Ülkemizin, her an yeni gelişmelerin yaşanabileceği, sürekli gündemin değiştiği ve potansiyel gerilim zemini oluşmuş bir süreç içerisinde sorunlarla donatılmış bir yapıya dönüştüğünü farketmek için farklı düşünmeye gerek olmadığı hissedilebilir bir gerçektir.
Siyasi görüşü ne olursa olsun ulus olarak her vatandaşın yaşanan toplumsal ve siyasi gelişmelerden rahatsızlık duyuyor olduğunu anlamak hiçte zor değil.
Siyaset mekanizması idareci olarak vatandaşlarının daha refah ve daha huzurlu bir ortam içerisinde yaşama haklarını güvence altına almakla yükümlüdür. Fakat gerek ekonomik sorunlar gerekse yanlış politikalar sonucu ortaya çıkan buhran halkın refahını ciddi anlamda ortadan kaldırabilmektedir. Anlaşılmalıdır ki bir toplumun mutlu olma koşulu yöneticileri tarafından bu yönde yapılan çalışmalarıyla ortaya çıkar. Siyaset karamsar ve gerginliklerle dolu bir gündem oluştururken halkın huzur ve refahı düşünülemez bir hal alır. Aslında anlaşılıyor ki mutluluk ve refah sağlamayı vaadeden siyaset aksine mutsuzluğun ve yoksunluğun nedeni olmaktadır.
Türk milleti algısı geniş ve ileri görüşlü yapısıyla gündemi sıkı takip ederek ortaya durum analizini koyabilmektedir. Yani farkında olunması istenmeyen bir çok durumun farkındadırlar.
Bir çok siyasetçiden daha bilgili ve bilinçli bir toplum olan milletimiz sorunların kaynaklarını ve çözüm yollarını en mantıklı yöntemlerle değerlendirip analiz edebilmektedir. Ekonomiyi bir esnaftan, sanayi yi bir tekstilciden, ulaşımı bir kamyon şöföründen, yatırım ve üretimi bir çiftçiden soracak olsak güncel ve sağlıklı bir analiz ortaya konulduğunu görmemiz mümkün olacaktır. Böylesine bilinçli bir toplum olarak Türk milleti yönetim hatalarının ve politik hataların sonuçları olarak kendini gösteren sorunlara karşılık mutlaka gerekli cevabı verecektir.
Buradan bir siyasi ideoloji üzerinden hareket etmek yanlış olur. Sorunlarımız tüm siyaset mensuplarının ortaya koyduğu sonuç olarak kabul edilmelidir. Siyaset mutsuz olduğu sürece halkın refah seviyesinin düşmesi ve sonuç olarak millet için mutsuzluk kaçınılmaz bir sonuç olarak ortaya çıkar.
Hakaretlerin havada uçuştuğu gerginliklerin hat safhada yaşandığı bir siyaset ortamında millete dönük iyimser bir tablo gözlemlemek imkansızlaşmaktadır. Aslında bu gerginlikler içinde bulunduğumuz atmosferi göz önüne sermektedir. Aynı çatı altında birbirlerine saygı duymaktan aciz siyasetçilerden çok şey beklemek toplumsal bir yanılgı olarak ortaya çıkmaktadır. Bence bu tutumlar siyasetçilerin de herşeyin farkında olduklarını göstermektedir.
Umarım bu davranışlardan vaz geçilir ve Türk milleti adına faydalı çalışmalar gerçekleştirilerek, Mutlu olmayı birçok milletten daha çok hak eden Milletimiz için gerekli koşullar oluşturulmaya başlanır.
Takdir edilmelidir ki Türk milleti doğrulara sonuna kadar destek verdiği gibi yanlışların da her zaman karşısında olmaktadır.Yaşam döngüsü içerisinde her vatandaşımız kendi yaşantısından yola çıkarak gerçekleri görmekle kalmayıp gerçeklerle yaşamaktadır. Yani Herkes Her şeyin Farkında. Kimse kimseyi kandırmasın.
Hayati şahin 5 Yıl Önce
Siyaseti için çok kırıcı konuşmalara şahit oluyoruz. Saygımız sabrımız nere gitti
Mustafa Gündüz 5 Yıl Önce
Orhan bey Düşüncelerinize tamamen katılıyorum Duygu ve düşüncelerimize tercüman olduğunuz için çok teşekkür ediyorum kaleminize sağlık
Ali Şahbaz 5 Yıl Önce
Vatandaş olarak evet herkes her şeyin farkında,artık sorunun nerde kaynaklandığını bilerek çözmek gerekir.Orhan bey yazı çok başarılı????
Osman oznar 5 Yıl Önce
Emeğinize sağlık çok güzel olmuş.daha çok yazılarınızı bekliyorum.
Seçkin uludağ 5 Yıl Önce
Herşey için yarınlar için bugünleri yaşamak lazım kıymet bilerek ağzınıza sağlık orhan bey harikasınız
Uğur Aydıner 4 Yıl Önce
Orhan bey sizin givi yazarlar herkeze herseyi anlatmaya devam edin.