Ak partili, CHP’li, MHP’li, İYİ partili, Saadet partili, BBP’li, Demokrat Partili ve ismini sayamadığım siyasi partilere gönül vermiş tüm hemşehrilerim sözüm sizlere:

           Gözlerinizi  kapatın ve bir an için Ak partili olduğunuzu düşünün...

           Vakit gece yarısını çoktan geçmiş. Tatlı uykunuzdan şiddetli bir sancıyla uyandınız. Zavallı eşiniz telaştan ne yapacağını şaşırmış bir vaziyette, üstüne üstlük çocuklarınız da yanınızda değil, ne yaparsınız?

             Hemen, kapı komşunuz yılların CHP’lisi muhasebeci Hüseyin bey gelmez mi aklınıza?  Gecenin üçünde eşiniz, tereddüt etmeden, muhasebeci Hüseyin beyin kapısını çaldığında, pijamalarını bile çıkarmadan sizi arabasına atıp acil servise götürüp sabaha kadar başınızda beklemez mi Hüseyin bey? 

             Tabi ki, seve seve ve hiç gocunmadan yapar bunları.

             Dikkat edin lütfen, o saatte Ak parti il binasını aramadınız, eğer arasaydınız da büyük bir ihtimalle telefona bakan kimseyi bulamayacaktınız..!

             Şimdi de, bir an için, CHP’li bir esnaf olduğunuzu düşünün...

            Bankada acil bir işiniz var ve dükkanı emanet edecek kimseniz de yok...

            Ne yaparsınız?

            Dükkanınızı kilitlemek yerine, Ak partili komşunuz elektrikçi Aydın’a; 

komşu dükkana göz kulak olur musun? Bankaya gitmem gerek bir saat sonra gelirim diye emanet etmez misiniz?  Ve o da kendi dükkanı gibi bakmaz mı dükkanınıza?

             CHP il binasını arayıp bu ricada bulunamazdınız. Bulunsanız da gelip dükkanınızı bekleyen birini bulamazdınız.

             Torununuz ilk okul çağına geldi ve ilk okula yazdıracaksınız. Öğretmenleri araştırdınız herkes Semih öğretmeni önerdi. Ama o da ne, Semih öğretmen ülkücü gelenekten gelen MHP li biri değil mi...

             Vazgeçer, CHP’li veya Ak partili öğretmen mi ararsınız?

             Tabi ki hayır, torununuzu bu ülkücü idealist gence emanet edersiniz, o da torununuza  öyle bir sahip çıkar ki şaşırır kalırsınız ve kendi çocuğu gibi gözünden bile sakınır...

               O partilisiniz... bu partilisiniz... ideolojiniz ne olursa olsun, bu yaşınıza kadar beraber olduğunuz, sokakta hal hatır edip selamlaştığınız, dostlarınız, komşularınız, akrabalarınız sizinle aynı fikri paylaşmak zorunda değildir. Ama şunu iyi bilmeniz gerekir ki, bu insanlar sizin iyi ve kötü günlerinizde hep yanınızda olmuşlardır.

               Düğününüz olur, mevlidiniz olur gelenlerin arasında her partiden insan vardır. Cenazeniz olur taziyene gelirler, yeri gelir tabuta omuz verirler, arkandan helallik verirler. 

              Ama düğününe, cenazene Ak parti genel başkanı, Cumhurbaşkanı gelmez, CHP genel başkanı gelmez, MHP ve İYİ parti başkanları da gelmez.

               Selanı bile duymaz onlar..!

               Tepedekilerin iktidar kavgaları yüzünden kırarsan sevdiklerini işte o zaman yalnız hissedersin kendini. Düğününde halayın başına geçirecek, cenazende de Fatiha okuyacak dost bulamazsın.

              Lütfen, siyasetinizi sandıkta yapın, birbirimize en çok ihtiyacımız olan günlerdeyiz. Siyasi kimliklerimizin, ırklarımızın, milletlerimizin, dinlerimizin ardında biri var. 

             O da İNSAN olan biz...

              Bernard Russel’in çok önceleri söylediği gibi.

              “Hep birlikte yaşamak istiyor ama hep birlikte yok olmak istemiyorsak birbirimize saygı duymayı öğrenmeliyiz”... 

              Bu vatanı kimse kimseden az sevmiyor, ve bu vatan hepimizin unutmayalım...

                Selam olsun birbirlerine saygı duyan Malatya’mın güzel insanlarına...

YanıtlaYönlendir