Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, gayriresmi 5+1 zirve öncesi Rum tarafının tahriklerinin de yoğunlaşarak devam ettiğini belirterek, “Türkiye’nin garantörlüğü, Türk askerinin Kıbrıs’taki varlığı, egemenliğimiz ve siyasi eşitliğimiz kırmızı çizgilerimizdir" dedi.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, yaptığı yazılı açıklamada gayriresmi 5+1 zirvesinin gerçekleşmesine yönelik girişimler gündemdeki yerini korurken Rum tarafının tahriklerinin de yoğunlaşarak devam ettiğini belirtti. Tatar, Türkiye’nin garantörlüğünün kaldırılmasını ve Türk askerinin Kıbrıs’tan uzaklaştırılmasını talep eden Rum tarafının Kıbrıs Türkü’nün vazgeçilmez kırmızı çizgisi olan egemen eşitliğin kabul edilemeyeceğini bir kez daha açıkladığını ifade etti. Tatar, "Rum Müzakereci Andreas Mavroyannis bu açıklamayı yaparken ’Türk tarafının egemen eşitlik talebi memleketin sonu olacaktır’ ifadesini kullanıp, Rum zihniyetinin değişmediğini ve asla değişmeyeceğini bir kez daha gözler önüne sermiştir" dedi.
“Irkçı ve hakimiyetçi Rum zihniyeti”
Mavroyannis’in kullandığı “memleket” ifadesine göre Kıbrıs’ın tek sahibi ve efendisinin sadece Rumlar olduğunu ve Kıbrıs Türk halkının azınlık olduğunu kaydeden Tatar, "Rum Yönetimi lideri Nikos Anastasiadis de bugüne kadar yaptığı pek çok açıklamada ’Kıbrıs Türkleri azınlıktır, azınlıkların da egemenlik ve siyasi eşitlik hakları yoktur’ diyerek köhnemiş, ırkçı ve hakimiyetçi Rum zihniyetini gözler önüne sermiştir" ifadelerini kullandı.
“Egemenliğimiz ve siyasi eşitliğimizden vazgeçmek, Rum boyunduruğu altına girmeyi kabul etmektir”
Egemenlikten vazgeçilmeyeceğini vurgulayan Tatar, "Burada bir kez daha belirtmek gerekir ki Türkiye’nin garantörlüğü, Türk askerinin Kıbrıs’taki varlığı, egemenliğimiz ve siyasi eşitliğimiz bizim kırmızı çizgilerimizdir ve bunlardan asla vazgeçilemez. Çünkü bunlardan vazgeçmek demek, Rum boyunduruğu altına girmeyi kabul etmektir” dedi.
“Federasyona dayalı çözüm modelinin tükendiği ortaya çıkmıştır”
Cumhurbaşkanı Tatar, “Kıbrıs konusuyla ilgili olarak uzun yıllardan beri devam eden müzakere süreçleri ile Mont Pelerin ve Crans Montana görüşmeleri de Rum tarafının köhnemiş zihniyeti ve olumsuz tutumu nedeniyle sonuçsuz kalırken, federasyona dayalı çözüm modelinin tükendiği ortaya çıkmıştır” ifadelerini kullandı.
“Bölgenin en güçlü ve en büyük ülkesi Türkiye”
Tatar, “Kıbrıs ve bölgenin yararına yönelik olarak da yan yana yaşayan, eşit haklara sahip, egemen eşit iki devlete dayalı çözüm modeli tarafımızdan gündeme getirilmiştir. Bu çözüm modeli de bölgenin en güçlü ve en büyük ülkesi olan Türkiye tarafından da desteklenmektedir" dedi.
“Geri adım atmayacağız”
Egemen eşit iki devlete dayalı çözüm modelinin uluslararası alanda da destek bulduğunu bildiren Tatar, Rum tarafının bilinçli ve sistematik bir şekilde kabul edilemez taleplerde ve tahriklerde bulunarak gerginliği tırmandırdığını kaydetti. Tatar, "Temennimiz egemen eşit iki ayrı devlete dayalı çözüm modelinin hayata geçirilmesidir. Rum tarafının tüm tahriklerine rağmen, bu yolda uğraşlarının devam edeceğini ve geri adım atmayacağız” ifadelerini kullandı.