Hatay’da 67 yıllık taş ustasını deprem bile durduramadı

Hatay’ın defne ilçesinde yaşayan 77 yaşındaki taş oyma ustası İsa Kart, depremde yeğeni ve kardeşini kaybetmesine rağmen sanatını bırakmadı. Depremin ikinci günü 5 metrekarelik atölyesini açan Kart, “Bu taşı bir gün elime almazsan uyuyamam, deprem bile beni durduramadı" dedi.

Hatay’da 67 yıllık taş ustasını deprem bile durduramadı

Hatay’ın defne ilçesinde yaşayan 77 yaşındaki taş oyma ustası İsa Kart, depremde yeğeni ve kardeşini kaybetmesine rağmen sanatını bırakmadı. Depremin ikinci günü 5 metrekarelik atölyesini açan Kart, “Bu taşı bir gün elime almazsan uyuyamam, deprem bile beni durduramadı" dedi.

6 Şubat’taki Kahramanmaraş merkezli depremler, 11 kent içinde en büyük yıkımı kültürler mozaiği Hatay’da oluşturdu. Defne ilçesinde yaşayan 77 yaşındaki taş oyma ustası İsa Kart’ın, depremde evi büyük hasar gördü, kardeşi ve yeğenini kaybetti. 67 yılını taşlara şekil vererek geçiren Kart, depremin ikinci günü kentin turistik noktalarından Harbiye Şelaleleri girişindeki 5 metrekarelik atölyesini açtı. Mesleğini 10 yaşında, komşusu olan ustasının yanında öğrenen Kart, 67 yıldır mesleğini ilk günkü aşkla icra ediyor. Atölyesinde Antakya’ya özgü serpantin olarak bilinen çeşitli boyutlardaki taşları çekiç,törpü ve bıçakla şekil veren İsa Kart, kente özgü motifleri taşlara aktarıyor. Deprem bile olsa taşlara bir gün dokunmadan yapamayacağını ifade eden Kart, taş ve çekici kaldırmaya gücü yetene kadar mesleğine devam edeceğini belirtti.

"Kardeşi ve yeğeni vefat etti"

Şelale girişindeki atölyesinde taşları birer sanat eserine dönüştüren İsa Kart, mesleğe 65 yıl önce komşusuna yardım ederek başladığını hatırlattı.

Depremde kardeşi ve yeğenini kaybettiğini anlatan Kart, deprem gecesi sergi alanında kaldığını ailesinin kaldığı evin ise büyük hasar aldığını kaydetti.

"Satışa çıkarıyorum"

Bir sene sonra ustasının vefat ettiğini ve mesleği kendisinin yürütmeye başladığını anlatan Kart, “Mesleğime devam ettim, yılmadım ve başardım. Serpantin Antakya taşını dağlardan tek toplayıp buraya getiriyorum. Bu taşın bir ocağı yada madeni yok. Burada değişik figürler yapıyorum. Yaptığım eserleri burada satışa çıkarıyorum, bir yarısını ise Antalya’ya gönderiyorum” dedi.

"Gücü yetene kadar devam edecek"

Depremden bir gün sonra yine çok sevdiği taşı eline aldığını ve işlemeye başladığını dile getiren Kart, “Bu taşı bir gün elime almazsam uyuyamam. Deprem bile beni durdurmadı. Bu taş benim ruhuma içime işlemiş. Her gün saat saat 6.00’dan akşam 18.00’a kadar çalışırım. Çalışmayı çok severim. Ölünceye kadar bu işi yapacağım. Çekici ve taşı kaldırabildiğim sürece devam edeceğim, bırakamam. Bu dünyaya bir daha gelsem yine bu mesleğime devam ederim" diye konuştu.

"Yeğenim benden sonra sürdürecek"

Daphne, Apollo,Babil, Roma kıralı, aslan figürü, vazo, küllük, kuş, kolye, magnet ve Hatay’a özgü tablolar yaptığını kaydeden kart, “ Çekiç, törpü ve bıçak kullanarak eseri tamamlıyorum. Benim gibi bu şekilde bu branşta yok. Yeğenimi benden sonrası için yetiştirdim. Pişman değilim benim yerimi alacak"dedi.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER