TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, "1982 Anayasasının bütünüyle değiştirilmesi, tam manasıyla özgürlükçü, katılımcı ve Türkiye’yi ileri taşıyacak, Türkiye’nin ikinci yüzyıl hedeflerine sözü güçlü, tesirli, Türkiye Yüzyılı hedeflerine götürecek çalışmaları gerçekleştirmek zorundayız" dedi.
Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu’nda TBMM’nin 2024 yılı bütçe görüşmelerinde açıklamalarda bulunan TBMM Başkanı Kurtulmuş, Cumhuriyet’in 100’üncü yılına ilişkin olarak şöyle konuştu:
"Milletimizin istiklal ve istikbal fikri olan Cumhuriyet, Kurtuluş Savaşı’nı var gücüyle vermiş milletimizin, tam bağımsızlık ve hürriyet ilanıdır. İstiklal harbimizin tüm neferlerini, başta Cumhuriyetimizin kurucusu ve TBMM’nin ilk başkanı Mustafa Kemal Atatürk ve dava arkadaşları olmak üzere şükranla yad ediyorum. Cumhuriyet çözümde demokrasiyi, hukuk güvenliğini, eşitliği, insan ve millet sevgisini, vatandaşlığa dair sorumluluğu ve millete aidiyeti, birbirimize saygıyı, milletin kimliğini dünden yarına umutları taşır."
Kurtulmuş, yeni anayasa vurgusu da yaparak, "Türkiye’nin artık sivil, tam manasıyla çoğulcu, katılımcı, milleti esas alan, hak ve özgürlükler temelinde yeni bir anayasa yapmak mecburiyeti vardır. 12 Eylül darbesinin bu millete çok büyük acılar yaşattığını biliyoruz. Yaşanan acıların, toplumsal acıların, kapatılan partilerin, yeni bir takım siyasal dengelerin ortaya çıkarılmasını, büyük bir kısmını da karanlık günler olarak hatırlıyoruz. 12 Eylül’ün bıraktığı en kötü miras 12 Eylül’den sonra gerçekleştirilen 1982 Anayasasıdır. 1982 Anayasasının bütünüyle değiştirilmesi, tam manasıyla özgürlükçü, katılımcı ve Türkiye’yi ileri taşıyacak, Türkiye’nin ikinci yüzyıl hedeflerine sözü güçlü, tesirli, Türkiye Yüzyılı hedeflerine götürecek çalışmaları gerçekleştirmek zorundayız" diye konuştu.
İsrail-Filistin çatışmasına değinen Kurtulmuş, "Türkiye Büyük Millet Meclisimizde bulunan altı siyasi parti grubunun, ilk önce müştereken hiç tereddüt etmeden sorunun çözümü için siyasi konuların halledilmesi gerektiğine dikkat çekerek, ateşkesin sağlanması ve insani yardımların Gazze’ye ulaştırılması konusunda ortak yayımladığı bildiri, sadece Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’nda kalmamış, dünyanın bütün parlamentolarında bütün siyaset merkezlerinde etkili olmuştur. İlk bildiride 1967 sınırlarında egemen, toprak bütünlüğü sağlanmış, başkenti Kudüs olan bir Filistin devleti var olmadan Orta Doğu’da barışın olmayacağı konusundaki kararlılığınız dolayısıyla bütün siyasi parti gruplarımızı ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde arkadaşlarımızı yürekten tebrik ediyorum. Gazze’de El Ehli Baptist Hastanesi’nin bombalandığı akşam Türkiye Büyük Millet Meclisi çalışmalarına devam ederken, siyasi partilerimizin grup başkanları ve grup başkanvekilleri bir araya gelerek önce Meclis oturumu tatil edilmiş, eş zamanlı olarak altı partinin bu insanlık suçunu açık olarak kınaması dünya kamuoyunda yer almıştır" ifadelerini kullandı.