Türk Standardları Enstitüsü (TSE), bazı basın yayın organlarında yer alan bir reklamın genel ahlaka ve kamu düzenine uygun olmaması, gerçeğe aykırı, tüketiciyi aldatıcı mahiyette bulunması nedeniyle reklamın durdurulmasını, yaptırım uygulanmasını ve sorumluların cezalandırılmasını istedi.

TSE’den yapılan açıklamada, Enstitü Belgelendirme Yönergesi’ne göre TSE markasını herhangi bir yerde kullanmak için Türk Standardları Enstitüsü ile marka sözleşmesi yapılması gerektiği hatırlatıldı. Şikâyete konu firmanın (Ersaş Pal Kompozit Profil Sanayi Anonim Şirketi), TS EN 12608-1 “pencere ve kapıların imalatında kullanılan plastikleştirici katılmamış polivinilklorür (PVC-U) profiller standardı” kapsamında üretmekte olduğu “er monoblock upvc” ticari markalı ürünleri için 15 Şubat 2020 tarihinde TSE Belgesi müracaatında bulunduğu belirtildi. Enstitü’nün ilgili birimi tarafından 2020 yılı Mayıs ayı içerisinde gerçekleştirilen ilk üretim yeri incelemesinin olumsuz sonuçlandığı ifade edildi. Açıklamada, ikinci kez yapılan üretim yeri incelemesinin olumlu sonuçlanması nedeniyle alınan numunelerin standardın öngördüğü muayene ve deneylerden geçirilmek üzere Kimya ve Gıda Laboratuvarı’na gönderildiği kaydedilirken, müracaat tarihinden itibaren 13 aylık süre içinde muayene ve deneylerin sürekli olumsuz sonuçlanması sebebiyle firma adına TSE Belgesi tanzim edilmediği vurgulandı. Şirketin 17 Mart’ta ve devam eden günlerde ulusal medyada “P ve devam VC Profil” ürünleri ile ilgili olarak yapmış olduğu reklam filminde “Türk Standardlarından önce Avrupa Standardları Enstitüsünden onay geldi” ifadesinin kullanıldığı, yapılan işin Reklam Kanunu’nda zikredilen reklam ilkelerine aykırılıklar ihtiva ettiği belirtildi.

Ticari Reklam ve Haksız Ticari Uygulamalar Yönetmeliği’nin ’Aldatıcı Eylemler’ başlıklı 29/1. maddesi ve 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un ‘Ticari Reklam’ başlıklı 61. maddesinin 2. ve 3. bentlerine atıf yapılan TSE’nin açıklamasında şunlar kaydedildi:

“Reklamda belirtilen Avrupa Standardları Enstitüsü adı altında bir kuruluş bulunmamaktadır. Firma gerçekte olmayan bir kuruluş üzerinden mukayeseye giderek Enstitümüzü küçük düşürmeye ve karalamaya çalışmakta olup, kamuoyu nezdinde aldatıcı izlenim ortaya koymaktadır. Firma şikâyete konu eylemi ile atıf yapılan hükümleri açıkça ihlâl etmektedir. Firma, Enstitümüze yapmış olduğu belge müracaatının ilgili standartta belirtilen kriterlere uygun olmaması nedeniyle kendi eksikliklerinden kaynaklı olarak olumsuz sonuçlandığını bilmesine rağmen gerçeği çarpıtmak suretiyle bir kamu kurumu olarak tüketicinin güvenine mazhar olan Enstitümüzün itibarını zedelemeye çalışmaktadır. Firmanın reklama konu beyanları haksız ve mesnetsiz söylemler olup, bu ifadelerin basın aracılığıyla kamuoyuna duyurulmuş olması, kurumsal itibarımızla bağdaşmayan olumsuz düşünce ve yargıların hâsıl olmasına sebebiyet vermiştir. Sonuç olarak adı geçen firmanın atıf yapılan fiili, ilgili mevzuatı ihlâl eder mahiyette olduğundan kamuoyunun bilgilendirilmesi amacıyla bu basın açıklamasını yapmak ihtiyacı hâsıl olmuştur. Kamuoyuna saygıyla duyurulur.”