Gebze’deki yerleşkelerinde bilim kampları düzenlediklerini hatırlatarak, gençlerin bu sayede yeni gelişen teknolojilerle tanışıp yazılım ve tasarım alanlarında kendilerini geliştirebildiklerini vurguladı.

Çocuklarla ilgili yaptıkları çalışmalara değinen Varank, TÜBİTAK Ulusal Gözlemevi’nin organize ettiği Ulusal Gökyüzü Gözlem Şenliği’nin yirmi üçüncüsünün 20-23 Ağustos tarihleri arasında gerçekleştirileceğini duyurarak, “Şenliğe başvuruları bugün açıyoruz. 31 Mart’a kadar başvuruları alacağız. Antalya Saklıkent’te düzenlediğimiz şenlikte çocuklar ve gençler, uzman astronomların eşliğinde, teleskoplarla gökyüzünü daha yakından tanıma fırsatı buluyor. Gündüz saatlerindeyse, bilim konferanslarının yanı sıra atölye faaliyetleri, sportif etkinlikler ve yarışmalar düzenleniyor. Daha önce sadece 300-350 misafirimi kabul edebiliyorduk. Bakan olduğumda ilklerinden biri bu şenlikti geçen sene organizasyonu bin 500 kişiyle gerçekleştirdik. Bunu Türkiye’nin farklı illerinde yapmak üzere hazırlıklarımızı gerçekleştiriyoruz. Yurt dışından da misafirlerimizi bu şenliğe davet edeceğiz.

Bu seneki şenliği, uluslararası boyuta da taşıyarak, tarihinde bir ilki de gerçekleştireceğiz” şeklinde konuştu.

Bakanlık olarak; yeni gelişen teknolojilerin etkilerinin anlaşılmasına; bu teknolojilerin insanlığın ve kurumların yararına kullanımına yönelik çalışmalar yaptıklarını aktaran Varank, “Bir yandan, yapay zekâ, nesnelerin interneti, blok zincir ve robotik süreç otomasyonu gibi teknolojilerin geliştirilmesi için destekler verirken, diğer yandan bu teknolojilerin, kurumlarımızın iş yapışlarında ve yönetim süreçlerinde etkin kullanılmasını sağlayarak rekabet üstünlüğümüzü arttırmayı hedefliyoruz.

Önümüzdeki dönemde TÜSSİDE; gelişen teknolojilerin etkin yönetimi ve kullanımına ilişkin kapasite ve yetkinlik geliştirilmesi, stratejik ve operasyonel model tasarımı, kaynak planlaması ve kullanımı alanlarında araştırma, danışmanlık ve eğitim faaliyetleriyle yenilikçi çözümler üretmeye devam edecek. Bu manada Kamu Denetçiliği Kurumu ile yaptığımız işbirliği ile halkımızdan gelen şikâyet başvurularına ilişkin yönetim süreçlerinin, uluslararası en iyi uygulama örnekleri de referans alınarak iyileştirilmesini amaçlıyoruz. Bu sayede Kurum hizmetlerinin daha etkin bir şekilde yönetilebilir hale gelmesi sağlanacak. Proje süresi boyunca 150 Kurum çalışanımıza TÜSSİDE’de Kurumsal Gelişim ve Değişim eğitimi vereceğiz. Böylece iş yükünün belirlenmesini ve şikâyet başvurularının daha kısa sürede sonuçlandırılmasını hedefliyoruz. İmzalanan protokolle geliştirilecek kurumsal kapasite ve daha etkin şikâyet mekanizmasıyla KDK, idarelerin hukuka ve hakkaniyete aykırı uygulamalarına karşı bireyi koruyacak ve kamu hizmetlerinin iyi yönetişim ilkeleri çerçevesinde yürütülmesine katkı sağlayacak” ifadelerini kullandı.

Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç da, KDK olarak çalışmalarında esas aldıkları hedeflerin idarenin hizmet kalitesinin yükseltilmesi, hukukun üstünlüğünün sağlanması ve Türkiye’de hak arama kültürünün yerleştirilmesi olduğunu söyledi.

Türkiye’deki hak ve özgürlükler açısından anayasal ve yasal düzenlemelerin Avrupa’nın birçok ülkesinden daha üst düzeyde olduğunun altını çizen Malkoç, “Kamu denetçiliği kurumu görevi şeffaf, insan odaklı bir idarenin oluşmasını temin etmek. Vatandaşların sadece beş yılda bir oy kullanan hakkının yanında katılımcı demokrasiye vatandaşın katılmasını temin ediyor. Halk ile devlet arasında bir bakıma kucaklaşmayı temin etmeyi çalışıp mahkemeye gitmeden çözüm yolu ortaya koyuyoruz. İnsanımıza destek olmaya çalışıyoruz. 2019 yılında bize yapılan yazılı başvuru 21 bin 525. 2019 yılında verdiğimiz karar ise 22 bin 250. Başvurudan daha çok karar vermişiz. 2019 yılında 107 bin 899 insanımıza destek olmuşuz” dedi.

Trump’ın sözde “Yüzyılın Planı” olarak nitelendirdiği plana ilişkin konuşan Malkoç, “Filistin’i dışlayan hakkaniyetten uzak bir plandır. İnsanlığın kalbi olan Mescid-i Aksa’yı, Kudüs’ü, Filistin topraklarının işgalini meşrulaştıran bir plandır. Uluslararası hukuku yok sayan bir plandır. Bu plan bölgeye huzur ve barış getirmeyecek var olan haksızlığı kanı artıracaktır. Akıldan ahlaktan adaletten yoksul bir plandır. TBMM’deki bütün siyasi partiler bulama karşı duruş almışlardır bu Türkiye’nin gururudur” ifadelerini kaydetti.

Malkoç, bu proje sonunda mevcut durumun ne olduğunu tespit edeceklerini, kurumsal değişim sürecinin hızlanacağını kaydetti.

Elazığ depremini hatırlatan Malkoç, yaşamını yitirenlere Allah’tan rahmet dileyerek, “Hem hasar çok az hem de can kaybı noktasında deprem büyüklüğüne göre şükrediyoruz. Yaralılarımıza da acil şifalar diliyoruz. Depremin ilk saatinden itibaren devletimiz, Cumhurbaşkanımız, Bakanlarımız oradaydı, AFAD başta olmak üzere kurumlar dünyaya örnek olacak hizmet verdiler” dedi.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER