Putin: “Filistin halkına karşı tarihi adaletsizliklerin düzeltilmesi Orta Doğu’da barışı garanti edebilir"

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Genişletilmiş BRICS Oturumu’nda yaptığı konuşmada, "Filistin halkına karşı tarihi adaletsizliklerin düzeltilmesi Orta Doğu’da barışı garanti edebilir. Bu sorun çözülmediği sürece şiddetin kısır döngüsü kırılmayacaktır. Filistin topraklarında barış ve istikrarın yeniden tesis edilmesinin temel şartı, Güvenlik Konseyi ve BM Genel Kurulu kararlarıyla onaylanan iki devlet formülünün uygulanmasıdır" dedi.

Putin: “Filistin halkına karşı tarihi adaletsizliklerin düzeltilmesi Orta Doğu’da barışı garanti edebilir"

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Genişletilmiş BRICS Oturumu’nda yaptığı konuşmada, "Filistin halkına karşı tarihi adaletsizliklerin düzeltilmesi Orta Doğu’da barışı garanti edebilir. Bu sorun çözülmediği sürece şiddetin kısır döngüsü kırılmayacaktır. Filistin topraklarında barış ve istikrarın yeniden tesis edilmesinin temel şartı, Güvenlik Konseyi ve BM Genel Kurulu kararlarıyla onaylanan iki devlet formülünün uygulanmasıdır" dedi.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Rusya’ya bağlı Tataristan’ın başkenti Kazan’da düzenlenen Genişletilmiş BRICS Oturumu’nun açılışını yaptı. Putin konuşmasında, “BRICS+/Outreach formatındaki toplantımızda sizleri ağırlamaktan mutluluk duyuyorum. Bu genişletilmiş format kendini kanıtladı, BRICS üyeleri ile dostlarımız ve ortaklarımız arasında doğrudan ve açık bir diyalog fırsatı sağlıyor” ifadelerini kullandı.

Putin, oturumda yapıcı bir tartışma yaşanmasını beklediğini, gündemde Orta Doğu’daki durum ve çatışmaların barışçıl çözümüne ilişkin konuların da yer alacağını belirtti. Putin, “Ukrayna, Rusya’nın güvenliğine yönelik kritik tehditler oluşturmak için kullanıldı ve kullanılıyor. Bizim hayati çıkarlarımız, Rusça konuşan insanların haklarının ihlali konusundaki haklı endişelerimiz ise görmezden geliniyor. Batılı devletler, artık ülkemize stratejik bir yenilgi yaşatma hedeflerini gizlemiyor” şeklinde konuştu.

Batı’nın hedeflerine ulaşabileceğine inanmanın akıllıca olmadığını belirten Putin, "Bu sadece bir yanılsamadır. Buna ancak Rusya’nın tarihini bilmeyenler inanabilir. Çünkü onlar Rusların yüzyıllar boyunca oluşturduğu birliği ve gücü hesaba katmıyor” ifadelerini kullandı.

Batılı ülkeleri “demokrasi ve insan hakları sloganları altında” ülkelerin içişlerine müdahale ettikleri için kınadığını belirten Putin, bu tür “sağlıksız yöntem ve yaklaşımların” yeni çatışmaların ortaya çıkmasına ve mevcut olanların daha da kötüleşmesine yol açarak bölgesel ve küresel stratejik istikrarı baltaladığını vurguladı.

“Her zaman terör eylemlerine karşı çıktık”

Putin, “Orta Doğu’daki durumun istikrarına her zaman önemli katkı sağlamaya çalıştık. İşte bu nedenle gerilimin artmasından beri BRICS üyeleri ve diğer ortaklarla birlikte çatışmayı sona erdirme çabalarına aktif olarak katıldık. İsrail-Filistin arasındaki son çatışma, uzun bir çatışmalar dizisinin en kanlılarından biri haline geldi. Ancak aynı zamanda şunu vurgulamak istiyorum, biz her zaman terör eylemlerine karşı çıktık ve karşı çıkmaya devam ediyoruz” ifadelerini kullandı.

Orta Doğu’daki durumun uzun süredir devam eden bir çatışmanın şiddetlenmesi nedeniyle endişe verici olduğunu belirten Putin, Rusya’nın Orta Doğu’daki durumun istikrarına her zaman katkı sağlamaya çalıştığını kaydetti. Putin, “Bir yıl önce Gazze’de başlayan çatışmalar şimdi Lübnan’a sıçradı. Bölgedeki diğer ülkeler de etkilendi. İsrail ile İran arasındaki karşılıklı meydan okuma giderek arttı. Tüm bunlar bir zincirleme reaksiyona benziyor ve tüm Orta Doğu’yu topyekun bir savaşın eşiğine getiriyor” dedi.

Putin, "Elbette acil görevimiz, Orta Doğu sorununu bütünüyle çözecek kapsamlı bir siyasi süreci başlatmaktır. Şiddetin durdurulması, savaş mağdurlarına hayati önem taşıyan yardımların sağlanması ve acılarının hafifletilmesi gerekiyor. Çözümün kendisi, İsrail ile barış içinde bir arada var olan bağımsız bir Filistin devletinin kurulmasını doğrudan sağlayan, genel olarak kabul görmüş uluslararası kurallar temelinde gerçekleştirilmelidir. Filistin halkına karşı tarihi adaletsizliklerin düzeltilmesi Orta Doğu’da barışı garanti edebilir. Bu sorun çözülmediği sürece şiddetin kısır döngüsü kırılmayacaktır. İnsanlar, geniş çaplı şiddetin kaçınılmaz olarak yeniden ortaya çıktığı kalıcı bir kriz atmosferinde yaşamaya devam edecek. Bir kez daha tekrarlamak istiyorum; Filistin topraklarında barış ve istikrarın yeniden tesis edilmesinin temel şartı, Güvenlik Konseyi ve BM Genel Kurulu kararlarıyla onaylanan iki devlet formülünün uygulanmasıdır" ifadelerini kullandı.

“Her türlü dayatmadan uzak, alternatif finansal mekanizmalar kurmalıyız”

Putin, Birleşmiş Milletler kalkınma kurumları ve küresel finans yapılarında reform zamanının geldiğini ifade ederek, “BM kalkınma kurumlarının ve küresel finans yapılarının reformu uzun zamandır bekleniyordu” dedi. Rus lider ayrıca, Rusya’nın küresel gıda ve enerji güvenliğinin sağlanmasına ciddi katkı sağladığını dile getirerek, “Ülkemiz sera gazı emisyonlarının azaltılmasına katkı sağlamada lider ülkelerden biridir ve enerji dengesi dünyanın en yeşillerinden biridir” dedi.

BRICS ülkelerinin büyüyen ekonomilerinin potansiyelini açığa çıkarmak için kendi platformunu kurmayı düşünmesinin zamanının geldiğini vurgulayan Putin, “Alternatif, güvenilir ve her türlü dayatmadan uzak, çok taraflı finansal mekanizmalar, üretim ve lojistik zincirleri kurmak, teknoloji ve ileri bilgi alışverişini sağlamak, yeni uluslararası ulaşım koridorlarının kapasitesini geliştirmek ve artırmak önemlidir” ifadelerini kullandı.

“BRICS akut sorunlara çözümler bulmak için istikrar sağlayıcı bir güç olmalıdır”

Çin Devlet Başkanı Xi Jinping ise, konuşmasında BRICS ülkelerinin küresel ekonomik yönetim sisteminin reformunda öncü rol oynaması gerektiğine dikkat çekti. Xi, “Ortak kalkınmanın ana gücü biz olmalıyız. Küresel ekonomik yönetim sisteminin reformuna aktif olarak katılmalı ve liderlik etmeli, ayrıca kalkınmanın uluslararası ekonomik ve ticari gündemin en üst sıralarına yerleştirilmesine katkıda bulunmalıyız” dedi.

Xi, Çin’in güney ülkelerine her zaman önem vereceğini, bu ülkelerin BRICS faaliyetlerine katılımını destekleyeceğini belirtti. Xİ, “BRICS, barışı korumak, küresel güvenlik yönetimini güçlendirmek ve hem nedenleri hem de semptomları ortadan kaldırırken akut sorunlara çözümler bulmak için istikrar sağlayıcı bir güç olmalıdır” diye konuştu.

BRICS ülkelerine diyaloğu güçlendirmeleri ve modernleşme yolunu seçmede birbirlerine destek olmaları çağrısında bulunan Xi, "Uluslararası durum ne kadar değişirse değişsin, Çin her zaman güneye bakacaktır” dedi.

Ukrayna’daki savaşa değinen Xi, "Ukrayna’daki krizin en kısa sürede çözülmesine yardımcı olmalı ve siyasi çözümün önünü açmalıyız" ifadelerini kullandı. Xi, İsrail’in saldırılarına ilişkin de, “Gazze Şeridi’nde kapsamlı bir ateşkesi teşvik etmek, iki devletli çözüm planını yeniden devreye sokmak ve savaşın Lübnan’a yayılmasını önlemek gerekiyor" dedi. Çin lideri ayrıca, Filistin ve Lübnan’ın daha fazla sıkıntıya sürüklenmesinin önlenmesi gerektiğini söyledi.

“Tek taraflı dayatmaya karşı gelişmekte olan ülkeler arasındaki iş birliği ve istişarelerin sürdürülmesi önemli”

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi de BRICS grubunun çalışmalarını takdir ettiklerini, grubun uluslararası finans kuruluşlarıyla etkileşiminin en iyi şekilde değerlendirilmesinin gerekli olduğunu ifade etti. Sisi, “Çok taraflı uluslararası sistemin etkinliğini korumak ve tek taraflı politikaları dayatma girişimlerine topluca direnmek için gelişmekte olan ülkeler arasındaki iş birliği ve istişarelerin sürdürülmesi önemlidir” dedi. BRICS Karşılıklı İstişare Mekanizması’nın güçlendirilmesi çağrısında bulunan Sisi, tek taraflı yaklaşımlar, dayatma girişimlerine direnilmesi gerektiğini vurguladı.

“İsrail’in soykırımından endişe duyuyoruz”

Güney Afrika Devlet Başkanı Cyril Ramaphosa konuşmasında, Gazze’ye yönelik saldırılarını sürdüren İsrail’in eylemlerini “soykırım” olarak nitelendirdi. Ramaphosa, “Güney Afrika, İsrail devletinin Gazze halkına yönelik soykırım olarak nitelendirdiğimiz askeri eylemlerinden endişe duymaktadır” ifadelerini kullandı.

Küresel finans kuruluşlarına göre BRICS üyeleri dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 46’sını, küresel Gayri Safi Yurtiçi Hasıla’nın yüzde 36’sından fazlasını temsil ediyor.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER