Rusya’nın Ukrayna’ya başlattığı askeri harekatın ardından bölgeden tahliye edilen Türk vatandaşları, Polonya’da Varşova Büyükelçisi Cengiz Kamil Fırat ve Polonyalı iş adamları tarafından karşılandı.
Rusya’nın Ukrayna topraklarına yönelik saldırılarının ardından Ukrayna’da bulunan Türk vatandaşlarının tahliyesi sürüyor. Ukrayna’dan Polonya’ya tahliye edilen Türk vatandaşları, dün gece saatlerinde otele güvenli bir şekilde ulaştı. Kendi imkanları ile elçiliklerimizin koordinasyonu dışında gelen vatandaşlarımız ile beraber ilk seferde gelen vatandaşlarımızın toplam sayısı 90 kişi olarak belirlendi. Bugün sabah saatlerinde Varşova Büyükelçisi Cengiz Kamil Fırat, otele gelerek vatandaşlarımızın tahliyesi ile ilgili koordinasyonun başına geçti. Büyükelçi tarafından vatandaşlarımıza gereken bilgilendirmelerin yapıldığı ve Varşova’dan İstanbul’a gitmek isteyen vatandaşlarımızın seyahatleri ile ilgili işlemlerin de sorunsuz bir şekilde halledildiği öğrenildi.
Varşova Büyükelçisi Fırat, vatandaşlarla konuşarak, “Acil bir bilgi gelirse lütfen bana ve arkadaşlarımıza bildirin. Onun haricinde her gün iki kere bilgilendirme toplantısı yapalım. Sizlere ne zaman gidebilirsiniz, son durum ne, bilgilendirelim.” dedi. Türk vatandaşlarımızdan gelen "Büyükelçiliğe, sizlere nasıl ulaşabiliriz?" sorusuna Fırat, “Resmi sayfalarımızdan bizimle iletişime geçebilirsiniz. Ukrayna’daki temsilciliklerimiz Kiev olsun Odessa olsun, orada da aynı şekilde bildiriyorlar. O sayfaları takip etsinler, oradaki irtibat numaralarını Dışişleri Bakanlığının web sayfasından duyurduk.” dedi.
Fırat, Polonya’da ikamet eden Ukraynalıların çatışma bölgesine gittikleri yönündeki iddialara ise, “Öyle bir durum söz konusu değil. Ukraynalıların, arabalarla gittiklerini söylüyorlar. Ukraynalılara adam geliyormuş. Sınıra, ’Ben savaşmaya gidiyorum.’ diyorlarmış ve Polonyalılar da bırakıyormuş. Geri gelen araçlar aynı araçlar değil, bazen arabalarını bırakıyorlar ve oradaki kadınlar, çocuklar geliyor o arabayla. ’Sadece erkekler ya da aile olarak biz Ukrayna’ya gideceğiz. Bütün aile orada kalacağız, orada savaşacağız.’ diyenlere Polonyalılar tamam demişler, Ukrayna da kabul ediyor bu durumu. Yani buradan oraya giden başka bir araç yok.” açıklamasını yaptı.
Polonya’daki bir Türk vatandaşı da Ukrayna’dan gelişi ile ilgili olarak, “Biz Lviv’den yola çıktık. Lviv merkezden taksi kiralayarak, sınıra 10 kilometre kala trafiğin başladığı bir noktaya kadar gelebildik. 10 kilometreyi yürüyerek geçtik. Sonra sınırda yayalar ile beraber beklemeye başladık. Araç trafiğine izin veriliyor, araçları içeri alıyorlar ama yayaları hiçbir şekilde içeri almıyorlardı. Sonra almaya karar verdiler ve alacaklarını söylediler. Uzun süre bekledik, gece oldu. Ondan sonra da iki saatte bir 10 tane Ukrayna vatandaşını almaya başladılar, yabancı milletten hiçbir şekilde almadılar. Biz tüm geceyi orada geçirdik, içeri kimse alınmadığı için sürekli arkadan gelenler ile beraber iki yüz kişi oldu üç yüz, dört yüz akabinde yedi yüz kişiye kadar ulaştık ve geceyi orada geçirdik. Sabah olduğunda yine şansımızı denemeye çalıştık, yine izin vermediler. Sonra biz eşimle beraber Cezayirli bir aileye, arabayla geçmeye çalışan bir aileye yalvardık, bizi arabalarına aldılar ve o şekilde geçtik. Arkamızda yaklaşık 40 tane Türk vatandaşı bıraktık çünkü oradaki arabalar yer olsa bile yanlarına kimseyi almak istemiyorlar, hiçbir sivili. Durum bundan ibaret.” şeklinde konuştu.
Ukrayna’dan gelirken yaşadıkları aksilikler üzerine konuşan başka bir Türk vatandaşı ise, “Yaşadığımız aksilik o kadar fazla ki hangisinden başlasam bilemiyorum. Bizi Ukraynalı bir vatandaş tanıdığımız, sağ olsun bıraktı. Yaklaşık 23 kilometre yürüdük. Belki 10 bin insan vardı yani bilmiyorum ya da daha fazlası. Genci, yaşlısı, çocuğu. Herkes dışarda, Ukrayna’nın soğuğunda perişan olduk. İki geceyi Ukrayna’nın sınırını geçebilmek için uğraştık. İlk etabı geçerken zaten Ukrayna sadece öncelikle kendi kadın ve çocuklarını aldı, onda da alırken 5-10 kişi. Biz saatlerce, 17 saat sadece ilk sınır için bekledik gecenin soğuğunda. İkinci sınır için ise tekrar bekledik ve asla bitmiyor. Onların elinde az asker var. Maalesef geçişlerimizi sağlayamıyorlar. Onlar da gergin ama bizler de mahvolduk. Ailelerimiz merakta, burada ne olduğunu bilmeye çalışıyorlar, internet zaten çekmiyor.” dedi.