Kaybolmaya yüz tutmuş sepetçilik mesleğinin son temsilcilerinden Ali Dönmez, 45 yıldır yaptığı mesleğini yaşatmaya çalışıyor. Plastik kovalar çıktıktan sonra mesleğe ilginin azaldığını anlatan Dönmez, kargı ve hayıt dallarından yapılan sepetlerin sağlıklı olmasının yanında nostaljik özelliğiyle de ilginin devam ettiğini söyledi.

Antalya’nın Akseki ilçesinde 53 yaşındaki Ali Dönmez, yaklaşık 45 yılını verdiği sepetçilik mesleğinin yok olmaması için uğraş veriyor. Geçmişte sebze ve meyvenin taşındığı, çiftçinin ve çobanın azığını koyduğu sepetleri üreten Dönmez, sebze ve meyvelerin kovalarda toplanmaya başlanmasından sonra mesleğinin yok olmak üzere olduğunu söyledi. Babasının da sepet ustası olduğunu ve sepet yapmayı 8 yaşında babasından öğrendiğini anlatan Dönmez, yumurta sepeti başta olmak üzere sepeti boy boy ve çeşitli büyüklüklerde yaptığını kaydetti. Dönmez, sepetin yapımının büyüklüklerine göre yarım saat ila 2 saat sürdüğünü dile getirerek, “Örneğin 20 yumurta alabilecek bir sepeti 30 dakikada yapıyorum. Sepetin sağlam olması için kargı çubuklarını çok sıkı örmek zorundayız. Değilse sepet bozulur” diye konuştu.

Kargı ve hayıt dallarını kullanıyor

Sepeti örmek için kargı ve hayıt dallarını kullanan Dönmez, ölçümleri yaparak ortasını buluyor. Hayıt dallarıyla öncelikle sepetin dip kısmını ördükten sonra mersin çubuğuyla tabanını örme işlemi yapıyor. İskeleti oluşturduktan sonra kargı çubuğunu bıçakla dörde bölerek sepeti örme işlemini tamamlıyor. Eskiden sepetin önemli bir ihtiyaç olduğunu söyleyen Dönmez, "Bu mesleği yapan çok kişi vardı. Şimdi sepetin yerini plastik kovalar, metalden yapılan eşyalar, çuvallar aldı. Oysaki tamamen ahşap ve doğal olan bu sepetler daha sağlıklı. İçerisinde her türlü gıda maddesi taşıyabilir, saklayabilirsiniz" dedi.