MHP Genel Başkanı Bahçeli, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü mesajı yayımladı

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Hiçbir çete, hiçbir paralel yapı, hiçbir terör örgütü, hiçbir darbe ve dağılma heveslisi mihrak; bu zemini imha edemeyecek, nitekim huzur cellatlarının sonu her daim hüsran olacaktır” dedi

MHP Genel Başkanı Bahçeli, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü mesajı yayımladı

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Hiçbir çete, hiçbir paralel yapı, hiçbir terör örgütü, hiçbir darbe ve dağılma heveslisi mihrak; bu zemini imha edemeyecek, nitekim huzur cellatlarının sonu her daim hüsran olacaktır” dedi

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) darbe girişiminin 7’ninci yılı olan 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü programları çerçevesinde yazılı mesaj yayınladı. Bahçeli, mesajında şunları kaydetti:

"15 Temmuz hain FETÖ kalkışmasına iman ve iradeleriyle direnen, direndikçe devleşen, nihayet kanlarıyla destan yazan, aynı zamanda terörle mücadele esnasında şehadet şerbetinden içen kahraman şehitlerimize Cenab-ı Allah’tan rahmetler niyaz ediyorum. O meşum ve zulmet dolu gecede hiçbir tereddüt ve tedirginliğe kapılmadan ağır silahlara ve sağanak gibi yağan mermilere meydan okuyan ve bu vesileyle de yaralanıp gazilik unvanı alan kardeşlerimize huzurlu, sağlıklı ve uzun bir ömür diliyorum.”

“15 Temmuz, sadece ve sıradan bir darbe teşebbüsü değildir”

15 Temmuz 2016 yılında yapılan darbe girişiminin uzun süre planlanmış bir proje olduğunun altını çizen Bahçeli, “15 Temmuz, sadece ve sıradan bir darbe teşebbüsü değildir. Veya 15 Temmuz, zaman içinde TSK içinde habis ur gibi üreyen bir cuntanın, dar kadrolu bir avuç satılmış üniformalı alçağın başıbozuk saldırı ve suikast mekaniği de değildir. Konu yüzeysel ele alınacak bir konu hiç değildir. Çünkü 15 Temmuz’da Türk milletine karşı yüzyıllara sari kapanmamış bir hesabın görülmesi hedeflenmiş; stratejik rotası kin, nefret ve öfkeyle çizilmiş tarihi nitelikli husumet ve huşunetin ölümcül vuruşu projelendirilmiştir. Hakikaten Türkiye ve Türk milleti son iki asrın en vahim, en vahşi, en vandal saldırı dalgasına maruz kalmıştır. Ve bu saldırı başta Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) olmak üzere, hayatın her alanına, toplumun her kesimine zalim ve zehirli bir plan dahilinde yuvalanmış emperyalizmin kiralık maşaları eliyle yapılmıştır” değerlendirmesinde bulundu.

“Türk milletinin istiklal ve irade gücü FETÖ’cü canilere 15 Temmuz’u zindana çevirmiştir”

Zaman içinde palazlanan FETÖ Terör Örgütü’nün, en sonunda Türk milletine silah çektiği söyleyen Bahçeli, “Anadolu’nun işgal ve istilası için adım adım yürüyen ve yürütülen hain bir projeyle Türk milletinin kendi yurdunda boğulması kurgulanmıştır. 15 Temmuz’da jetlerimiz, helikopterlerimiz teröristler tarafından gasp edilerek kanunsuz şekilde uçurulmuş, özellikle Cumhurbaşkanlığı Külliyesi, TBMM, emniyet ve MİT binaları bombalanmış, vatandaşlarımızın üzerine ateş açılmıştır. Ancak imanla dolu kalpler ihanetle bezenmiş çürümüş bedenleri ülkemizin her yerinde cesaretle engellemiş ve nihayet etkisiz hale getirmiştir. Türk milletinin istiklal ve irade gücü FETÖ’cü canilere 15 Temmuz’u zindana çevirmiştir. Milletimiz kendi kaderine, kendi geleceğine, kendi varlığına hamdolsun can pahasına sahip çıkmıştır. 251 vatan evladının kanı aziz vatan topraklarıyla karışmış ve hıyanete karşı inancın azametiyle adeta sur örmüştür” ifadelerine yer verdi.

“İhtilaleler, muhtıralar, cunta devirleri tarihin çöplüğüne çoktan atılmış ve üzeri küllenmiştir”

Bahçeli, Milli iradeye sürülmek istenen kara lekenin yine milletin azim ve kararlığıyla sayesinde temizlendiğini, küresel komplo ve kumpasların da kahramanca ezildiğini bildirerek, “Unutmayalım ki, Halaskar Zabitanlar dönemi çok geride kalmıştır. İhtilaleler, muhtıralar, cunta devirleri tarihin çöplüğüne çoktan atılmış ve üzeri küllenmiştir. Türk milletinin ortak geleceğinin temeli; kardeşlik, milli birlik, hukukun üstünlüğü ve demokratik onurdur. Türkiye’mizin dayandığı zemin milli ve manevi ilkelere, tartışılmaz anayasal esaslara bağlıdır. Hiçbir çete, hiçbir paralel yapı, hiçbir terör örgütü, hiçbir darbe ve dağılma heveslisi mihrak bu zemini imha edemeyecek, nitekim huzur cellatlarının sonu her daim hüsran olacaktır. Parti aidiyetimiz ne olursa olsun; siyasi, ideolojik ve dünya görüşümüzün pusulası nereyi işaret ederse etsin, hepimiz Türk milletinin mensubuyuz ve hepimiz bu cennet vatanın sahibiyiz” açıklamasında bulundu.

“Ülkemize kast eden vatan hainlerinden hesap sormak namus borcudur”

Türkiye Cumhuriyeti’nin her musibeti def edecek kararlılık, yeterlilik ve kuvvette olduğunu vurgulayan Bahçeli, şu şekilde devam etti:

“15 Temmuz 2016’da, Gazi Meclis’e bomba atacak kadar gözü dönen şerefsizler Türk Silahlı Kuvvetleri’nin bir parçası, bir üyesi ahlaken ve esasen asla olamayacaklardır. Bundan sonra da ülkemize kast eden vatan hainlerinden hesap sormak, bunların yediğini içtiğini burunlarından fitil fitil getirmek hepimizin namus borcudur. Demokrasiye sahip çıkarak büyüyeceğiz. Türk milleti müsterih olmalıdır; kötü, melanet ve şer emellere karşı tam bir kenetlenmeyle huzurlu, güvenli ve parlak bir geleceğe günbegün ulaşacağız. Yanılıp yenilip bu iradeyi baltalamaya yeltenenlerin elbette acıklı akıbetlerine katlanmaktan başka seçenekleri de olmayacaktır. Bilindiği gibi, Türkiye Cumhuriyet’i muazzam bir mücadelenin, muhteşem bir diriliş sürecinin eseri ve neticesidir. Ve bu tarihi gerçeğin hiçe sayılması, yıpratılması veya inkar edilmesi vatana ve millete kast etmekle eşdeğer bir cürümdür. Türk milleti 30 Ekim 1918’den 9 Eylül 1922’ye kadar nice badire ve belaları yenerek bağımsızlığını elde etmiş, tarihsel yolculuğunu inançla sürdürmüştür.”

“Devlet içine sızan, hukuk dışı hiyerarşik bağlantı içinde olan hiçbir grup, oluşum, yapı ve organizasyona fırsat verilmemeli”

Türkiye demokrasisini istismar ve ihanetle yıkmayı hedefleyenlere izin vermeyeceklerini de ifade eden Bahçeli, şu “Devlet içine sızan, hukuk dışı hiyerarşik bağlantı içinde olan hiçbir grup, oluşum, yapı ve organizasyona fırsat verilmemeli, devlet-i ebed müddet ile millet-i ebed müddet namus gibi korunmalıdır. Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğü her türlü siyasi veya ideolojik mülahazanın üstünde görülmelidir. Anayasal düzeni zor kullanarak ve silah yoluyla değiştirmeye heves edenlerin senaryolarını tamamen yırtıp atmak için bir olmak, beraber olmak, doğudan batıya, güneyden kuzeye büyük bir millet olduğumuzu dosta da düşmana da göstermek ihmali düşünülemeyecek bir sorumluluktur. Türkiye bizimdir, herkes eşittir Türkiye’dir. Türk milleti ayrılık kabul etmeyen, kutlu varlığının bedelini kanla, irfanla, fedakârlıkla ödemiş büyük bir kudrettir. Türkiye Cumhuriyet’i var olacak, Türk milleti beşeriyetin incisi ve itibarı olmayı sürdürecektir. Gün büyük düşünme, istiklalimize, istikbalimize sahip çıkma, küçük hesap yapanları, bölünmemizi ve dağılmamızı gözleyenleri mağlup etme günüdür” ifadelerini kullandı.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER