2 Harekat bölgesinde yer alan Gara’da terör örgütü PKK tarafından alıkonularak katledilen 13 Türk vatandaşından şehit polis memuru Vadat Kaya’nın babası Şehmuz Kaya, oğluna 6 yıl işkence yapıldıktan sonra öldürüldüğünü söyledi.
14 Şubat 2021 günü Gara’da esir tutulan, aralarında polis, asker ve MİT mensuplarının bulunduğu 13 vatandaşımız terör örgütü PKK mensupları tarafından şehit edilmişti. Acılar hafızalarda tazeliğini korurken, şehadet yıl dönümünde oğlunu Şehmuz Kaya, teröristlerin oğluna 6 yıl boyunca işkence ettikten sonra şehit edildiğini ifade etti.
Oğlunun 24 Temmuz 2015’te HDP ve PKK’lıların birlikte oğlunu Lice Abalı’da kaçırdıklarını öne süren şehit babası Kaya, oğlunun Muş’tan Mardin’e geleceğini hatırlattı. Kaya, “Her ne kadar benim oğlumsa, devletinde oğludur. Ama maalesef şu anda yok. 24 yaşındaydı, 6 sene işkence göre göre gitti. Vatan sağ olsun, ben bir şey demiyorum. Ama keşke ilk alındığı gün şehit edilseydi bu kadar işkence ne demek. HDP ile PKK birdir. Kim onlara elini uzatıyorsa benim düşmanımdır. Son ferdim kalana kadar HDP-PKK benim düşmanımdır. İsterse gelsin kökümü kurutsun af yok. Ben de müsamaha yok. Ben ve eşim 520 gün Diyarbakır HDP il binasında evlat nöbetindeydik" dedi.
"Allah, onun alın yazısında şehitlik yazmış"
Üç tane çocuğunun üniversite okuduğunu ifade eden Kaya, “Ben çobanlık yapıyordum. Üç tane çocuğa üniversite okutmak öyle herkesin işi değildir. Hamallık yapıyordum. Oradan gelip çobanlığa gidiyordum. Vedat bana baba ‘ben polisliği seviyorum, polis olmak istiyorum’ dedi. Tamam oğlum benim de çok sevdiğim bir meslek dedim. Yaparsan ben de memnun kalırım. Vedat öyle deyince başım üstünde tuttum. Sınava girdi hemen kazandı. Okulu Balıkesir’e çıktı. Tamam dedim Balıkesir’de güvende olur. Orada okudu, okulunu bitirdi. Tayinini İstanbul’a verdi. İstanbul’da görev yaptı. Bize düşkündü, maaşını harcamadan bize yolluyordu, Demek ki Allah, onun alın yazısında şehitlik yazmıştı. Vedat, babasına annesine çok düşkün bir insandı. Aldığı maaşı hep bize gönderiyordu. Onun orada yediği ekmekten biz daha çok yiyorduk. Maaşını cebine koymuyordu. ‘Babam, annem ne istiyorsa ben yemeyeceğim onlara göndereceğim’ diyordu. Biz onun maaşının ne kadar olduğunu da biliyorduk. Ama hep bize gönderiyordu” şeklinde konuştu.